Gözlerimi açtığımda yeşil gözleriyle bana bakan Mert'i görmeyi beklemiyordum doğrusu.Yavaşça tebessüm etmeye çalışarak neler olduğunu hatırlamaya çalıştım en son sahildeydik sinir krizlerimden biri tekrar tutmuş olmalıydı.Odaya kısaca bir göz gezdirip Mert'e döndüm"Teşekkür ederim.Beni getirdiğin için umarım başına çok iş açmamıştırım."böyle söylemem komiğine gitmiş olmalıki gülümsedi ardından konuşmaya başladı"rica ederim ,doğruyu söylemek gerekirse çok korktum ilk kez biri yanımda bu hale geldiği için olsa gerek,bir şey sormak istiyorum rahatsız olmazsan eğer?"ne soracağını merak etmiştim ama ilk kez tanıdığı biri için bu kadar korkması kafamda bir kaç soru işareti oluşturmuştu, sorusuna cevap verdim "tabi sor" cevabımdan sonra gerilmişti ellerini saçlarından geçirdi dizinin titrediğinden habersiz kafasında cümleyi toplamaya çalışıyor olmalıydı.Yavaşça oturduğu sandalyede bana doğru eğilip yeşil gözlerini benim gözlerimle buluşturduğunda konuşmaya başladı."ilk kez mi oluyor sahilde olanlar yani daha önce olmuş muydu?"sorusuyla birlikte buz kesmişti tenim,o da farkındaydı anlaşılan daha önceden de olduğunun çünkü hiç sorgulamamıştım bile bana neler oldu diye, gözlerimi ondan kaçırmaya çalışmıştım.Hiç tanımadığım bir yabancı bi kaç saat içinde hakkımda fazla şey öğrenmişti bile,bir kez daha kendime üzülerek baktım yine olduğum duruma bakarak iç çektim tuğkanın 'alev alev yanıyor can kafesim'dediği yerdeydim tam olarak.konuyu değiştirme kararı aldım ve birden konuşmaya başladım"sen bizim okulda mısın?"kahkaha atarak gülmeye başlamıştı,ne vardı yani konuyu değiştirmek yalan söylemek benlik şeyler değildi.Aslında çoğu şey benlik değildi bu hayattaki,mesela bu hayatta ufak şeylere büyük anlamlar yükleyip yüklediğim anlamların altında kalmıştım her zaman,hayatım bir enkaz kalıntılarından ibaretti fakat ben o kalıntıların arasında en sevdiği oyuncağı kaybeden bir çocuktum.Gülmesi bittiğinde tekrar bana bakıp kafa sallamıştı üstüme gelmek istemiyordu anlaşılan doğrusu işime gelirdi sonuçta bir yabancı ve bilmesi gerekmezdi.Ben düşüncelere tekrar dalmak üzereyken hemşire bir kız girmişti içeri saçlarını topuz yapmış,suratındaki çilleri ve turuncu saçları onu sahiden çok güzel göstermişti onu izlediğimi farkedince bana dönüp konuşmaya başladı "geçmiş olsun.Doktor bey çıkış yapa bileceğinizi söyledi."cümlesini bitirirken yanıma gelip kolumdaki serumu çıkartıyordu aynı zamanda Mert'e bakıp ufak ufak tebessüm ediyordu etkilenmiş olmalıydı ondan,şeytanlık yapmak istedim o an biraz olsun gülmek için hemen konuşmaya başladım"Aşkım çantamda suyum vardı uzata bilir misin?"kendimi gülmemek için zor tutuyordum Mert önce afallamış bir şekilde bana baktı sonra kafa salladı,hemşire kız fena halde üzülmüş olmalıydı ki hızlıca işini halledip bir şey demeden çıkıp gitti o çıkar çıkmaz kahkaha atmaya başladım.Ben gülerken Mert konuşmaya başladı"Sen ne çıktın kızım öyle kısmetimi kaçırdın az önce-"daha fazla konuşamayıp o da kahkaha atmaya başladı.Daha hiç tanımadığım bu yabancıya çoktan ısınmıştım ve sevmiştim de iyi birine benziyordu.yavaşça ayağa kalktım ve koluma girdi yavaşça buna gerek olmadığını söylemek istedim ama sonra bir sakıncası olmadığını farkedince yürümeye devam ettim.Siyah bir Range Roverın önünde durduğumuzda onun arabası olduğunu anlamıştım.Demekki durumları gayet iyiydi yavaşça ön kapıyı açtı ve geçmem için işaret yaptı vakit kaybetmeden kapımı kapatıp yan tarafıma oturdu.Çok yorgun hissediyordum kendimi bu yüzden hiç konuşmadım neyseki o da bunu anlamış olmalıki evimi sormak dışında başka bir şey söylemedi ve sessizce yola koyulduk.Başımı cama yaslayıp dışarıyı izlemeye koyuldum,hava kararmıştı ve gece kendini göstermeye başlamıştı.Yavaşça kafamı ona çevirip yüzünü izlemeye koyuldum kusursuz bir tablo gibiydi her detayı,ama gözleri sanki bir şeyleri anlatmak için çırpınıyordu.kafasını bana çevirip konuşmaya başladı "Radyonun sesini açar mısın?Tabi rahatsız olmazsan." Kafamı salladım ve radyoda çalan şarkının sesini açtım.Şarkı bilmediğim bir dildeydi ama bu şarkıyı daha önce dinlediğime eminim.Ne zaman eve geldiğimizi anlayamamıştım bile,Evin önünde durduğumuzda camdan evi süzdüğünü farkettim iki katlı muhteşem gözüken bir villaydı beyaz ve siyah tasarımı çok fazla şık duruyordu ben yine dalmışken birden konuşmaya başladı "Güzel seçimmiş."dedi gülümseyerek bende ona dönerek yeşil huzur veren gözlerine bakıp "öyledir,babamın seçimi." Dedim.Tebessüm ederek kafa salladı konuşma sırası bendeydi "Her şey için çok teşekkür ederim.Seni tanımak güzeldi Mert."elimi uzatınca önce bir duraksadı son kez baştan sona beni süzdü sanki bir şeyleri zihnine kazır gibi sonra da elini uzatırken "Ben teşekkür ederim asıl seni tanımak büyük bir zevkti Melodi"dedi bende ona gülümseyerek son kez teşekkür edip arabadan indim ve görüşürüz diyip kapısını kapattım arkamı dönüp eve yürümeye başladım.Gerçekten çok yorucu bir gündü.
Evet hikaye artık başlıyor Mert hakkındaki düşünceleriniz neler???
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİLLAGE "Gecenin izi"
Teen Fiction"Seni ve anılarımızı unuttuğumda gidiceksin gibi hissediyorum." "Aslında hiç gitmeni istemedim" ........... Melodi annesizliğe ve babasının ilgisizliğine alışmışken hayatına aldığı kişi onu başka dünyalara sürükledi.Her şey mükemmel iken ansızın gel...