thief

kissing a thief

medyayı lütfen izleyin 👉🏻👈🏻

jeongguk, akşamın ilerleyen saatlerinde, planladığı gibi yüzündeki kar maskesiyle birlikte karanlık ara sokakta, karşıdaki gözlediği marketten son müşterinin çıkmasını bekliyordu.

sabırsızlıkla bacağını sallarken göründüğünün aksine hiç heyecanlı değildi aslında; çok uzun zamandır bu işi yapıyordu çünkü.

sonunda son müşteri elinde birkaç poşetle birlikte çıktıktan sonra markette tek bir kasiyerden başka kimse kalmamıştı. jeongguk'un dudakları zevk dolu bir gülümsemeyle gerildi, ellerini birbirine sürttü, maskesini düzeltti ve belindeki kurusıkı silahına dokundu güven alırcasına. artık hazırdı.

hızlı ve büyük adımlarıyla karşıya geçti ve bir şimşek gibi marketin içine girdi. tabii kasiyeri korkutmak ve işini daha da kolaylaştırmak adına kurusıkısını büyük elleri içine hapsetmeyi, hedefe doğrultmayı unutmamıştı.

"kasayı boşalt!" diye haykırdı, silahı kasiyerin yüzüne doğrulturken. kasiyer şaşkına uğramış olsa gerek, birkaç saniye hareket etmeyince daha çok hiddetlendirdi sesini, aynı zamanda boştaki eliyle adamın yakasına yapışırken. "kasayı boşalt dedim!"

ama kasiyer, yanında kalan kasaya yönelmek yerine, tezgahın üzerinden öne eğildi, karşısındakinin yanaklarını kavradı. jeongguk adamın ne yaptığını anlamadığı birkaç saniye sonunda, kar maskesinin açıkta bıraktığı dudaklarının üzerinde hafif bir baskı hissetti.

o gün, jeongguk, soymak için geldiği marketin kasiyeri tarafından bir öpücükle ödüllendirildi.