Hope

531 105 85
                                    

Yine yüzünü incelerken gitme zamanımın geldiğini belli eden doktorla suratımı ekşitiyordum. "Sonraki sefere daha geç gelmelisiniz Bay Hyun, konuşmamız yarıda kesiliyor."

İkimiz de sözcüklerime hüzünle gülerken sildim gözyaşlarımı minik sincap, tuttuğum kurumuş elini okşarken yüzüne baktım hemen ardından. "Onun iyileşmesi için bir ihtimal var, değil mi?" diye sordum korkuyla, hayır derse ne yapardım aklım almıyordu bile.

"Bakın elbette var fakat komadaki kişiler için kesin bir şey söylememiz imkansız. Jisung açısından tek olumlu şey nefes alması ve size tepki vermesi. Aksi bir durum olmadığı sürece uyanır, bugün de olabilir bir kaç yıl sonra da. Siz yavaştan gidin, yarın tekrar gelirsiniz zaten."

Başımı salladım, sen uyurken uyandıramamak o kadar zordu ki Jisung. Elini tutuyordum, gözlerine bakıyordum ve hislerimi sana bağırarak söyleyebiliyordum. Yalnızca bunları yapan bendim, sen bana ne zaman karşılık verecektin? Odandan tekrar çıkıyordum ama seni ardımda bırakmak hiç hoşuma gitmiyor, sen de benimle gelmelisin artık.

Evime gidiyorum ama çalabileceğim bir zil yok, salak gibi sırıtabileceğim yüzün yok. Çatıdaki müzik setime kaseti takıp şarkı açıyorum ama etkilemek istediğim sen yoksun...

Siyah kapaklı defterim mi? Sayfaları bitmeye henüz yüz tutmuş, sen gelene kadar bitirmesem olmaz mı? Orası ikimizin tanışmasıyla dolu, burada bitemez değil mi minik sincap?

Sana, sen söyleyene kadar sormayacağımı söyledim. Aramızda rüzgar olarak kalacak, başım çatıdaki rahatsız kanepeye düşerken mırıldandım tekrardan. "Rüzgar olmalı."
.
.
.

Bu sefer sana gelirken gitarımı tekrar getireceğim Ji, şarkımız bitti sanırım? Gözlerine bakarak söylemeyi tercih ederdim ama sen böyle dinlemek istiyorsan bu da olur, uykucu bebek.

Hastane odasına karışmış ilaç kokularının dolu olduğunu odana girerken bugün daha enerjik olduğumu farkettim, belki enerjim sana da iyi gelir ne dersin?

Yanındaki artık popomun şekli çıkmış koltuğa oturdum, bugün sana şarkının tamamını söyleyeceğim için çok heyecanlıyım! Kalp atışların bu sefer de önceki gibi atsın tamam mı? Doktor bunun iyiye işaret olduğunu söyledi, doktorunun sözünü dinlemelisin.

Gitarımı kılıfından dikkatle çıkarırken telefonumdan da akord uygulamasını açtım, yanlış yapsam hemen farkedersin ki sen. Teller sonunda beni dinlemeye karar verince penamı da elime aldım, gözümü kalp atışlarının gözüktüğü monitörden çekemiyorum Ji...

"Sana şarkımızı söyleyeceğim, güzelce dinlemeye söz veriyor musun?"

Elini tutup hafif bir öpücük bıraktım ve tekrar gitarımı elime aldım. Monitörde birkaç saniye de olsa değişme görünce saçlarını okşadım, biliyordum bana karşılık verdiğini. Gözlerimi kısa süre kapattım, açtığımda ise şarkımızı söylemeye başladım.

"I heard glass shatter wall in the apartment above mine, at first i thought that i was dreaming..."

Şarkı bitti Jisung, sen bilmiyorsun ama kalp atışların hiç olmadığı kadar hızlandı! Doktor bile gelip uyandın mı diye kontrol etti seni, biraz daha uğraşırsan yapabilirsin. Sen uyanacaksan sana her gün şarkı söylerim tamam mı? Yalnız bir şartım var, ikimizin hikayesini anlatan bu şarkıyı asla unutmamalısın, hoş uyandığında beni bile unutmuş olabilirsin ama...

Gitarımı yerine koyduktan sonra elini tekrar tuttum, içimdeki duyguları artık hissetmeni istiyorum Jisung.

"Sana sevgilim desem rahatsız olur musun ki?"

Tek elim saçlarında dolanırken serumuna dikkat ederek yaklaştım ve dudağının kenarını öptüm, bunu uyanık olsan da yapacaktım. Şarkıyı bitirdiğimde yapacaklarımla ilgili daha çok planım varsa da burada yapmak zorunda kaldım Jisung. Uyanırsan daha iyilerini de yapacağım, söz veriyorum. Seni pamuklara sarmalayıp seveceğim. Saçının tek teline bile zarar gelmemesi için çabalayacağım.

Gitmeden önce gitarımı burada bırakma kararı aldım, zaten ilham perilerim bir tek senin yanındayken uğramaya zahmet ediyorlar. Elini tutunca, kahküllerini yukarıdan bağladığım için açıkta kalan alnını öptüm.

"Bugün de gidiyorum sevgilim, bekle beni olur mu? Sevgilim dedim ama kızmazsın umarım, sana bir arkadaş olarak bakamam ki artık..."

Tam gidecekken elini tutan elimin arasında bir baskı hissettim, parmakların elimi sıktı, elimi sıktın Jisung! Âdeta gitme dercesine sıktın elimi, bunu hemen doktoruna söylemeliyim, geri dönüyorsun değil mi?

Bir umut, henüz kaybolmaya başlayan umutlarımı yeniden yeşertiyorsun sevgilim.

Eveeeet, bölüm atmayı unuttuğum ve söylemediğiniz için rch tch tch 😌

Ne diyoruz, Bahar yine 3 saatlik öğlen uykusuna yattı tebrikler, çünkü annem abimin sewi için yüzük aldırtmaya götürdü ✌

Düzenleme : Yine okunmamış :(

Kendinize iyi bakın ayıcıklarım! ❣🧸

Must Have Been the Wind † MinSungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin