todorokinin lavaboya gitmesinin üstünden yaklaşık on dakika geçmişti. midoriya bir şey mi oldu diye endişelenmeden edemiyordu. gelmesini beklerken telefonunu aldı. sessizce olduğu için geldiğini duymadığı mesaja tıkladığınızda gördüğü şey ile anlamsız bakışlarla seyretti ekranı. ekrandaki seni seviyorum yazısını birkaç saniye izledikten sonra telefonunu geri kapattı ve beklemeye devam etti. ama daha fazla dayanamayınca tekrar mesajlara girdi.
midoriya izuku:
-kimsin sen?beklediği gibi cevap alamayınca kafasını eğdi ve ekranı izledi birkaç saniye. o sırada gelen siparişler ile gülümseyip teşekkür etmiş ve telefonunu kapatmıştı gelen mesaja bakmadan. todoroki için endişeleniyordu. yavaşça ayağı kalktı ve lavaboların olduğu yere doğru yürüdü. içeri girmeden hemen önce duyduğu öksürük sesiyle birkaç saniye durdu. todoroki ona alerjik olduğu birşey yüzünden son zamanlarda biraz rahatsız olduğunu söylemişti ama içeriden gelen sesler böyle bir şey değildi. hızla kapıyı açtı görmeyi beklemediği manzara ile olduğu yerde kalırken.
melez oğlan kana bulanmış çiçek yapraklarının arasında yerde uzanıyordu gözlerinden akan yaşlar ile.
midoriya korkuyla yanına gitmiş ve bağırmaya başlamıştı bedenini kucağına alırken. "tanrı aşkına neler oluyor! todoroki! todoroki iyi misin!" parmaklarıyla yavaşça yüzünün önünü örten saçları geriye ittirdi kendisi de yerde uzanan genç gibi derin soluklar almaya çalışırken. ama todoroki konuşmadı. gözlerini zorla araladı ama konuşmadı. parmakları boğazına gidip tenini tırnaklamaya başlamışken midoriya korkuyla yüzüne yanaşmıştı. "tamam her şey yoluna girecek... her şey yoluna girecek sakin ol." todorokinin gözyaşları yanaklarından isyan edercesine akmaya devam ederken o bir kez daha öksürmüş ve kafasını yeşillinin karnına bastırmıştı parmaklarını onun her zaman telefonunu koyduğunu bildiği cebine uzanmıştı. midoriya hiçbir şeye anlam veremezken bağırmaya devam ediyordu endişeyle. "hala hastaneye yetişebiliriz! ameliyat olabilirsin değil mi? bu salak şeyden kurtulursun böylece!"
"midoriya."
"yada kim olduğunu söylersen belki."
"midoriya..." todorokinin zorla çıkardığı sesini duymasıyla hemen ona dönmüş, onun gösterdiği ana ekrandaki yazıyı şaşkınca seyretmişti. bilinmeyen numaradan gelen mesajda melezin isminin yazılı olduğunu görünce gözleri dolmaya başlamıştı korkuyla dişlerini sıkarken. o sırada todoroki dudaklarını zorla aralayıp hemen önündeki gence birşeyler söylemişti. "seni unutmak istemedim. ne seni ne o duyguları ne de bana hissettirdiğin o mutluluğu..." midoriya'nın gözleri duyduğu her bir sözcükte daha çok aralanırken elleri titremeye başlamış ve dudağına giren tuzlu suyu yutmuştu zorla. ardındansa hiçbir şey demeden sevdiğinin dudaklarına kapandı. todorokinin zaten almakta zorlandığı nefesi onun öpücüğü ile hepten kesilince gözlerini kapatmış ve parmaklarını yeşillinin saçlarına daldırmıştı. midoriya'nın elleri onun yanağında dolaşırken öpücüklerinin arasında nefes almak için durunca fısıldadı onun kulağına. "seni seviyorum shoto beni bırakma. lütfen..." ancak sevdiğinden hiçbir ses gelmeyince hızla kafasını kaldırmış, az önce saçlarında olan elini yerde görünce korkuyla bedenini sarıp sarmalamıştı. "shoto! shoto aç gözlerini lütfen!" melezden yine ses gelmeyince kafasını göğsüne bastırmış ve ağlamaya başlamıştı. uzun bir süre kaldırmadı kafasını. kaldıramadı. korkmuştu karşısında aşık olduğu adamın cansız bedenini görmeye. "sana söyledim değil mi? sen bıkana kadar seni sevdiğimi söylemeye devam edeceğim diye... seni seviyorum." midoriya hızla kafasını kaldırmış ve gördüğü manzara ile dudaklarına büyük bir tebessüm takınmıştı. todoroki gözyaşları eşliğinde kahkaha atıyor, bir yandan da zor açık tuttuğu gözleri ile sevdiğine bakıyordu. "sana aşığım midoriya izuku."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
your love kills me- tododeku
FanficTodoroki shoto x midoriya izuku Hanahaki au Texting [Tamamlandı]