1. Bölüm: Kaçış

80 23 23
                                    

Hava yavaş yavaş kararıyordu. Turuncu-kırmızı renkler mora çalıyor, bulutlarla birlikte harikulade bir görüntü oluşturuyordu. Sıcaktı. Her haziran akşamı gibi. Hafif meltem yaprakları dans ettiriyordu.

Caddeler ve sokaklar arabalarla doluydu. Londra'da herkes işinden evine dönüyordu. Sokak lambaları teker teker yanmaya başlamıştı. Hayatın durağanlığını tek bir şey bozuyordu: bir kız çocuğu.

Kaldırımlarda arkasına bakmadan koşan bir kız çocuğu vardı. Nereye gittiğini bilmiyordu, neden koştuğunu bilmiyordu, insanların ona olan tuhaf bakışlarını bilmiyordu. Tek bildiği kaçmak istediğiydi.

Bir intikam şarkısı mırıldanıyor, gözlerini açmadan öylece koşuyordu. Ağlamıyordu. Ağlaması olanları geri almayacaktı.

Çok uzun süre koştu. Yorulana ve acıkana kadar. Çıkmaz bir sokağa sapmıştı istemeden. Kaybolması umurunda değildi. Zaten artık bir evi yoktu. Kaldırıma oturup asfalta gözlerini dikti. Bir süre sonra başını iki yana sallayıp kendine geldi. Gözlerini sıkıca kapattı. Derin bir nefes aldı. Asasını sessiz bir lumos ile havaya kaldırıp yaktı.

Gözünü bir şey acıttı: ışık. Kör edici bir ışık ve gürültülü bir ses. Asasından geliyor olamazdı. Kısarak yeşil gözlerini açtı. Kör edici ışığın kaynağı üç katlı mor bir otobüsün farlarıydı.

Çıkmaz sokakta öylece belirmişti. "Kafayı mı yiyorum?" diye düşünmeden edemedi. Kendini cimcikledi. Rüyada olmadığından emindi. Devasa otobüsü baştan aşağı süzdü. Ön camındaki "Hızır Otobüs" yazısı altın harflerle bir tabelaya kazınmıştı.

Otobüsün kapıları açıldı ve otobüsle aynı tonda mor üniformalı olan bir biletçi eşikte durdu. Neredeyse bağırarak:

— MAHSUR KALMIŞ CADILARIN VE BÜYÜCÜLERİN ACİL DURUM TAŞITI HIZIR OTOBÜS'E HOŞ GELDİNİZ. ASANIZI TUTTUĞUNUZ ELİNİZİ UZATIN, OTOBÜSE ATLAYIN, SİZİ İSTEDİĞİNİZ YERE GÖTÜRELİM. BENİM ADIM STAN SHUNPİKE, BİLETÇİNİZ.

Aklından "Ben sağır değilim" demek geçiyordu fakat ne fayda... Kibar görünümünü bozmadan ayağa kalkıp 30'unun sonlarındaki adama baktı.

— Bu çıkmaz sokağa nasıl girdiniz?

Stan göz devirip:

— Ah bu bi' büyücü otobüsü. Muggle'larınkine benzemiyo'.

— Her yere götürebilir misiniz gerçekten?

— Tabii. İster karada ister suda.

— Peki, Malfoy Malikanesi ne kadar tutar?

— Küçük kız, orası büyülerle korunuyo' fakat yakın bir yere bırakabiliriz. Sana 25 Sickle'a mal olur.

Bu para fazla mıydı az mıydı bilmiyordu. Dolandırılma ya da kaçırılma ihtimalini saymıyordu bile. Ancak yapacak başka hiçbir şeyi yoktu. Cebinden cüzdanını çıkarıp 25 gümüş para saydı, Stan'in eline bıraktı.

Adam geri çekilip girmesine izin verdi. İçeride koltuklar yerine somyalar duruyordu. Aydınlatmayı ise mumlar karşılıyordu.

Işık, kapıya yakın bir yere oturdu. Eli, asasında tetikteydi. Stan Shunpike öndeki şoförle bir şeyler konuştu, ardından aynı gürültüyle Hızır Otobüs hareket etti. Çok hızlıydı. Hatta "hızlı" kelimesi yavaş bile kalırdı. Savrulmamak için yatağa tutundu.

Tedirgin bir şekilde pencereden dışarı baktı. Oturduğu çıkmaz sokağa hiç benzemiyordu. Orayı çoktan geçmiş olmalıydılar. Muggle'ların otobüs görünmezmiş gibi geçip gitmesini izledi. Belki de gerçekten öyleydi, sonuçta bu bir büyücü otobüsüydü.

Biletçi Stan, tekrar şoförle konuştu ve ayağa kalkarak arkadaki bir yolcuyu uyardı.

Işık dikkatini tekrar dışarıya verdi. Otobüs kaldırıma çıkıyor, hiçbir yere çarpmıyordu. Uyarılan yolcu bavuluyla birlikte kapıya yaklaştı. Otobüs ani bir fren yaptı. Işık, otobüsün arkasının havaya kalktığına emindi ama kanıtlayamazdı, aynı filmlerdeki gibi.

Yolcuyu neredeyse atarcasına indirdiler ve tekrar bir gürültüyle hareket ettiler. Işık bir süre daha burada kalacağını tahmin ediyordu. Canı sıkılmaya ve iyice tedirgin olmaya başlamıştı. Bir süre daha dışarıyı izledi.

Yolcular birer birer iniyor, bazen de yenileri geliyordu. Köşede duran Gelecek Postası gözüne çarpınca elini uzatıp aldı. Vakit geçirmek için bir şeyler okumaktan daha iyi ne olabilirdi?

"Patlayan Kek Tarifi, geç. Sihir Bakanı Hermione Granger Açılış Konuşması Yaptı, geç. Christina Angel Yeni Albümünü Çıkardı, o kimdi ki? Geç. Süeda Acelma'nın Serbest Kalması Doğru mu? Ge-" Bir süre manşete bakakaldı. Elleri titreyerek yazıyı okumaya başladı.

"Bu yılın başlarına doğru Argus Filch'i kasten öldürmekten tutuklanan birinci sınıf Hogwarts öğrencisi, geçtiğimiz nisan ayında Bakan Granger'ın kararıyla serbest bırakıldı. Peki bu doğru bir karar mıydı? Ortada öldürülen masum kofti bir hademe, bilinmeyen bir lanet ve yasakların çiğnenmesi söz konusu. Sanık, ilk ifadesinde pişman olmadığını belirtmiş; daha sonrasında ise 'yanlışlıkla' yaptığını belirterek beraat etmeyi istemişti. Son çıkarıldığı mahkemede söz konusu laneti kendinin icat ettiğini söylemişti. Bu kadar çelişkili ifadeler kullanan sanığa yaşından dolayı veritaserum kullanılmadığı açıklandı..."

Işık'ın midesi kasıldı. Okumaya devam edemeyecekti. Morali zaten yerinde değilken bu yazıyı okumaya devam etmeye hiç niyeti yoktu. Gazeteyi eski yerine bıraktı. Başını cama yaslayıp o intikam şarkısını mırıldandı.

Yaklaşık 15 dakikanın ardından boş bir arazide ani bir frenle durdular. Işık, biletçiden önce davranıp hızlıca otobüsü terk etti. Adımını yere basar basmaz arkasından bir gürültü koptu. İrkilerek arkasını döndüğünde Hızır Otobüs'ün kaybolduğunu gördü.

Arazide ne yapacağını bilmiyordu. Sadece kazıklanmadığını umarak oradan oraya dolaştı. Diagon Yolu'na giderkenki gibi bir düğme aradı. Asasındaki ışık ona yetmiyordu. Ancak 1m etrafını aydınlatıyordu.

El yordamıyla bir düğme aramaya devam etti. Çimenler nemliydi, herhangi taşa benzer bir şey de yoktu. Kandırıldığını düşündü. Sırt üstü uzanıp parlak yıldızlara baktı. Gökyüzünü süsleyen elmaslara. Artık yıldızlar kadar yalnızdı, yapayalnız.

Gözleri dolu doluydu. Hâlâ intikam şarkısı dilindeydi. Görüş alanına bir çift gri göz girdi.

— Bayan Saygılı?

— Profesör Malfoy?

Hızlıca yattığı yerden doğrulup profesöre baktı.

— Burada ne arıyorsunuz Bayan Saygılı?

Ağlamasını tutamadı. Yaşlar yanaklarından aşağı doğru süzülüyordu. Boğazımı düğümlenmiş, konuşmaya çalışıyordu.

—A-A-Ailem onlar, onlar... öldürülmüş.

Hogwartstakiler IIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin