Yangın

346 122 116
                                    

12 ocak 2007 günüydü. Okuldan Eve   müzik  dinliyerek gidiyordum. Siren  sesleri ile irkildim. Düşündüm  kime gidiyor acaba diye düşündüm sora geri müzik dinlemeye  devam ettim. Arkandam ''Asya dur.'' diye ses geldi. Arkamı döndüğümde  sıra arkadaşım İdili'di ''Selam İdil."diye cevap verdim. İdil Benim çocukluk arkadaşımdı biraz sohbet ettikten sonra onun evinin önüne  geldik.       
                            
Onun evi benim evime uzaktı yani ben tekrar  yürümeye koyuldum. Hala itfaiyeler ve ambulanslar gidiyordu. Benim Kaldığım ev büyük dedemden kalma bir şato  gibi  annem babam üç kardeşim,annennem ve teyzemle yaşıyorum. Yani geniş bir aileyiz.

Sonra  ambulansların    nereden döndüğünü gördüm bizim evimizin olduğu sokaktan geliyordu bir an için düşündüm ya bizim evden ise ? Kalp atışlarım artı ve eve doğru koşmaya başladım sokağa döndüm ve evin önünde kalakaldım. Ev küle dönmüştü  evin önün de polis şeritleri ile kapatılmıştı evin karşındaki kaldırımda oturan  kardeşlerimi gördüm Ali, Arda, Işıl onları görünce göz yaşlarımı tutamadim ve ağlamaya başladım en küçük kardeşim Işıl gelip sarıldı.

Babam, annennem, teyzem hastaneydi ama annem evde bulunamamıştı ve annem ev hanımı bir kadın teyzem olmadan da dışarı çıkmazdı ama evde de değildi en son kardeşlerimi hastaneye götürdüler bende onlarla gittim. Teyzem, babam, annennem farklı hastanedeydi  yanı onları göremiyordum  kardeşlerim 3 te iyi çıktı sadece biraz  duman ciğerlerine  girmişti.

Hastanede yemek yiyip çıktık ve gidecemiz bir yer yoktu. Annemin yakın arkadaşlarından biri olan Hazal teyzeye gittik Hazal teyze evlenmemiş  3 kedisi ile yaşayan biriydi. Evi müstakil şirin bi evdi. Onda kalıcaktık bir polis arabasi geldi ve bizi götürdü. Kendisi pembe giyinen tatlı bi kadındı  evine geldik bizi şefkatle karşıladı bize nazikçe "Aç mısınız yavrularım?" dedi. Ben aç değildim kardeşlerime baktım açız der gibi kafa sallıyordu bende Hazal teyzeye "Ben aç değilim ama kardeşlerim açlar." dedim. Hazal teyze "Hemen masaya oturun bakim geliyorum kuzularım dedi. "Kardeşlerim masaya oturken bende salonu gezdim raflarda fotoğraflar vardı Hazal teyze ile bir kız çocuğu acaba kimdi ?

Mutfaktan çok güzel bir tavuk kokusu geldi sonra kola açma sesi geldi. Sonra  ardından Hazal teyze ardından güzel bir gülümse me ile girdi içeri. Ben Hazal teyzeye "Çok seni yormasaydık Hazal teyze." dedim. Hazal teyze  "Ne yorması kuzum." diyerek  cevap verdi. Fotoraftakının kim olduğunu merak ettiğimden  sormak istedeğinde bulundum "Hazal teyze fotograftaki kim ?" oda "Ablamın kızı diğe cevap verdi." öyle diyince Hazal teyzenin yüzündeki mutluluk düştü o yüzden daha fazla sormamaya karar verdim.

Kardeşlerim yemek yiyip oyun oynadılar bende salonda düşündüm yanıma Hazal teyze oturdu "Kuzum o fotoğraftı kız ablamın kızı ablam vefat edince 20 yaşına kadar bende kaldı geçen haftada kayboldu hala bulunamadı. Ben de "Bilmiyordum çok özür dilerim." dedim. Hazal teyze saate bakıp "Hadi zaman ilerliyor kerdeşlerini yatır sağdan ilk kapı  dedi." Ben tamam anlamında kafamı salladım  kardeşlerime seslendim onlarda geldi odaya götürdüm hepsini  yatırdım tam ışığı kapatacakken Işıl seslendi "Abla iyi olcak mıyız ?" Bende evet der şeklinde kafamı salladım. Ve ışığı kapattım.

Hazal teyze beni bekliyordu "Gel kızım sana birşey diyeceğim." Hazal teyzenin yanına otrurdum ve konuştu "Evin harabesine iyce bak belki bişe bulursun." diğip kalkdı "Ben yatıyorum sende çok ayakta durma senin odan soldan ilk oda." dedi biraz düşündüm ne demek istedi evin haraberisine bak diyerek çok önemli bişe olması lazım. Bende yatmadan önce telefonumu açtım  şarjım %58'di mesajlarıma girdiğimde İdil 100 e yakın mesaj yazmış bi okadarda aramıştı birkaç cevap yazdim ve odama gidip yattim.

     
Devam Edicek

                      Esaret KolyesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin