Yine Yeni Yeniden | JakeHoon

bölüm bir : mükemmel çift

Jaeyun, üstüne uzandığı ve önceki gecede onlarca kez öptüğü çıplak göğse bir öpücük daha bıraktı. Yanağını, öptüğü yerin yakınına yasladı ve aşık olduğu kişiye baktı.

Sunghoon onu izliyordu. Jaeyun yanağını onun göğsüne yasladıktan sonra çıplak sırtını okşayan ellerini onun ıslak saçlarına çıkardı ve saçları dağıttı.

Jaeyun, Sunghoon'un elleri kendi saçlarından ayrılınca dudaklarına uzanıp ıslak bir öpücük bıraktı ve daha yeni ayrıldığı dudaklara bakarak yüzleri arasında kısa bir mesafe varken konuştu, "Hadi banyo yap. Ben de o sırada bize kahvaltı hazırlayayım."

"Bunu yapması gereken ben değil miydim?"

Eşsiz sesiyle kısık bir kahkaha attı Jaeyun. "Canım acımıyor. İşimi görebilecek haldeyim. Hem vakit arttırmış oluyoruz. Film izleriz kahvaltıdan sonra. İzleriz, değil mi?" Dudaklarını büzmüş sevimli bir halde sormuştu sorusunu. Bu haldeyken Jaeyun istese Sumghoon'un canını bile alabilirdi.

İşleri vardı fakat... Hiçbir şey biricik meleği Jaeyun'dan önemli değildi. Erteleyebilirdi.

"Tabii ki. Hangi filmi izlemek istersin?"

"Aklımda herhangi bir fikir yok şu an. Hem filmi seçmek için daha erken. Şimdi sen duşa giriyorsun, ben de kahvaltıyı hazırlıyorum. Sonrasında karar veririz. Ayrıca özel bir şey bekleme, tamam mı? Çok becerikli olmadığımı biliyorsun."

"Ne yaparsan yerim ben. Ve canının yanmadığına emin misin? İstersen sen yat, ben duş aldıktan sonra hazırlayayım."

"Hayır, tatlım. Harikayım. Ayrıca bu soru bana utanç verici geliyor. Acırsa söylerim! Tekrar sorma." Biraz mızmız bir şekilde söylemişti bunları.

"Sen bilirsin, güzelim."

Jaeyun, sevimli bir mırıltının ardından Sunghoon'un dudaklarına kendi eşsiz dudaklarından bir öpücük bahşetti ve sevgilisinin üstünden kalkıp ayaklandı.

Arkasını dönüp dolabından kıyafetlerini aldı ve onu izleyen Sunghoon'un gözlerinin içine bakarak beline bağladığı havlusunu çıkarıp birkaç saat boyunca sarılıp uyudukları yatağa fırlattı.

"Tanrım... Yapma, Jaeyun!"

İç çamaşırını bacaklarından yukarıya çekerken hala Sunghoon'un gözlerine bakıyordu. Kahkaha attı, "Ne yapıyormuşum?"

"Beni çıldıracakmışım gibi hissettiriyorsun."

Bir kahkaha daha...

Ardından Sunghoon'a sırtını dönüp yanındaki bench'in üstündeki kıyafetlerini karşısındaki geniş boy aynasına bakarak giymeye devam etti.

Bol bir tişört ve diz hizasından bol bir şort giymişti.

Jaeyun giyinmeyi bitirinceye kadar Sunghoon yataktan çıkıp Jaeyun'un onun için hazırladığı havluyu alıp sevgilisinin yanına ilerlemişti.

Jaehyun'a arkasından yaklaştı. Omuzlarına kadar hafifçe açılan tişörtün uçlarından tutup açıkta kalan tene öpücük kondurdu ve çocuğun kokusunu içine çekti. Birkaç öpücük daha kondurduktan sonra kollarını Jaehyun'un beline doladı ve dudakları hala beyaz tene değerken mırıldandı, "Çok güzel kokuyorsun. Bu kokudan hiç ayrı kalmak istemiyorum."

Jaeyun, aynadan yansımalarına bakarken kıkırdadı ve Sunghoon'a döndü. Ellerini sevgilisinin yüzüne çıkarıp dolgun ıslak dudakları ardı ardına öptü.

Burnunu Sunghoon'un burnuna sürttü ve geri çekildi.

"Banyoya gir artık. Ben mutfağa gidiyorum." Yüzü Sunghoon'a dönük bir şekilde geri geri yürürken konuşmuştu.