Kalp acısı

55 18 2
                                    

Merhaba kitapsever dostlar . Bugün surpriz yapmak istedim .   Yine , yeni , yepyeni bir bölümle karşınızdayım . Keyifli okumalar .

Söyledim . Lan sevdiğimi söyledim . Peki pişmanmıyım , belki ama içimde hiç kötü bir şey yok daha çok rahatlamış gibiyim .
Deniz'in suratına baktığımda şaşırmış bir şekilde bana bakıyordu . Ne yani hoşlandığımı biliyormuş niye bu kadar şaşırdı ki.
-"Ben seni kızdırmak için öyle söylemiştim. Gerçekten bana aşık mısın ?" dedi . Ne yani . Hüüüü . Ağlamak istiyorum . Neden ben ? Ne kadar çabuk ruh halinden başka bir ruh haline geçebiliyorum yahu. Tamam neyse saçmaladım .
-"E-evet . İlk gördüğüm andan beri." dedim . Sonra gözlerine baktım . Hiçbir duygu yoktu .
Hadi bir şey sötle artık. Allah'ım lütfen kötü bir şey söylemesin . Lütfen...
-"Olma" dedi boş boş bakarken . Ne olmayım, ne diyor bu be
-"Ne olmayım."
-"Aşık, bana aşık olma."
Şaşkınca ona baktım.
-" Oldum ama oldum. Düşen bir yaprağı tekrar o ağaçla birleştirememek gibi . Nasıl geri döneyim."
Tam bir şey söyleyecekken garson kahvaltıları getirdi . Senin zamanlamana ben burdan...
Sessiz bir şekilde yemeğimizi yedik . Ne o konuştu ne ben. Aslında daha kötü bir tepki vermesini bekliyordum . Şimdilik bu kadarıda yeter . Kahvaltıyı bitirdiğimizde ayağa kalktı . Şimdi beni de arabaya bindirirmiydi ki.
-" İstersen beni bindir-"
-" Hayır saçmalama . Burda bir kızı tek başına bırakacak kadar düşmedim."
Kalbim acıyordu . Beni farklı görmesini istiyordum ama o herkes gibi görüyordu.
Kafamı salladım .
Arabada da konuşmadık . Bir şey demesini istiyordum . Sessiz durması canımı daha da acıtıyordu .
-" Bir şey söylemeyecek misin ?"
Hala sessizdi . Bir şey söyle artık be adam .
Sonunda okula gelmiştik . Arabadan sessizce inecekken Deniz'in kolumu tutmasıyla durdum ve ona bamtım . Kalbim yine atmaya başladı . Evet atmaya başladı . Çok harika bir cümle . Artık ne dediğimide bilyorum . En baştan alalım .
Kalbim yine ordan çıkmak ister gibi hızlı atmaya başladı.
-"İsmini bile bilmediğim bir kıza aşık olmam saçma olurdu değil mi ? İsmini bilsem birşey değişmez zaten . O yüzden boş yere umutlanma ."
Sol yanımın acısını şu an anlatamıyordum. Gözlerim dolmaya başlamıştı . Hemen Ravza'yı bulmalıydım. Onunla dertleşmeye ihtiyacım vardı. Onun gözlerinde hiçbir duygu yoktu . Ne yani hiç mi üzülmüyordu?
Yavaşça kafamı salladım . Kolumu bıraktı . Zaten isteyerek tutmamıştı .
Arabadan indim . İndiğim gibi göz yaşlarımı serbest bıraktım . Canım ilk defa böyle yanıyordu . İlacı da yok ki bunun geçsin. Yavaş adımlarla okula girdim . Ravza nerde acaba . Ahh Atakan'ın yanındaydı . Hemen göz yaşlarımı silip Ravza'yı aradım . 2. çalışta açtı .
-" Efendim kanka." dedi
-" Nerdesin Ravza ." dedim . O anlar aklıma gelince tekrar gözlerim doldu.
-" Sınıfa yeni geldim de senin sesin niye böyle . Bir şey mi oldu ?" dedi
-" Değilim , hiç iyi değilim " dediğimde gözümden bir damla yaş düştü . Gözlerimi acıyla kapattım . Dayanamıyordum .
-" Nerdesin , söyle hemen geliyorum ."
-" Okulun bahçesindeyim "
Hiçbir şey demeden telefonu suratıma kapattı .
Bitkaç dakika somra Ravza yanıma geldi .
-" Ne oldu " dedi panikle .
-"Ravza " desim gözümden damlalar düşerken " canım çok acıyor. "
Ravza bana sarıldı .
-" Ne oldu hadi anlat bana " .
-" Tamam ama lütfen eve gidelim ."
Kafasını salladı beraber okuldan çıktım. Eve varana kadar ağladım
=======Deniz=======
Sabak Atakan'ın telefonyla uyandım . Sabah sabah , horozlar bile ötmeden derdine ne oldu acaba
-" Kısa kes " diyerek açtım . Biliyorum fazla hayvancıl .
-"Birazdan atacağım konuma gelip , bana yardım ediyorsun ." deyip telefonu suratıma kapattı .
Lan ! Neyse küfretmeye değmez . Oflaya puflaya, beddua ede ede kalkıp üstümü giyindim. Biraz sonra telefonuma gelen konumla dışarı çıkıp aravaya bindim . 20 dakikanın sonunda geldim.
" Sen kime küçük kız diyorsun be , Allah'ın Tibet Öküzü "
Duyduğum sesle kafamı o tarafa çevirdim ve minik bir kızın Atakan'a bunları söylediğini duydum . Nedense hoşuma gitmişti bu görüntü.
-" Sana diyor maviş , küçük değil misin?" dedim araya girerek . Bu kız benim yengemin arkadaşıydı . Ravza'nın yani . Benim sesimi duyunca donup kaldı yavaşça bana döndü. Boş boş bana bakmaya başladı . Gözleri parlıyordu .
Kısa bir konuşmanın ardından Atakan , Ravza'yla ; bu minik kız da benimle kahvaltıya gelmişti . Yemek beklerken bu minik kızın
-"Senin ben Deniz'e bakan gözlerini . Bakmasana lan"
dediğini duydum bende sinir etmek için
-"Hoşlandığını biliyordum ama bu kadar kıskanacağını tahmin etmemeiştim ." dedim
Oda biraz bana baktıktan sonra
-" Hoşanmak yanında az kalır , ben sana aşığım dedi ."
Ne? Ciddi miydi bu kız . Ama benim kalbim başkasına aitken bu kız bana aşık olduğunu söylüyor . Ahhh Tuğçe burda şu an sen olmalıydın , bu kız değil.
Minik kız hala bana bakarken
-" Seni kızdırmak için öyle söyledim . Gerçekten bana aşık mısın?" Yalan demesini istiyordum . Yalan , şaka yapyım .
Ama evet dedi . Üzgünüm ama bu kalp başkasına ait .
Tam başkasını seviyorum diyecektim ki garson gelid . Arbaya kadar sessiz kaldık . Ne söyleyeceğimi tartıyordum . Bu kızı kendimden uzaklaştırmalıydım . Diğerleri gibi..
O yüzden arabada
-" ismini bile bilmediğim bir kıza aşık olamam değil mi? Ismini bilsem bile bir şey farketmez zaten . O yüzden boş yere umutlanma " dedim .
Gözleri doldu . Sanki çok şey söylemek istiyormuşta söyleyemiyormuş gibi. Yavaşça kafasını sallayıp indi arabadan .
Bende arabayı direk benim gizli yerime sürdüm . Orda sadece Tuğçe'yle ilgili şeyler vardı .
Geldiğim gibi fotoğraflarına baktım . Gülerken , yemek yerken , uyurken ...

Damla'ya Damla'ya Deniz OlmakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin