Yeni bir gün yeni bir umut

63 22 6
                                    

Tekrardan merhaba dostlar . Bugün yine, yeni, yepyeni bir bölümle karşınızdayım . Keyifli okumalar

Ertesi gün çalar saat çalmadan uyandım . Nasıl oldu bende anlamadım zaten . Galiba gelip gittiler bana . Aman neyse ne ...
Bugün yine Deniz'i görecektim . Ayyyhhh, heyecanlandım bak şimdi . Hemen kalkıp lavaboya gittim . Elimi yüzümü yıkayıp , dişlerimi fırçaladım . Saçlarımı da ,dün ördüğüm için, açtığımda çok güzel bir şekil olmuştu . Güne güzel başlarsan güzel devam eder. Hemen  aşağıya indim . Oha annem bile uyanmamış . Uyansaydı kesin yani illaki ses gelirdi bir yerden . Abartmışım bu erken kalkma işini . Baya abartmışım . Ihhhh. Derdime ne olduysa artık be . Bende hiç ses çıkartmadan tekrar yukarı çıkıp üstümü giyindim . Okulda forma zorunluluğu yoktu zaten ama ben etek türü şeyler sevmediğim için siyah, kargo pantolon ve nar çiçeği gibi bir rengi olan t-shirt giydim . Evet renklerle aram iyi değil . Altıma beyaz ayakkabılarımı giydikten sonra , telefonumu , kulaklığımı , cüzdanımı çantamın içine atıp dışarı çıktım . Çantamı dün akşamdan hazırlamıştım.

Dışarı çıkınca Ravza'yı aradım . Kesin uyanmamıştır . Çünkü ben mal gibi erken kalktım . Uzun bir çalıştan sonra açtı.
-"Alo" dedi uykulu sesiyle .
Doğru tahmin . Uyuyormuş . Ravza uykudan kalkınca pardon kaldırılınca çok sinirli olur be . Ölürsem mezarıma en yakın arkadaşı tarafından yapılmıştır yazın . Tamam saçmaladım .
-" Ravza , günaydın. Hazırlan hadi birazdan seni almaya geleceğim."
Bir süre ses gelmedi . Galiba ne söylediğimi çözmeye çalışıyordu.
-" Damla!" dedi tehtidkar sesiyle. Sıçtık . " Lan okulun başlamasına daha 1.30 saat var ." diye bağırdı .
Haklı ama ne yapabilirim uyuyamadım heyecandan .
-" Ravza , kankaların en yeşil  gözlüsü . Heyecandan uyuyamadım . Hem kahvaltı da  yaparız . Açım ve eminim ki sen de açsın" dedim sesimi şirinleştirerek . Nasıl oldu bende anlamadım .
-" Offff . Tamam geliyorum . Kahvaltılar senden ve ayrıca benim gözlerim yeşil değil mavi ."
-"Aman neyse ne . Mavi ve yeşil aynı şey" dedim bir çırpıda. Görmesem bile gözlerini devirdiğine emindim .
-" Tamam . Hazırlanacağım 10 - 15 dakikaya ."
-" Tamam. Hızlı ol " deyip suratına kapattım. Ne yapıyım ben böyleyim. Sonra arabaya dopru adımladım. Dışarıda arabanın kapısına yaslanmış , telefonuyla oynayan Savaş Abi beni görünce gülümsedi ve hemen arka kapıyı açtı .
-"Günaydın Damla . Erkencisin bugün ."
Bana Damla deedirtene kadar neler çektim bir bilseniz . Hoşlanmıyordum bana Damla hanım demesinden .
-"Günaydın Savaş abi .Evet erkenciyim bugün biraz. Abi bugün önce Ravza'yı alalım . Sonra kahvaltı yapıp gideceğiz okula ." Savaş abide gülümseyip "tamam" dedi.
Yola çıkınca telefonu elime alıp Deniz'in hesaplarına bakmaya başladım . Bu daha önce niye aklıma gelmedi ki .
Önce instagrama baktım . Birkaç dakikanın sonunda buldum . Allah'tan hesabı gizli değildi. Her fotoğrafında resmen ağzım açık bakıyordum .

(Bu Deniz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Bu Deniz . Diğer fotoğrafların biraz yaş olarak büyük olduğunu düşündüm o yüzden Deniz ve Atakan'ın fotoğrafını değiştirdim. Medayda Atakan var.)
Oha bu fotoğrafına 14.805 beğeni gelmiş . Tekrardan oha . Dizi oyuncusu musun mübarek bu ne ya. Tabiki gelir çocuk Maşaallah'ı var yani . Ya off. Allah bilir kaç tane kız var buna aşık.Evde çikolata krizine girmek istiyorum . Ravza'da yanımda oldu mu tamam.
Tüm fotoğraflarına erinmeden baktım. Zaten çok yoktu . Ahh ahhh . Bu kadar yakışıklı olmak suç bayım . Tutuklayın onu memur bey . Benden beni çaldı . İçimdeki Özdemir ASAF'ıda çıkardığıma göre artık hazırım.
Özdemir dede eğer benim aşkımı  görseydin, aşka yeni bir aşk eklerdin.
Ben böyle kendimle savaşırken nasıl olduğunu anlamadığım bir şekilde Deniz'in fotoğrafını beğendim . BEN . DENİZ'IN. FOTOĞRAFINI . BEĞENDİM. Yaağğ  ağlamak istiyorum . Dur hemen çekiyim geri . Hemen beğenimi geri aldım . Ya ama anlar yinede ya . Allah belamı versin .
-"Geldik."
Savaş abinin sesiyle kendimi öldürme planlarımın 8. cisine son vererek etrafa baktım .  Ravza Atakan'la konuşuyordu . Hemen geri telefona döndüm . Ravza konuşmasını bitirince ge- . Bir dakika bir dakika . RAVZA ATAKAN'LA KONUŞUYOR. Lan ne oluyor .
Hemen hızlıca arabadan inip oraya doğru yürüdüm.
-"Ravza, ne oluyor burda? "
Ravza ve Atakan aynı anda bana döndü. Ravza sinirli , Atakan sırıtarak bakıyordu . Ne oldu lan burda .
-"Ohh sonunda geldin Damla , hadi gidelim . "  dedi Ravza ve bana doğru gelecekken Atakan kolundan tuttu.
-" Hayır , sen benimle geleceksin "
Şok olmuş bir şekilde sadece onları izliyordum .
-" Ya sen ne salak bir insansın ya . Kaç kere demem gerekiyor sana . Gelmeyeceğim ben."
Oha . OHA .OHAAA
Artık işin işine bir gireyim ben .
-" Ravza gelmek istemiyor . Hem biz onunla gideceğiz . O yüzden birak kolunu Ravza'nın."
Sinirlendim bak şimdi . O hangi hakla Ravza'yı zorluyordu .
-" Biliyorum  . Hatta kahvaltıda yapacakmışsınız . " 
'Nerden biliyorsun' der gibi baktım .
-" Senin bu arkadaşın çok yüksek sesle konuşuyor.Bende aşağıda olunca duydum küçük kız."
Küçük.kız.ben
-" Sen kime küçük kız diyorsum be , Allah'ın Tibet öküzü " dedim kaşlarımı çatıp . Allah allah boy takıntım vardı zaten . 1.60 ım diye küçük kız demesine gerek yok yani.
Atakan alayla tepeden bana baktı . Ne yani anladık uzunsun . Atakan tam bir şey söyleyecekken araya başka kalın ve tok bir ses girdi .
-"Sana dedi maviş . Küçük değil misin?"
Ama bu, ama bu
DENİZ
Deniz'in sesi bu
Arkama döndüm yavaşça . Olanca yakışıklılığıyla tam 1-2 adım arkamda duruyordu. Allah'ım yanına geliyorum . Lan düşüyorum tutun . İmdaaaattt .
Ben böyle şizofrenliğin üst mertebesi  gibi kendimle kimse duymadan konuşurken , Deniz gözlerini benden alıp Atakan'a çevirdi.
-"Oğlum aradın geldim . Ne oldu?"
Atakan sırıtarak Ravza'ya baktı . Sonra tekrar Denize bakıp konuştu . 
-" Ben Ravza'yla giderken sen şu küçük keçiyle ilgilenir misin?" dedi beni göstererek . Ben şimdi seni . Ne küçük keçisi be .
-" Ya bırak kolumu . Gitmeyeceğim seninle."
Atakan"geleceksin"deyip Ravza'yı sürüklemeye başladı.  Arabaya bindirip sürmeye başladı . Lan ben senin sülalendeki erkekleri ...
-" Bıraksana lan kızı" deyip yanlarına gidiyordum ki  kolumda hissttiğim baskıyla arkama döndüm.
-"Bence sen de onları rahat bırak "
Ya ama Deniz ya. Offf. Onunla vakit geçirmekte var ucunda ama olmaz Ravza daha önemli.
-" Neden , Atakan istediğini yaparken Ravza'nın istediği olmasın diye mi" dedim kaşlarımı çatıp .
-" Merak etme Atakan'dan ona zarar gelmez . Sırılsıklam aşık o Ravza'ya"
Yok ebenin... Neyse  terbiyemi bozmayacam . Gözlerimi ve ağzımı sonuna kadar açtım .
-"Böyle daha çirkin oluyırsun "
Hadi ama . İnsan kibarlıktan böyle bir şey demez .
-" Ne yani aynaya bakmak hobin mi?" dedim . Seviyorum ama bana kimse böyle diyemez .
Deniz ilk başta anlamadı ama sonra anlayınca kaşlarını çattı .
-" Sen bana çirkin mi dedin?"
-" Hayır , sen öyle anlamak istemişsin."
Gözlerini devirip kolumu bıraktı .
-" Sabah sabah hiç çekilmiyorsun" deyip yürümeye başladı . Ne yani lan ben neyim burda.
-" Nereye gidiyorsun be." dedim.
-" Sana ne " dedi . Gözlerimi devirdim . Öküz işte.
-"Ama Atakan bana bakman için çağırdı buraya seni . Bende geleceğim ." dedim peşinden koşarak . İnsan niye bu kadar hızlı yürür be.
-" Bebek misin kızım sen . Yürü git."
-" Ya bende geleceğim." deyip kolunu tuttum . Hep o mu tutacak .
-" Kurtuluş yok mu senden"
-" Yok . Hem sizin yüzünüzden kahvaltı yaoamadık . "
Biraz düşümdükten sonra kabul ettim . Bende savaş abiyi arayıp bir arkadaşımla gideceğimi söyledim ve Deniz'in arabasına bindim.
-" Nereye gideceğiz " desim heyecanla . Allah . Şu an benden mıtlusu yok. Hıhıhıhıhı. Tek eksik arkada bir çocuk şu an . Ayy hayali bile güzel .
-" Kahvaltıya. Sonra okula bırakacağım seni . Gerisi beni ilgilendirmiyor . "
İyi bari cevap verebiliyormuş .
"Tamam" diye mırıldandım.
Yol boyunca hiç konuşmadık . O istemiyordu , ben de onu izlemekten konuşamıyordum . Tabi ki dik dik değil . Çaktırmadan bakıyordum . Sonunda daha önce hiç görmediğim bir yere geldik . Çk şirindi . Etrafa bakarak ilerlemeye başladım. Girişte bizi iki tane genç bir çift karşıladı . Çok yakışıyorlardı .
-"Ooooo Deniz . Sen gelir miydin buralara ?"  dedi gerçekten yakışıklı olan adam .
-"Geldim işte Bulut uzatma ." Bulut'un gözleri bana kaydı
-" Bu kim . Yoksa kız arkadaşın mı ?"
'Keşke' dedim içimden . Ama olmayak bir hayal , asla göremeyeceğim bir rüya gibi bu
-" Hayır. Sadece arkadaş ." dedi Deniz . Bulut inanmışa benzemiyordu ama uzatmadı . Bizde bir masaya geçip oturuk . Deniz gelen garsona 'her zamankinden 2 tane ' dedi . İnsan bir sorardı ama nerde ve galiba Deniz buraya çok önceden geliyormuş . Tamam madalyaya gerek yok teşekkürler.
Oturduğumuzdan beri yan masadaki kız Deniz'i kesiyordu . Bende ona ölümcül bakışlar atıyordum . Nasıl benim Deniz'ime bakarsın . Tamam benim Deniz'im değil ama .... Ayy kalbim acıdı . Benim değil. Şu an kalbim ağrıyordu . Yani benim sevgilim değildi ki niye kıskanıyordum ama kendime engel olamıyordum .
Senin ben Deniz'e bakan gözlerini . Bakmasana lan
-" Hoşlandığını biliyordum ama bu kadar kıskanacağını tahmin etmemiştim. "
Ne. Hay lanet . Sesli mi düşündüm . Ama asıl kötü olan şimdi söylediğimdi
-" Hoşlanmak az kalır ben sana aşık oldum ."

Damla'ya Damla'ya Deniz OlmakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin