KEDİYE DÖNÜŞ

60.9K 3.1K 2.5K
                                    

Aydın dizine kafasını koymuş kedinin saçını okşarken, diğer yandanda telefonu ile uğraşıyordu. Özgür yerinde biraz kıpırdandı ve yüzünü karnına doğru döndü. Yanağı şimdi sertliğine yaslanmıştı.

"Şurada normal bir şekilde oturuyorum, yine neye kaldırdın?" diye sordu Özgür telefonundaki videoya bakarken.

"Senin varlığın bile kalkmama bir sebep." dediğinde Özgür gülümsedi.

"Lisede hiç bana kaldırmış mıydın?" Özgür yukarı, Aydın'a baktığında Aydın sırıttı.

"Kaldırdım." dediğinde Özgür'ün gözleri sonuna kadar açıldı ve bedenini kaldırdı.

"Yuh, sen benden nefret ediyordun nasıl kaldırdın?" Aydın meraklı gözlerle bakan kedisine gülerek döndü.

"Bazen bilmeden beni yükseltecek hareketler yapıyordun. Bir de mavi gözlü kedi gibi çocuksun. Sınıfın ve okulun kızlarından daha güzeldin. Nefrette etsem arada kalkıyordu." dediğinde Özgür hâlâ şok içinde bakıyordu.

"Sen o zamanlarda da gaymışsın." dedi şoktan saçmalayarak.

"Evet sana gaydım." dediğinde Özgür ilk başta espriyi anlamayıp yüzüne boş boş baktı, ardından yüzünü buruşturdu.

"İğrençsin Aydın." dediğinde Aydın kahkaha atmıştı.

Kendisine bakan mavi oğlanı çekip, dudaklarına sıkı bir öpücük kondurup bıraktı. Biraz kediyle uğraşmak istiyordu. Evde bir kedinin olması çok iyiydi, negatif enerjiyi alıp götürüyordu. Güzel kedisi.

Özgür'e yaklaşıp aletini avuçladı ve okşamaya başladı. Kedi sadece onu izliyordu. Bu çocuk eskisinden çok çabuk kedi oluyordu artık.

"Kuyruk takacak mısın minik kedi?" dediğinde Özgür dudaklarını bilmiyorum anlamında büktü.

"Takayım mı?" diye sorduğunda Aydın heyecanlandı. Bu çocuk böyle konuşursa delirirdi ama...

"Tak bebeğim." Özgür birkaç saniye baktı, hâlâ aletini okşayan eldeydi aklı.

"Bekle burada." Aydın elini mavişin aletinden çekip, alnından öptü ve hızla merdivenlere yöneldi.

Merdiveni hızla tırmanıp yatak odasına girdi. Çekmeceyi açıp kuyruğu aldı. Özgür'ün kuyruk takması aşırı derecede hoşuna gidiyordu. Yakında kedi kulağı bile alabilirdi.

Geçen gün marketten aldığı kayganlaştırıcıya bir bakış attı. Onu eline aldığında aşağı indi. Birazda değişik şeyler denemek istiyordu.

Salona geçtiğinde ilk pencereleri kontrol etti. Hepsi kapalıydı, ardından kendi aletini eşofmanını üzerinden hafif hafif okşayan kedisine sırıtarak ilerledi.

"Zilli, insan kendine dokunurken bile bu kadar tatlı olur mu be!" dedi mayışık bir şekilde aletini okşayan kediye doğru. Kedisi masmavi gözlerini dikip bir şey demeden baktı.

"Mavişim arkanı dön." dediğinde Özgür kafasını sallayıp ayağa kalktı ve arkasına döndü. Koltuğa domalır bir şekilde oturunca Aydın yutkundu. Aşırı güzel bir görüntüydü bu. Kalçası mükemmeldi.

Yanına yaklaşıp kumaşın üzerinden kalçasını biraz okşadı, ardından öpüp eşofmanı baksır ile beraber aşağı çekti. Beyaz kalça önüne sunulunca dilini değdirip öptü.

"Çok acıtma, tamam mı?" uyuşuk sesiyle konuşunca Aydın gülümsedi.

"Tamam bebeğim, ama senden bir isteğim var. İnlerken miyavlamanı istiyorum." dediğinde Özgür titrek bir nefes aldı.

"Tamam."

Aydın gülümseyip elindeki kuyruğu kenara bıraktı, ardından kayganlaştırıcının kutusunu açtı. Sprey gibi olan şeye bakıp eline bol bol sıktı ve mavişin deliğine sürdü.

Biraz masaj yapıp parmağını sokarken kıvama geldiğini düşündüğünde kuyruğu eline aldı. Beyaz kalçaya aşırı uyumlu olan kuyruğun ucunu deliğe yavaşça soktu. Tamamen soktuğunda geri çekilip baktı.

O kadar güzel bir görüntüydü ki, yutkundu. İçinde onu sert sert sevme isteğine engel olamıyordu. Dişlerini çıkarken kalçasına bir kere vurdu. Özgür işinin bittiğini anlayıp ona döndü.

Aydın biraz öncenin aksine ciddi ve tahrik olmuş bakışlar atarken, üzerine uzanıp tişörtünüde çıkarıp tamamen çıplak bıraktı. Eşofmanı ve baksırıda hemen ardından çekip çıkardı ve bacağına bir öpücük kondurdu.

Kedisine döndü ve masum masum bakan mavi gözler ile gözlerini buluşturdu. İçi gidiyordu o mavi gözlere bakarken.

"Çok azdım ben." Özgür bunu söylerken bile çocuk gibi söylemişti. Aydın dişlerini sıktı.

Kendi eşofmanını ve tişörtünü saniyeler içinde çıkardığında o da çırılçıplak kalmıştı. Özgür aletine bakarken yutkundu.

"Pisi pisi.." dedi Aydın önüne gelirken. Özgür bakışlarını gözlerine çevirdi. Aydın elini ona doğru uzattı. "Patileri uzat."

Özgür birkaç saniye durup, ellerini uzattı. Aydın elini kendine çekip avuç içini öptü. Ardından aşağı indirip aletini kavramasını sağladı.

Özgür anında kendisini çekerken, Aydın'da mavişin aletine uzanıp sertleşmiş olan alete yukarı aşağı yapmaya başladı.

İkisi birbirlerinin gözlerinin içine bakarak birbirlerini çekerken, Özgür'ün dudakları hafif aralıktı. Aydın hızlandıkça kendini kaybediyordu.

Özgür miyavlamaya başladığında Aydın kendini kaybetmişti. Kedisi o kadar normal bir şekilde miyavlıyordu ki, deli edecekti kendisini.

"Ağzına al pisi pisi.." dediğinde Özgür bilinçsiz bir şekilde kafasını salladı ve önünde eğildi.

Aletini anında ağzına alırken, Aydın büyük bir inleme bıraktı dudaklarının arasından. Özgür'ün kalçası hafif yukarda, ritimli bir şekilde daireler çizerek oynarken diğer yandan aletini pembe diliyle yalıyordu.

Kuyruk sallandıkça Aydın daha fazla tahrik oldu ve kendisini yalayan kedinin çenesine baskı yapıp araladı. Aletini boğazına kadar soktuğunda, Özgür itiraz etmeden gözlerinin içine bakıp ağzını sikmesine izin verdi.

Aşağıdan mavi mavi bakan, gözleri zevkten ve acıdan dolmuş kedisine bakarken daha fazla hızlandı. En sona geldiğinde, Özgür'ün kafasından iki eliyle tutup boğazına kadar soktu.

Özgür öğürmeye yakın bir ses çıkardığında saniyeler sonra titreyerek ağzına boşaldı. Kedisinin nefes alması için kendini çektiğinde, döllerinin ağzının kenarından hafifçe çıktığını görüp baş parmağını dudağının kenarına sürdü.

Özgür gözlerinin içine bakıp meniyi yuttuktan sonra, baş parmağını ağzının içine alıp emdi bir süre. Gözlerini ayırmaması, Aydın'ın zevkten ağlatacak bir ayrıntıydı.

"Gel pisi pisi, seninle ilgileneyim.." dediğinde parmağını güzel ağızdan çekti.

Aydın bu sefer Özgür'ün önünde eğildi ve sertleşmiş aleti ağzına aldı. Ağzında ileri geri yaparken, diğer yandan da kuyruğa elini atmış okşuyordu.

Özgür patisini kafasına koyup daha fazla ittiğinde ona izin verdi. Ağzını siktirirken, köküne kadar bile soksa sesini çıkarmıyordu.

Özgür  inlemeler eşliğinde, ağzına geldiğinde büyük bir memnuniyetle yuttu meniyi. Bir turda aleti yalayıp üzerinde kalanları temizledikten sonra kafasını kaldırdı ve kedisine baktı.

"Pisi pisi, kuyruğun biraz daha kalsın. Bir tur kesmedi beni." dedi ve Özgür'ün göğsüne uzandı. Küçük meme ucunu ağzına alıp emdi.

Özgür elini ensesine atıp okşarken kedi gibi mırladı, bu tamam demek oluyordu sanırım...

KAVGALIM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin