DEĞİŞİM

İzmir

Uyandığımda babamı beni izlerken buldum. Eğilip alnıma bir öpücük kondurdu
- Günaydın bebeğim hazır mısın ?
- Gözümü yeni açtım neye hazır olucam ki ??
- Tabiki de yeni hayatına ! :) 3 gün sonra gidiyorsun unuttun mu ?
- Ahh evet .. başımda deniz Hanım gibi bir çalar saat varken nasıl unuturum. ( babamın yüzüne kocaman bir gülümseme yayıldı )
- şiiişşt deli kız ! Ben bunları annene yetiştirmeden sen onu uyandırsan iyi olacak , ve kahvaltı hazır gül teyzen en sevdiğin ıspanaklı ve pırasalı böreklerden yaptı ben bitirmeden yetişseniz iyi olur.
- Hayırdır baba annem bu saate kadar uyumazdı saat nerdeyse 10:30 bir sorun mu var ? Yoksa bayan saat uyuya mı kaldı :) ?
- Bugün şirkete gitmiyor, beraber alışverişe çıkacaksınız ya bu son 3 gününü keyifli geçirmeni istiyor :)
- Aman Allah'ımm ! Annemin başına taş düşmüş galiba :)) ne zamandır benim keyfimi düşünür oldu ??
O sırada kapıda annem belirdi - peki siz ne zamandır Benim dedikodumu yapar oldunuz baba-kız ??
Babamla göz göze geldik ve yavaştan odadan sıvışmam için gözlerimizle anlaştık
- Birrrrr ikiiiii üçççççç !!
- Lina sen kaç ben kendimi feda ederim bayan çalar saate !! :))
Babam anneme sarılıp kapının önünden bana kaçmam için yer açtı bende hızla banyoya kaçtım..

***

Banyoya girdiğimde hemen duş almak için suyu açtım. Her sabah uyanır uyanmaz soğuk duş almak huyumdur.
Kendimi hemen suyun altına soktum uzun uzun küvette keyif yapmaya bayılırdım ama bugün kısa bir duş alıp çıkmam lazım.
En sevdiğim portakallı duş jelimden elime bir miktar alıp kendimi köpüklemeye başladım.. Minik kuşumu köpüklerken elime bir sıcaklık geldi parmaklarıma baktığımda kırmızı kanı görmüştüm kahretsin regli oldum. Keyifli başlayan günüm bombok olmaya karar vermişti bile. Şimdi işin yoksa bi de karın ağrısı çek !!  Muhteşem zamanlama...
Ağzımın bozuk olduğunu kimse bilmediği için bu günü içimden söverek geçiricem.
Çünkü ben annemin kibar görgülü ve tatlı kızıydım.. Her açıdan mükemmel yetiştirilmiş
"SAYGINER" ailesinin biricik saygın ve bir o kadar da mutsuz kızıydım..
Özetle bir cümleyle anlatırsak ben ; annemin pahalı ve elit babamınsa fırsat bulup oynayamadığı kuklasıydım..
ve yakın zamanda beni 3066 km uzaklığa kaldırıp atacaklar.
Evet 3 gün sonra beni Londra'ya postalayacaklar. Aslında okulların açılmasına 2 hafta vardı ama ben erken gidiyorum çünkü annem öyle istiyor. Benim ne istediğimin bir önemi yok nasılsa... " erken gitmen daha iyi tatlım.. Daha kolay adapte olursun.."
Annemin sözleri kafamda dönüp duruyor resmen.
Zaten Harika bir İngilizcem vardı akıcı bir şekilde konuşuyorum. Sıçtığımın yerine de alışmak istemiyorum !!
Bana kalsa İzmir'de kalıp tasarımcı yada fotoğrafçı olurum.
Annem bu dalların sadece hobi olduğunu , eğitim almadan da icra edilecek şeyler olduğunu söylediğinde Benim her zaman ki gibi seçme hakkım olmadığını hatırladım.
Çünkü benim için iyi olan ne varsa annem hepsini hazırlayıp bir de uygulamaya döküyordu zaten. Şimdiki planı ise benim yüksek olan ortalamamla Bristol üniversitesi uluslar arası hukuk proğramını okutup aile şirketine dişli bir avukat kazandırmak.
Birçok insanın hayali Benim hayal kırıklığım olmuştu...

***

- Linaaaa ! Hadi ama tatlım üşüteceksin artıkkkk !
Annemin sesiyle irkildim. İzmir genellikle sıcak olduğu için ben hep soğuk suyla duş alıyorum. Suyu kapatıp bornozuma sarıldım. Odama girip en rahat kıyafetlerimi seçtim bir de pet sorunsalı vardı !  Koyu renk kot şort ve beyaz bir tişört giydim. Saçlarım belime kadar ve kıvır kıvır olduğu için şekil vermeme gerek yok hemen at kuyruğu yapıp aşağı indim. Hemen kahvaltı masasına oturup vişne suyumdan koca bir yudum aldım.
Bunların nesi var böyle ?  Tuhaf tuhaf bana bakıyorlar. Galiba gider ayak anne ve baba olduklarını hatırladılar galiba.
Neredeyse üzüldüklerini bile söyleyebilirim :))
- Tatlım.. biraz makyaj yapsan iyi olurdu çok solgun görünüyorsun.
- Niye ?? Görücüye mi çıkıcam anne.
- Hayır tabiki de ama alışveriş yaparken bize Ceyhun da eşlik edecek :)
( hahhhh ! Bir bu eksikti !! Ceyhun ailemin benim için seçtiği gelecekteki müstakbel koca adayı )
- Neden ki ??
- Neden mi ? Son günlerin de senin yanında olmak istiyor kimbilir belki Londra hakkında bilgi verir sana , biliyorsun Ceyhun da orda eğitim gördü.
- Evet belki 100 defa anlatacağı şeyleri zaten biliyorum..
- Yine de yanında olmak istiyor umarım onu kırmazsın ( tehdit eder gibi ses tonu )
- Ahh tabi. Hatta el ele tutuşup Londra beraber gidelim Ceyhun'la ne dersin anne !!  Hem bana orda Harika bir dadı olur !
- Gergin olduğunu anlıyorum ama haddini aşma istersen Lina !!  Nankörlükte etme bu konuda !
Gözüm babama kaydı bir ara bana destek vermesi için , o da her zaman ki gibi gözünü gazetesinden ayırmıyor. Zaten aksi olsa şaşardım.
- Özür dilerim ! Çantamı almaya çıkıyorum
- Hiç bişi yemedin ama
- İştahım kaçtı babacım..!!
Sesim alaycı ve kinayeli bir şekilde çıkmıştı tabi anlayana...