Arkadaşlar biliyorum bölüm geç oldu. Yine gece paylaştım. Diğer hikayeme de zaman ayırıyorum. Bu yüzden kusura bakmayın. Oy ve yorumlarınızı bekliyor olacağım. Sizi seviyorum.
- -
Yavaş adımlarla bara girdim. Barmenin karşısına oturdum. "Her zamankinden." dedim ve sandalyeye oturdum. Yankı'nın oturduğu tarafa baktığımda elindeki telefonla uğraştığını fark ettim. Yanında üç kız ve iki erkek vardı. Tekrar önüme döndüm. İçkimden bir yudum aldım. Yanıma bir oğlan yaklaştı. "Selam." dedi cevap vermedim. "Sana dedim." dedi. Ona ters bir bakış atıp tekrar önüme döndüm. Kolumu tuttu. "Bana cevap ver." diye tısladı dişlerinin arasından. Kolumu hızla çekip ayağa kalktım. İçkimi hemen bitirip bardan çıktım. Kapının önüne geldim ve duvara yaslandım. Çantamdan gelen mesaj sesiyle çantamdan telefonumu çıkardım.
Kimden: Barut
Dışarıda değil. İçeri de olman gerek. Seni izlediğimi bilmiyorsun galiba. ;)
Salak herif. Sinirle içeri girdim. Yavaş adımlarla Yankı'nın oturduğu yere ilerledim. Yanına gittim. "Konuşabilir miyiz?" dedim. Kızlardan biri bana bakıp "Ne söyleyeceksin?" dedi. "Sana söylemedim Yankı'ya söyledim." dedim. Kız ilk önce morarsa da tekrar bana döndü. "Senin gibi sürtüklerle bir şey konuşmaz." dedi. Ellerimle üzerini gösterdim. "Sen nesin acaba?" dedim. Kız bozuldu ve bir daha ağzını açmadı. "Lütfen..." diye yalvardım. Kafasını telefonundan kaldırmadı bile. "Çok önemli." dedim. Kafasını yine kaldırmadı. "Barut'la ilgili." dedim. Birden ayağa kalktı ve kolumdan sürükleyerek barın içindeki odalardan birine soktu.
"Ne söyleyeceksin?" dedi soğukça. Hemen etrafa baktım. Açık cam ve pencereyi görünce hemen pencereyi kapatıp perdeyi çektim. "Çabuk söyle. Vaktim yok." dedi. Yavaşça yaklaştım. Derin bir nefes alıp başımı boynuna gömdüm ve öpmeye başladım. "Sürtük olmadığını biliyorum." dedi. Birden kendimi çektim. "N-nasıl?" diye kekeledim. "Ben her şeyi bilirim. Sen şimdi neden bunu yaptığını söyleyeceksin?" dedi. "Yanlış biliyorsun. Benim rol falan yaptığım yok." dedim. "Öyle mi? Tamam." dedi ve beni yatağa fırlattı.
Bana yaklaşmaya başladığında kendimi yatakta geriledim. Ağlamamak için kendimi tuttum. İyice yanıma geldiğinde gözyaşları yanaklarımdan süzülmeye başladı. "T-Tamam d-dur." dedim. Devam edince. "L-Lütfen. A-Anlatacağım." dedim. Durdu ve bana baktı. "Biliyordum. Anlat bakalım." dedi ve yatağa oturdu. Gözyaşlarımı sildikten sonra yatakta dikleştim.
"Ailem iki yıl önce bir kazada can verdi. Hepsi. Hiç kimsem kalmadı. Ben de dedemin büyük sarayında halamlar ve amcamlarla yaşamaya başladım. Zaten bu ailede hiç kimse beni sevmiyordu. Kimse yokluğumu fark etmiyordu. Bir tek annem, babam ve abim vardı. Onlar da öldükten sonra ben iyice unutuldum. Sonra ben iyice çöktüğüm sırada sahilde otururken Barut ile tanıştım. Bana ailemin katilini bulacağına yemin etti. Bende tabi hemen kabul ettim." Gözyaşlarım yanaklarımdan süzülmeye başladı. "Sonra... Benim bu caddeye girmeme yardım etti. Onun odasına gittiğimde bana bir belge imzalattı. Tabi ben okumadım. Sonra bana dedi ki 'En kısa zaman da sürtük olmaya başlayabilirsin.' dedi. İlk önce anlamasamda sonra itiraz ettim. Ama beni, ailemden geriye kalanları öldüreceğini söyledi. Ben de mecburen yapmaya başladım. O günden beri bir sürtük gibi davranıyorum. Tabi herkes benden daha çok nefret etmeye başlamıştı. Zaten Emir'den başka arkadaşım da yok. En son da beni eğer seninle yatmazsam ailemi öldüreceğini söyledi." dedim ve hıçkıra hıçkıra ağladım.
"Lütfen anlattıklarımı kimseye söyleme." dedim. "Bir şartla." dedi. "Ne istersen yaparım sen yeter ki kimseye söyleme." dedim. "Ne istersem mi?" dedi. "Evet." dedim. "Benimle takılmana izin vereceğim ama benimle takıldığın süre ne istersem yapacaksın." dedi. "Tamam kabul." dedim. "Şimdi akan makyajını düzelt. Bekliyorum." dedi. Çantamdan makyaj malzemelerimi çıkardım. Aynadan kendime bakarak makyajımı düzelttim. "Gidelim." dedim. Beraber odadan çıktık. Ağladığımdan eser yoktu. "Yankı. Peki ben Barut'u nasıl inandırayım Yankı ile yattım diye. İnanmaz. Bu yüzden senden çok küçük bir ricam var." dedim. "Söyle." dedi soğukça. "Bugün eve gitmesek de burada kalsak. Yoksa nasıl inandırayım Barut'u?" dedim. "Benden isteklerin çoğalıyor güzelim." dedi. "Yapar mısın?" dedim. "Tamam ama bunların karşılığını alacağım." dedi. "Tamam." dedim. Beraber oturduğu masaya ilerledik.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık...
Teen FictionKendini ailesinin katilini bulmaya adamış bir kızın hikayesi...