Koşulsuz(Dramione Fanfiction)

O canavar benim!

Draco sınava fazla çalışmamıştı aslında .Zaten çalışmazdı ki çünkü Granger’ın saçlarının kokusu, kendisi ve bu kadar yakınında olması onu uyuşturuyordu. Draco o kokuyla beraber düşüncelere kapılıyordu sürekli. Granger’la dolu düşünceler. Bir keresinde bu düşünceler yüzünden bütün sınav boyunca gözlerini Hermonie’ye dikmişti haberi olmadan. Bu sefer Hermonie’nin saçlarını okşuyordu hoş bir gün batımda. Kendisini bıraksalar seneler boyunca bu hayalleri düşünebilirdi. Âmâ bunu bozan Profesör McGonagall’ın sesi oldu.

 -Bay Malfoy, Sınavınızı teslim etmelisiniz!

Draco sersemlemişti. Bu ses onu gerçek dünyaya getirmişti.

-Tabii Profesör.

Ses tonunun bu kadar sakin ve masum olması onu şaşırtan Hermonie,Draco’ya şaşırmış bir bakış attı ve kağıdını vermeye gitti. Görmediği şey Draco o bakışı yüzünden bir gülümsemeye dönüşmek üzere olan tebessümüydü.

Sınav sonrası hala sersemlik yaşıyan Draco boş bir biçimde koridorda yürürken Pansy yanına geldi.

-Lütfen Malfoy,milyarıncı kez Hermonie’nin saç kokusundan bahsetme.Lütfen!

-Ama sahi-

-Draco bundan bıktım!

-Biliyorum Pansy

Bunu söylerken ses tonu tebessümlüydü.

-Biliyorum kim bilir kaçıncı hayır değişin olucak ama ona açılmalısın Draco.Bunca yıldır ona zorba gibi davranarak geçirdin ve bunlar seni ondan daha çok incitti.Ona ilk bulanık dediğin zamanı hatırlıyor musun?

-Maalesef.

-O gün kimse seni tuvaletten çıkaramamıştı.Daha sonra seni çıkarmak için erkekler tuvaletine girmek zorunda kalmıştım ve buna rağmen çıkmamıştın!

Draco kendini daha fazla tutamadan kahkaha atmaya başladı.

-Gülmeyi kes sana bunun için o kadar kızgını-

Pansy’de cümlesini tamamlayamadan gülmeye başlamıştı.Birbirlerine bakıp daha çok gülmeye başladılar.Sonra koridorda onları bu halde gören kişilerden bazıları da gülmeye başladı.Draco ve Pansy onlara bakarak daha çok gülmeye başladılar.Bir kaç dakika boyunca daha güldükten sonra bunun sinir bozucu olduğuna karar verdiler ve sessizlik hakim oldu ikisinin arasına.Bunu bozan Draco’ydu.

-Ona açılmamı söylüyorsun,ama nasıl yapıcağımı bile bilmiyorum.Eğer hemen söylersem onunla dalga geçtiğimi düşünür veya bunu arkadaşlarına anlatır ve bütün okula yayılır.Daha sonrada babam beni öldürür yada evlatlıktan red eder ve bütün okulun soytarısı olurum.Aynı zamanda da babamın yüz karası.

-Draco baban seni seviyor, ve sen Hermonie ile mutlu olunca baban da mutlu olucaktır.Ama diğer konuda sahiden ne yapacağını biliyorum.Aynı şey Ron içinde geçerli.Ben ne yapacağımı bilmiyorum.

Draco homurdanmaya başladı.Weasley’leri fazla sevmiyordu.

-Ona bayılmadığını biliyorum Malfoy…

Laflarını bitiremeden saate baktılar. Profesör Flitwick’in dersine geç kalıcaklarını farkettiler.Hızla koşmaya başladılar.Sınıf kapısından içeri girer girmez.Flitwick lafa başalmıştı.

-Bay Malfoy ve Bayan Parkinson.Sizi görmek ne güzel,lütfen yerlerinize oturun.Bende tam öğrencilere yeni uygulamamızdan bahsediyordum.

Draco Flitwick’in onu azarlamamasına şaşırmıştı.