Tanıtım

50 2 0
                                    

Bugünkü kurbanım karşımda duruyordu. Kızın boyu benden biraz daha kısaydı ama mükemmel bir fiziğe sahipti. Kıza bir baktığımda daha 20 li yaşlarda olduğunu anlıyorum ama gözleri sanki 35 yaşlarındaki bir bayanı andırıyordu. Üstünde pembe bir bornoz vardı. Biraz daha bakınca bornozun benden pahalı olduğunu anlıyorum. Zenginlerden nefret ederim. Ama bu durum anlatamayacağım kadar karışıktı.

Kız daha çok genç ama cesur olmalı çünkü eline aldığı ilk vazoyu kafama fırlatıyor. Kolumla karşılasam da biraz acıtıyor ama yüzümü ekşitmiyorum. Onu korkutmayı başarıyorum. Bunu bana belli etmemeye çalışsa da bıçağı tutuşundan ölüm korkusunun bedenini çoktan ele geçirdiğini anlıyorum. Gözleri doluyor. Gece olmasına rağmen hala uyanık. Aslında insanları uyurken öldürmek daha kolay oluyor ama uyanık olanlar daha komik ölüyor. Ağlayan gözlerinin ve yalvarışlarının bir önemi yok. Aksine beni daha da sinirlendirdiğinden haberleri olmuyor.

Kadın elindeki bıçak kanlı. Sebebini kolundaki kesikle beraber öğreniyorum. Karşımdaki sürtük kendi canına kastetmek istemiş. İşte bu yüzden onu ve onun gibileri acımadan öldürüyorum. Hayatın değerini bilmeyip yaşamak istemeyenler benim kanlı listemin birinci sırasında yer alıyor.

Neredeyse kızla 4 dakikadır bakışıyoruz Canım sıkılmaya başladı. "Bu durum biraz daha sürecek olursa kafasının ortasına bir mermi indiririm" diye geçirdim içimden. Kurbanlarımla konuşmaya bayılırım. Hepsi ölmeden önce "Bu yükle nasıl rahat bir şekilde uyuyorsun" diye saçma ve tehlikeli sorular soruyorlar. Bu soru bir kısmının sonunu getirse de bir kısmının da ölümünü erteliyor.

Sonunda sessizliği bozup alaycı bir şekilde,

" Hadi ama. Hiçbirşey solemiceksen seni öldüreceğim. " diyorum

" Neden ben? " diye soruyor. Bu soru beni güldurüyor. Üstüne yürüyorum ve gözgöze geliyoruz. Gözlerindeki korku daha da çok artarken birden gözleri doluyor. Amacıma ulaşyorum. En sonunda korkusuna yenik düşüp teslim olacak. Bu benim en büyük silahım.

" Çünkü sen seçildin. Büyük bir ihtimalle bir nedeni de vardır. Mesela kendi canına son vermeyecekmiydin? İşte sana bir neden. " diye cevap veriyorum ve bu onu tatmin ediyor. Bıçağı hafifçe yere bırakıyor ve gözlerini kapatıyor..

" Napalım. Herkes birgün ölecek. Seninde sonun..."

Sözlerimi yarıda kesip birden yüksek sesle bağırmaya başlıyor. Doğrusu bu olay bir anlık afallamama sebep olduyor. "Bu kadar kolay teslim olacağını tahmin etmemeliydim"diyorum. Ama genelde buna alışıktım çünkü insanların canı tatlıdır. Kendinden başka kimseyi düşünmez. İşte bu yüzden kızın çığlık atmasına izin vermiyorum. Çünkü bu işte hataya yer yok ve ben ilk hatamı bağırmasina izin vererek yapıyorum.

Cebimden bıçağımı yaklaşık yarım saniyede çıkarıyorum ve hiç tereddüt etmeden, terden sırılsıklam olmuş boğazına saplıyorum. Bir anda sesi kesiliyor. Son birkez bana bakıyor ve yere yığılıyor. Işte ben buyum. Para için insanları geberten bir pislik. Ama kendim olmak beni rahatlatıyor. Ve cok hoşuma gidiyor.

.....

VOTELERINİZİ BEKLİYORUM. BEĞENDIYSENİZ TAVSİYE ETMEYI UNUTMAYIN ;)

KORKUNUN KOKUSUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin