Kardes...

40 7 2
                                    

"Her zamanki gibi neselisin İbo."

"Biliyorum ve tesekkur ediyorum."

"Bari tesekkur ederken siritma İbo, azicik ciddi ol." Bu konusan Serpil. Cok zeki ve akli basinda bir kiz.

"Ne o? Sabah sabah gene bu ne gurultu? Nerden buluyorsunuz boyle enerjiyi?" Bu konusan esneyerek gelmekte olan Poyraz'di.

"İbo'ya sor."

"Hemen de sucu ustume attilar cani kizlar." İbo hala gulerek konusuyordu.

--"İbo sen kasiniyorsun abi." Poyraz oturmustu. Cani sıkkın gibi gorunuyordu.

--"Ne o? Karadeniz'de gemilerin mi batti?" Ruzgar meraklanmisti. Japon erkek ise (o da Turkce biliyor bu arada) "Karadeniz'de gemi mi?" diye sormaktan kendini alikoyamadi.

--"Bosver bosver." dedi kizlar ve gulustuler.

--"Abi cidden, noldu sana?"

--"Sonunda ciddilesebildiniz İbrahim Efendi."

--"Uff... Tamam Serpil. Surada adama bir seyler olmus, konusamiyoruz." İbo sucu Serpil'e atmanin keyfiyle siritiyordu.

--"Seni var ya!" Serpil uzanip İbo'ya vurdu.

--"Abi ya!.. Eli de agir var ya... Kizim sen vurma bana. Morluklari kaliyor."

--"Ohh... Canima degsin İbo Beyefendi." Bu sefer de Serpil guluyordu.

--"Neyin var?" Ruzgar da iyice meraklanmisti.

--"Ya yok bir seyim. Evden cikmadan once annemle kavga ettim. Okula gitme falan dedi. Daha dun aksam atesin cikti dedi. Gitmem gerek dedi. Gitmezsen olursun sanki dedi falan filan konustu. Ben de kapiyi carpip ciktim."

--"Keske evde kalsaydin." dedi Ruzgar.

--"Bosver. İyiyim dedim, inandiramadim." dedi Poyraz.

--"Dur bakalim." dedi Ruzgar ve elini Poyraz'in alnina koydu. Poyraz kizarmisti.

--"Olamaz! Cok fazla atesin var! Yuru hadi!" Ruzgar ayaga kalkmis Poyraz'i cekistiriyordu.

--"Ya yok bir seyim. Otursana." Bunu soylerken coktan ayaga kalkmisti Poyraz.

--"Sus ve benimle gel!"

--"Ama nereye?"

--"Sus ve gel."

Ruzgar Poyraz'i cekistirerek.

--"Ya nereye? Dursana."

--"Evime."

--"Ne?!"

--"Evet, dogru duydun." Poyraz cok sasirmisti. Ruzgar ise cok sinirli gorunuyordu. Cesitli sokaklardan gectikten sonra sakura agaclarinin oldugu bir sokaga girdiler.
(Sakura kiraz agacinin Japonca'sidir.)

O sokakta bir eve girdiler.

--"Sen otur. Ben geliyorum." dedi Ruzgar.

--"Peki." dedi Poyraz.

Az sonra elinde dereceyle Ruzgar gelmisti. "Sok sunu agzina." demeye birakmadan Poyraz'in agzina soktu.

Bir-iki dakika begendiler.

--"Ne demeye anneni dinlemezsin ki!"

Dereceyi agzindan aldi.

--"Olamaz! Kırk bir! Kalk hastaneye gidelim! Hadi cabuk!"

Poyraz kalkmakta olan Ruzgar'in elini tuttu.

--"İstemiyorum." dedi.

--"Ama neden?"

--"Asil sen neden benim icin bu kadar endiselendin?" Poyraz cok sakindi.

--"..."

--"Hadi ama. Nedenini duymak istiyorum."

--"Belirli bir nedeni yok!" Ruzgar sinirlenmisti.

--"Var, biliyorum." Poyraz da sinirlenmisti. Ruzgar bir anda aglamaya basladi. Poyraz afallamisti. Ne oldugunu bir turlu anlamamisti.

--"Bak ozur dilerim. Seni kirmak istemezdim. Anlatmak istemezsen sorun degil."

--"Hayir. Sanirim artik anlatmali-

yim." Ruzgar goz yaslarini sildi.

--"Benim bir kardesim vardi. Onu cok severdim. Adi Damla'ydi. Bir gun okuldan evi aradilar. Okulda bayildigini soylediler. Hemen gidip onu aldim. Hastaneye goturdum. Doktorlar bir seyi olmadigini soylediler. Eve geri getirdim. Ertesi gun okula gitme dememize karsin gitti. Eve geldiginde atesi cok yulsekti. Tam kırk bir dereceydi. Luten annemlere soyleme dedi. Olmaz dedim. Annemlere soyledim. Hemen hastaneye gittiler. Cok agir bir hastalikmis. Cok nadirmis falan filan. Ama bana hicbir zaman hastaligin adini soylemediler. Kardesim bir-kac ay daha yasadi. Sonra..."

--"Anlatmak zirunda degilsin." Ruzgar Poyraz'a sarilmis agliyordu.

İkilemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin