I'm Ready For Divarce

53.BÖLÜM

"...!"

Iris'in hizmetçisi Tessa, Prenses Larissa'yı gözlerinin önünde görünce şaşırdı.

Iris'in kulağına dikkatle fısıldadı, "Milady, o Dayev İmparatorluğu'nun Prenses Larissa'sı ..."

"Gerçekten?"

Tessa'nın sözleriyle Iris hemen ifadesini değiştirdi. Elbisesinin eteğini kaldırdı ve reverans yaptı.

"Iris gerçek hayatta ilk kez bir prensesle tanıştı! Iris onları sadece peri masallarında duydu! Sizinle tanışmak çok güzel, Majesteleri, "diye gülümsedi Iris.

Iris kendisini Dük'ün vasalları olan Baron Bernard ve Baron Vendos'un torunu olarak tanıttı.

Prenses Larissa ona dostça gülümsedi.

"Sizinle tanışmak da bir zevk, Leydi Iris."

"Evet tabi ki. Hangisinden bahsetmişken, Iris'in güllerini neden mahvettin? Güller büyük bir acı içinde olmalı ... "

Iris, gülü Larissa'nın elinden aldı.

Larissa, şımarık davranışlarından utanmıştı, ama imzalı gülümsemesini kaybetmedi.

"Majestelerinin eşyalarını almaya nasıl cüret eder... ?!"

Carolina öfkeyle titreyen Iris'e hançerleri dikti.

"Bu gül Iris'e ait!" Iris, Carolina'ya bağırdı.

Üzgünüm Leydi Iris, ama ... burası Dük'ün evi. Bahçe düşese ait değil mi? " Larissa endişeli bir ifadeyle söyledi.

Yine de gülünç davranıyor. Prensesin önünde bu kadar kaba davranmaya nasıl cüret edersin... ?! Prensesimiz, Majesteleri İmparator'un yeğeni! " Carolina ağır bir yük taşıyormuş gibi bağırdı.

Sinirliydi çünkü dükün hizmetkarları sandığı kadar misafirperver değildi.

Elbette, hizmetkarlar naziktiler ama Carolina'nın istediği kadar nazik değillerdi. Prenses Larissa'nın en iyi tedaviyi görmesini bekliyordu. Düşesin kendisinden daha iyi!

Carolina, gereksiz yere duygusal davrandığını biliyordu. Ama yardım edemedi çünkü başkaları tarafından aşağılanmanın nasıl bir şey olduğunu biliyordu.

Bir imparatorluk sarayının hizmetçisi olan Carolina, aslen başkentli olmadığı için zorbalığa uğradı. Ama Larissa onu kişisel hizmetçisi olarak seçtiğinde, diğer hizmetçilerin tutumları büyük ölçüde değişti. Carolina prensese sonsuza dek minnettar oldu ve o zamandan beri onu körü körüne takip ediyordu. Prenses Larissa'nın herkesten daha nazik ve güzel olduğunu düşünüyordu.

Carolina, Cernoir Dükünün Prenses Larissa'ya aşık olacağından şüphe etmedi.

Ama bir baronun torununun prensesini küçümsemeye cesaret edeceğini düşünmek...!

Iris elini çenesine koyarak Prenses Larissa'yı tepeden tırnağa gözlemledi.

Düşes Iris'e izin verdi! Bu bahçedeki bütün gülleri Iris'e verdi! İşte bu yüzden bu güller benim! "

"......"

Prenses Larissa, çocuk gibi davranan Iris'e güldü, gerçekten onun sevimli olduğunu düşünüyordu. Büyükbabalarından büyük bir sevgi alarak büyümüş gibiydi.

Larissa, annesi dışında hiçbir zaman kendi kanından olanlar tarafından sevilmemiştir. Iris o kadar çok sevgiyle büyümüştü ki, beklenmedik bir şekilde biraz kıskanç hissetti, oysa o değildi.

Özür dilerim Leydi Iris. Sanki bir hata yapmışım gibi görünüyor, "dedi Larissa.

"... Özrün kabul edildi, Majesteleri," Iris hiç kızmamış gibi gülümsedi.