I'm Ready For Divarce

55.BÖLÜM

Elody, Olivia'ya yarasının izlerini yavaş yavaş yok edebilecek bir geliştirici krem ​​vermişti. Ancak Olivia onu annesine vermeyi seçti. Hayatı boyunca madamın nezaketini asla unutmasın diye yaralarını saklamak istedi.

Elody bu konuda biraz utandı. Yine de Olivia'ya daha fazla kremaya ihtiyacı olmadığını zaman sorabileceğini söylemişti.

Ne düşünüyorsun prenses? Onu yana doğru örmeli miyim? "

"Evet lütfen. Teşekkür ederim."

Uzun giyinmemiş olan Prenses Larissa, Carolina'nın saçlarını güzel bir örgüye dönüştürülmüş olan neşeyle gülümsedi.

Konağa gel birkaç gün sonra nihayet Cernoir Dükü'nü görebildi.

Belki de bu yüzden yüreği heyecanla atıyordu.

Yine de Larissa, kalbini sakinleştirmeye çalıştı.

* * *

"Prensesi karşılamak bir ziyafet ..."

Caville şaşkına döndü. Prenses için böylesine büyük bir ziyafete ev tona yapmasını beklemiyordu. Prensesle kendisinden daha çok ilgileniyormuş gibi görünüyordu.

Caville, Elody'nin sevmediği birine ziyafet hazırlamaktansa işinde iyilik yaptığı için onu övdüğünü duymayı tercih ederdi. Hatta bu yüzden karısının mesafeli tavrından tekrar acı çekmek zorunda kaldı!

Elody, meşgul olma bahanesiyle Caville'den kaçıyordu. Dayanmak gittikçe zorlaşıyordu. Caville bu gece karısıyla uzun bir konuşma düşünüyordu.

Caville yanında oturan Elody'ye baktı.

"... eşim."

Hmm?

Elody Caville'i görmek için başını çevirdi, ancak göz teması kurduklarında. Bakışlarını kaçırdı.

'Görmek!'

Caville'in kalbi ağrıyordu. Aklına bir sürü soru geldi.

Karısı bunu yaptı mı? Ona kızgın mıydı?

Perişan olmuştu.

Caville Elody'ye doğru eğildi ve kulağına fısıldadı, "Karım, seninle sonra konuşmak isterim."

Huh?

Elody şaşırmıştı.

Bana daha sonra zaman ayır, tamam mı?

"... Peki."

Elody'nin cevabında Caville memnuniyetle gülümsedi. Sonra Elody'ye bir kadeh şarap ikram etti.

"......"

Elody, Caville'in bardağına sert bir ifadeyle baktı. Yetiştirdiği Caville içmeye başlamıştı ...

Elody dırdır etmek istedi ama kendini tuttu. Artık onu azarlayacak nitelikte olmadığınıetti.

Garip bir şekilde, henüz malikaneden ayrılmamış olmasına rağmen, bir uçurumun kenarına götürülmüş gibi hissetti.

* * *

Prenses Larissa sayesinde ziyafet atmosferi canlı ve hayat doluydu. Yan yana oturan dük çiftinin beklenen Prenses Larissa, Heinz ve adamlarının yanına oturdu.

Bir prenses olarak statüsünden bağımsız olarak şövalyelerle kaynaşmayı severdi. Therion'un şövalyeleri de prenses görünin bu kadar arkadaş canlısı olduğunuce şaşırdılar.

Ancak Therion'un kendisi ziyafete katılamadı. Caville'in emriyle Therion, birkaç günlüğüne vasallara bakmak için Ölüm Ormanı'na gitmek zorunda kaldı.