🖇️|"LÜTFEN İYİ OL..."

659 41 20
                                    

Anladım bayım, o gün anladım bana değer verdiğinizi beni sevdiğinizi. Mutlu oldum zira artık yalnız olmayacaktım... lâkin bayım siz beni yalnız bıraktınız gittinizde canım o kadar çok yandı ki kaldıramadım birinin daha beni bırakmasını.

***
Evden kaçar gibi çıktı Taehyung duydukları doğru olamazdı kabus diye düşündü bir kaç defa tokatladı kendini ama rüya olmadığını anlayınca kaldırımın kenarında ağlar halde buldu kendini. Bir kaç hafta veyahut bir kaç ay önce öğrense şuan umrunda olmazdı bu durum ama şimdi... şimdi deli gibi seviyordu o çocuğu. Canı yanıyordu Taehyung'un hemde hiç olmadığı kadar . Annesi gözlerinin önünde ölmüştü şimdi...şimdi oda mı, gözlerinin önünde ölecekti?

Kaldıramazdı bunu. Korktu Taehyung öyle çok korktu ki bencilce davranıp bırakıp gidecekti oğlanı.

"Alo hyung."

"Efendim Taehyung kabul etmeyeceğim diye aradıysan kapatıyorum."

"Dur bekle... Kabul ediyorum seninle geleceğim."

"Ne? Nasıl? ama sen... O oğlanı bırakamam dedin. Noldu da fikrin değişti? "

"Geliyorum dedim işte ne kurcalıyorsun. Ne zaman gideceğiz?

"Tamam tamam. Hemen gideceğiz tek senin cevapına bağlıydı. Hazırlan benim evime gel."

"Tamam." dedi ve karşıdakinin cevapını beklemeden kabattı telefonu.

Yoongi dövüştüğü kulübün patronuydu aylar önce Taehyung'a yurt dışında kafes dövüşü için teklif sunmuştu ama Taehyung bir daha dövüşmeyeceğini jungkook'a söz verdiğini ve gelmiyeceğini söylemişti.

Taehyung bu sözünü bile tutamadı...

Hızla yukarı çıktı jungkook duşa girdiğini anlayınca rahatladı, onu gördüğü an gidemiyeceğini biliyordu. Eşyalarını hazırladı ve jungkook'un odasına gitti jungkook'un masasından bir kağıt bir kalem alıp bir kaç kelime yazdı son kez baktı odaya ve eve daha fazla üzülmemek için hızlıca evden çıktı...

Jungkook boyadan çıktı üstünü giydikten sonra ders çalışmak için masaya oturdu.

Çalışmak için kitabını alırken bir not farketti, kendinin koymadığı yeni bir not;
-nolur düşündüğüm şey olmasın lütfen lütfen lütfen..

"Küçük adam... Sana söz vermiştim asla ama asla bırakamıyacağım diye... Üzgünüm...
Çok özür dilerim küçük adam sözümü tutamadım.
Birini daha kaybedemem buna dayanamam korkağın tekiyim ben özür dilerim özür dilerim...
Lütfen iyi ol..."

Jungkook yıkıldı. Elindeki not yere düştü ve onunla birlikte gözünden yaşlar akmaya başladı. Beraber üstesinden gelirler diye düşünmüştü, bunu beklemiyordu.
"Korkaksınız tanıdığım en kadar korkak kişisiniz. Canımı çok yaktınız... Çok canım yanıyor bayım. Neden? Neden sözünüzü tutama-"

Konuşamadı jungkook ne diye bilirdi ki elinden ne gelirdi ki alışmamışmıydı ki zaten terk edilmeye neden canı bu kadar yanıyordu ki? Annesi babası bırakmıştı onu daha bir kaç ay önce sokakta tessadüfen tanıştığı adam mı bırakmayacaktı onu?

...

Saatlerce ağladım bayım ne ders çalıştım ne de yemek yedim sadece ağladım alışmıştım oysa ki neden bu kadar yandı canım anlamdım...

'amore sbagliatoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin