Merhaba mutluluğum
İpuçlarım gayet basit aslında Jimin-ah, sadece kafanı çok vermiyorsun. Bunu sende biliyorsun.
Herkesin gözü önünde olmak nasıl bir duygu bilemem ama hiç kimsenin dikkatini çekmemek güzel hissettiriyor bazen.
Ben her zaman yalnızlığa mahkum kalmış bi insanım. Çok sevilmek nedir bilemem belkide ama çok sevmek nedir bilirim.
Seni ilk gördüğümde başladı her şey. O zaman daha toydun, küçücüktün. Ürkekti bakışların.
İlk görüşte aşka inanmazdım, sen inandırdın her şeyi bana. Daima seni izler oldum, daima seni sever oldum.
Ben bi hiçsizliğim, sen ise sonsuzluk ve ben senin sonsuzluğunda kayboldum Park Jimin.
Ben sende kayboldum. Kalbin başkasına çarpıyor olabilir. Onun gözleri sana değmiyor olabilir ama benim gözlerim daima seni görüyor. Sen görüp görebileceğim en güzel varlıksın ve hep öyle kalacaksın.
Kendini üzme, eminim o da seni fark edince sevgine karşılık vericektir.
Ve sayende bir şey daha öğrendim; sevdiğin kişinin sevdiği kişiyi dinlemek gerçekten de çok kötüymüş ama daha kötüsü de var.
Sevdiğin kişiye sevdiği kişi hakkında teselli vermek. Bu resmen ölüme tâbi.
Kalbi kırıklar sokağına bir kez daha uğramak üzereyim. Bırak da kaybolduğum yer senin sonsuzluğun değilde bu sokak olsun.
Seni seviyorum Park...
Hiçsizlikten sonsuzluğuma
17
...............Yazabileceğim sadece iki cümle var bu sözlere karşı:
Beni bu kadar güzel sevdiğin için teşekkür ederim.
Ve her şey için özür dilerim.
Sonsuzluktan yanlızlığa
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Little One
Fanfiction"𝐖𝐡𝐞𝐧 𝐈 𝐛𝐞𝐥𝐢𝐞𝐯𝐞𝐝 𝐲𝐨𝐮 𝐰𝐞𝐫𝐞 𝐆𝐨𝐝, 𝐈 𝐨𝐛𝐞𝐲𝐞𝐝 𝐏𝐚𝐫𝐤" "𝐘𝐨𝐮'𝐫𝐞 𝐦𝐲 𝐆𝐨𝐝 𝐌𝐢𝐧" •minific •semeGi × ukeMin