Ormanın içerisine girmişlerdi artık. Sabah güneşinin bile ağaçlardan zor girebileceği belli olan ormanda geceleyin yürümek çok zordu. Zaman zaman etraflarından siyah gölgeler geçiyordu ancak göz yanılması deyip geçiştiriyorlardı.
Cedric "Lucifer, ben korkmaya başladım."
Lucifer "Korkmana gerek yok Cedric. Sadece beni takip edin."
Aslında Lucifer'da yolu bilmiyordu. Sadece karanlık ağaçların arasından gözüken dağa doğru yürümeye çalışıyordu. Korku hepsini sarmıştı.
Karanlık yolda ilerlerken Lucifer görünebilecek tek şeyin Ay olduğunu onun da kırmızı olduğunu fark etti.
"Hey, fark ettiniz mi? Ay kırmızı!"
Astrid ve Cedric gözlerini Lucifer'ın gösterdiği yere çevirdi. Şok olmuşlardı. Nasıl olabilirdi? Ay kıpkırmızı onlara bakıyordu.
Onlar Aya bakıp gittikleri yola dikkat etmezken hep beraber bir tuzağa bastılar ve toprağın altına düştüler.
Lucifer "İyi m-misiniz?"
Astrid ve Cedric "İyiyiz."
Ayağa kalkarak yürümeye koyuldular. Meşalelerle aydınlatılmış bir koridor vardı toprağın altında.
Koridorun derinliklerinden bir tıslama sesi geliyordu. Onların her adımında bu ses artıyordu. Lucifer'ın son andaki refleksi ile bir Kobranın saldırısından kurtuldular
Koridorda ilerlemeye devam ettiler. Koridor sonunda bir kapı vardı. Kapıyı açtılar ve ormanın devamına geldiler. Ancak dağ kaybolmuştu. Tuzağa ilk düştükleri yeri aramaya koyuldular.
Üçlü arama yaparken bir ses duydular. Islık sesiydi bu.
Cedric "Duydunuz mu? Birisi ıslık çalıyor."
Islık sesi ormanın derinliklerinden geliyordu. Meraklarına yenik düşüp neler olduğuna bakmaya gidiyorlardı. O kadar uzaktan bu kadar net bir şekilde ıslık sesini duymaları mümkün olamazdı. Lucifer intikam almak isterken hiç beklemediği şeylerle karşılaşıyordu.
Yürümeye devam ettiler. Islık sesine çok yaşlaştıkları sırada ses bir anda kesildi. Etraflarındaki çalılar hışırdamaya başladı. Belli ki onları takip eden birileri vardı.
Bir anda çalılardan uzun kulaklı uzun saçlı varlıklar çıkmaya başladı. Bunlar Elflerdi.
Astrid ve Cedric ellerini havaya kaldırdılar. Lucifer şüpheci bir bakışla Elfleri süzüyordu.
Bir Elf onlara "Bu tehlikeli ormanda ne yapıyorsunuz?" diye sordu.
Lucifer "Bu sizi alakadar etmez."
Astrid ve Cedric böyle güzel varlıklara asabi bir tavırla cevap vermesine şaşırmışlardı.
Elfler üçlünün etrafında bir daire oluşturmuşlardı. Kaçış mümkün gözükmüyordu.
Cedric "Celare!" diye fısıldadı ve üçlü bir anda gözden kayboldu. Artık görünmezlerdi. Tek sorun, birbirlerini göremiyorlardı. Güçlükle birbirlerini bulup el ele tutuştular ve daire içinden çıkıp gittiler.
Elflerden uzaklaştıklarını fark ettiklerinde Cedric "Meliorem!" diye fısıldadı. Yeniden görünür oldular.
Lucifer "Ucuz atlattık. Sizce kalsaydık bize birşey yaparlar mıydı?"
Astrid "Sanmam. Zararsız görünüyorlardı."
Cedric "Burası karanlık orman. Kimseye güvenmemen lazım."
Astrid "Evet Cedric, herkese güvenmemen lazım." dedi.
Lucifer ve Cedric arkalarını dönmüştüler ki Astrid'in bağırdığını duydular
"Occideti!"
Karanlık dumanımsı enerji Cedric'e çarptı. Her yerini kaplamaya başladı. Lucifer olayın şokunda olduğundan Astrid'i durduramadı.
Cedric yere düştü. Acı bir ses çıkardı. Belli ki lanet onu boğmuştu. Cedric'in bedeni başında Lucifer bakışlarını Astrid'e çevirdi.
Lucifer "Minuor!"
Elinden çıkan beyaz lanet Astrid'e tam çarpmak üzereydi ki Astrid ortadan kayboldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lataet (Lucifer)
FantasyÇocukluğunu yaşayamayan bir "çocuğun" hikayesi ^Bu benim ilk hikayem umarım beğenirsiniz :) (Tamamen bitmedi!) -Colcis