bad at love (emfur)

6

Ayyüce Kamit.

İki bin takipçi, üç yüz takip edilen.

27 gönderi.

1 öne çıkarılanlar.

"Furkan, neye bakıyorsun öyle?" dedi Emir'in arkadaşı Barbaros diye biri. Çok büyük duruyordu ama Emir kendisiyle yaşıt olduğunu söylemişti. Çok samimi biriydi.

"Hiç."

Ayyüce denen kızın Instagram hesabından hızlıca çıktım ve etrafta dönen sohbete döndüm. Emir beni bir kafeye getirmiş, kalabalık arkadaş grubuyla tanıştırmıştı. Çoğu iyi insanlardı, bana sıcak davranmışlardı.

O hariç.

Bana çok garip bakmıştı, belki de çok sınırlı baktığım içindi ama aşık olduğum kişinin sevgilisiyse, iyi davranmazdım.

"Sen hangi bölümde okuyordun?" dedi bir kız.

"Edebiyat."

"Çok güzel... Arkadaşın falan var mı?"

Aklıma Sefa gelmişti. "Yok."

"Sizin bölümde Uğur diye bir çocuk var. Ona çok yaklaşma."

"Niye?"

Barbaros cevap verdi. "Eski sevgilisi."

Anlayışla başımı salladım ve gözümü Ayyüce ile sohbet eden Emir'e çevirdim. Emir'in sadece başını sallayıp durması, Ayyüce'nin sürekli ortada çok komik bir şey varmış gibi kahkahalarla gülmesi çok sinir bozucuydu.

"Şiir falan yazıyor musun?" dedi sağımda oturan kız.

"Bazen."

"Biraz okuyabilir misin?"

"Okuyamam, üzgünüm." Emir'e yazdığım şiirleri okuyamazdım herhalde.

"Niye, başkasına mi yazıyorsun?" dedi alayla.

"Aslında, evet."

"Ha... Kime?"

"Anneme falan..."

"Utanma utanma, söyleyebilirsin."

"Utandığım için değil, söylemek istemiyorum." dedim. Emir gerildiğimi görmüş olmalı ki, sonunda gözlerini bana çevirdi.

"Tamam Selin, söylemek istemiyorsa zorlama."

Selin yüzünü buruşturdu ve arkasına yaslanıp içeceğinden bir yudum aldı. Ben de kollarımı önümde birleştirdim ve bir an önce gitmek için dua etmeye başladım.

"Emir, kalksak mı artık?" dedi Barbaros Emir'i dürterek.

"Niye?"

"Baydınız oğlum, yeter." Onun da Ayyüce'yi sevmediği belliydi.

"Ayyüce, gel seni evine bırakayım. Sonra Furkan'ı bırakacağım."

Gözleri bir an bana kaydı, ardından Emir'e geri döndü. "Tamam sevgilim, gidelim o zaman."

Barbaros, Emir, Ayyüce ve ben aynı anda ayaklandık ve hesabı hızlıca ödeyip kafeden çıktık. Emir Ayyüce'den uzak duruyordu, bu beni mutlu etmişti fakat Ayyüce mutlu olduğumu görünce Emir'in kolunun altına girmişti.

Gudubet ya.

"Furkan, sen lisede başarısız mıydın?" dedi bir anda.

"Ne alaka?"

"Hiç, sözel seçmişsin ya."

"Edebiyat ilgili olduğum için sözel seçtim, senin gibiler gelip bana başarısız desin diye değil." Barbaros bıyık altından gülerken Emir kaşlarını çatmış beni izliyordu. Ayyüce göz devirmiş ve Emir'e daha çok sokulmuştu.