Bir Çift Yeşil Göz

***DANS ***

Selam okuyucularım. İyisinizdir inşallah. Neyse yaptığım açıklamada okumuzsunuzdur. Bundan sonra yeni bölümün gelmesi size bağlı yani vote ve yoruma sınır koydum sınırı geçerse yeni bölüm gelecek. İyi okumalar.

Sınır:
15 vote
5 yorum

Az önceki gerizekalılığım yüzünden Furkan bana bıyık altından sırıtıyo,Damla bana 'mal mısın' der gibi bakıyo, Yiğitse anlamaz anlamaz bakıyo. Off şimdi bi açıklama yapmam gerekecek.

-Şey..yani... sende gelmek istersen tabi... yani gelmezsende olabilir. Ama gelirsen Yiğit'i yalnız bırakmamış olursun. Ama yok diyosan sorun yok.

Ben böyle saçmalarken Furkan gülmemek için dudaklarını birbirine bastırıyo.Damla 'sen gerçekten malsın' der gibi bakıyo. Yiğit ise bir Furkan'a bi bana bakıyo.

-Eğer bu kadar istiyosan gelirim tabi.

Gıcık ,aptal, öküz, kendini beğenmiş, ego yığını salak şey!!! Ama bir o kadarda kaslı, tatlı, yakışıklı, karizmatik daşş gibi adam karşısında hem sinirden hem de utançtan kıpkırmızı kesilmiş durumdayım. Ee biliyo artık kendisine hayran olduğumu illa uğracak. Ama o sırıtışı varya...
Zeynep kendine gel!!

Off!!

Ben Furkan'ı umursamadan Yiğitle sohbet etmeye başladım.

-Zeynep sevgilin kıskanmıyor mu seni böyle erkeklerle muhabbet etmene izin veriyor?

Furkan' ın sorusuyla afallasamda ne yapmaya çalıştığını anladım.Bana o telefon olayını hatırlatıyordu. Ama ben bunun altında ezilmem.

-Olmayan sevgilim mi kıskanacak? Haha!Güldürmeyin beni Furkan Bey.

-Az önce öyle söylemiyordun ama. Sevgi-

-Furkan oyunculuk nasıl gidiyo?

Ah! Kurtarıcı meleğim Damla imdadıma yetişti. Ona minettar gözlerle baktım ve buranın çok bunaltıcı olduğunu düşünüp çaktırmadan dışarı hava almaya çıktım.

  Derin bir nefes alıp 'Ohh' çektim. Muhtmelen dışarda yağmur yağmış ki topraktan gelen koku mükemmel!! Bu kokuyu çok severim.

-Yine mi sevgilinin fotoğraflarına bakmaya çıktın?!

-Yine mi sen! Artık beni takip ettiğini düşünüyorum.

-Üşüyeceksin burda

Fu Furkan beni mu düşünüyo yoksa ben yanlış mı duyuyorum. Evet evet o beni düşünüyo. Heheheyt be! Ama ona kızgın olduğum için biraz ters davransam sorun olmaz değil mi? Yok yok olmaz.

-Üşümüyorum.

-Üşüyosun.

-Üşümüyorum!

-Üşüyosun!

-Ü-şü-mü-yo-rum!!!!

-Peki öyle olsun.

Ben üşümüyorum diyorum ama soğuktan bir yerlerim dondu ve çenem titremeye başladı.

Omuzarımda hissertiğim sıcaklıkla kafamı omuzlarıma çevirdim. Üzerimde siyah bi mont vardı. Furkan' ın olmalıydı.

Kafamı ona çevirdiğimdeyse yüzünde çok tatlı bir gülümeme vardı. Ama üşüdüğüme rağmen bu yalanı sürdürmeliydim.

-Üşümüyodumki!

-...

Şu an bana 'evet bende inandım der gibi' bakıyo.

Off! İnandıramadım.

-Off iyi be! Üşüyodum!

-Haha!

-Noldu?

-Yok bişey.

-Teşekkür ederim.

-Ne için?

-Mont için.

-Ha! Önemli değil.

-İçeri geçelim mi? Arkadaşımın pasta kesişini kaçırmak istemem.

-Tamam geçelim.

İçeri girdiğimizde tam dans edileceklik bi şarkı çalıyordu ve zaten herkeste dans ediyodu. Bende dans etmek istiyordum ama benim partnerim yok.

İç çekerek yerime geçtim ve dans edenleri izlemeye başladım. Canım sıkılıyordu. Yiğit burda olsaydı belki onla dans edebilirdim.

Onları izlerken gözümün önünde bir el berirdi. Kafamı kaldırdığımda Furkan'ı görmem bir olmuştu.

-Benimle dans eder misiniz hanım efendi?

Gözlerimi bi kaç kez kapatıp açtım. Furkan benle dans mı etmek istiyordu. İnanmıyorum!  Ah tabikide ederim tatlı şey!

-Tabiki beyefendi!

Ama bi sorun var ben ilk dans ettiğimde partnerimin ayağına süreli basıp ayağını mahvetmiştim.

-Şeyy.

-Noldu?

-Ya ben vazgeçtim sen git başkasıyla dans et.

-Neden?

-Kimseye söylemeyeceğine söz ver.

-Tamam söz.

-Ben dans etmeyi pek beceremem. Yani ilk ve son dans ettiğimde karşımdaki çocuğun ayağı çok kötü olmuştu.

-Bişey olmaz. Ben sana yardım ederim ama sende benim dediklerimi yap.

-Tamam.

Birlikte ilerleyip ortaya geçtik. Ellerimi boynuna doladım o da ellerini belime yerleştirdi ve biz dans etmeye başladık ama ben Furkan'ın ayağına basmamak için sürekli ayaklarıma bakıyodum.

Furkan bunu farketmesiyle kulağıma yaklaşık konuşmaya başladı.

-Gözlerini ayağından çek ve gözlerimin içine bak.Dediğimi yaparsan daha az hata yaparsın.

Gözlerinin içine bakmak mı? Bakamam ki. O yeşil gözlere nasıl bakarım. Heyacanımdan ölürüm.

-Hadi.

-Tamam.

Başımı kaldırıp o tatlı mı tatlı yeşil gözlerine bakmaya başladım. Gözlerimi kaçırmak istesemde yapamıyordum. Gözlerimi gözlerine hapsetmişti. Bu heyacanı kalbimin daha fazla kaldıramayacağını düşünüyorum zira şu an yerinden çıkacak şekilde çarpıyor. O da anlamış olacak ki tatlı tatlı sırıtıyo.

Sırıtma yaa tatlı şey!!

Bu durumda biraz uzaklaşmak istesemde  izin vermeyip beni daha çok kendine çekti. Biraz daha yakındık birbbirimize.