Promise KTH

8 bölüm

İyi okumalar...♥️

Prens Taehyung şaşırsada belli etmemeye çalıştı ama surat ifadesi az da olsa belli ediyor ne düşündüğünü.  Bu kadarda kötü olamam herhalde.
Prens Taehyung yavaşça kucağından  indirip yüzüme baktı.

"Yani Prensim abim burda ya şüphe-"

"Tamam Joohyun bana uyar"

"İstemezseniz anlarım yani başka planınız falan varsa"

"Saçmalama Joohyun bakmam gerek bir kaç iş var ama onları sonra da yaparım."

Yavaş ve ürkekçe prensin ellerinden tutum

"Yardım edebilirim isterseniz"

Prens gözlerini kocaman açıp ellerimize baktı. Prens öyle bakınca çekinip ellerimi geri çektim. Joohyun önce kendini sevdir sonra tut o ince ellerden.

"Sıkılırsın Joohyun"

Kafamı iki yana salladım "abime de hep ben yardım ederdim"

Prens beklemediğim şekilde ellerimden tuttu "hadi gidelim o zaman" prens ile el ele odasına giderken gözüm sadece birbirine kenetlenmiş ellerimizdeydi.

Nasıl bir kelepçe, teki olmadan yarımsa bizde ayrılırsak bizde yarım kalırız. Şuanlık sadece ben seviyor olabilirim ama elbet birgün o da beni sevecek, sevmesini beklerim.

Yüreğimin sesi kaderimiz olur kim bile bilir ki. Kimse seveceği insanı seçemez aynı anne babamızı seçememiz gibi. Bazen savaşmalısın ki kazandığında hak edesin.
Prensin odasına geldiğimiz gibi dosyaların olduğu masaya ilerledik.

"Joohyun yorulduğun da bırakabilirsin kendini çok yorma"

"Siz merak etmeyin prensim yapabilirim"

Sağ elime kağıtları topladım sol elime de kalemi alıp işime başladım. Yarım saat sonra belim eğilmekten acıdığı için ikide bir esniyordum. Tabi ara arada prens Taehyunga bakmayı da ihmal etmiyorum. Malum yanımdaki afet olunca gözüm arada istemedende olsa oraya kayıyor.

Yazmaktan parmaklarım acıdığı için kalemi masaya koyup başımıda kollarımın üzerine koyup prensi izlemeye başladım. Tabi dinlendikten sonra prens Taehyunga yardım edeceğim ama şuan biraz rahatlamam lazım.

Prens Taehyungu izlerken gözlerimin kapanmasına engel olamayıp uykuya daldım. Prens Taehyunga ne kadar söz versem de dayanamadım. Sabah gözlerimi üzerimde ki ağırlıkla açtım.
Yavaş yavaş kendime gelirken prensle aynı yatakta uyuduğumu yeni idrak eder durumdayım

Yüzlerimiz bir birine öyle yakın ki nefes alışverişlerimiz bir birine karışmış halde. İnce elleri belimi bir sarmaşık misali sarmış bacakları bacaklarımı hapsetmiş durumda.
Bulunduğum durumdan memnun olduğum için hafif yerimde kıpır danıp

Eski yerimi aldım. Elimi ürkek şekilde önce o ipek gibi saçlarında gezdirdim öyle güzeldi ki parmaklarımın onun saçında kaybolmasını diledim. Saçlarından sonra yüzünde gezdirdim parmaklarımı.

Ben ilk defa onunla uyurken kendimi kaybettim mina çok şanslı onunla her gün beraber parmağımı hafif ve narin şekilde dudağında gezdirirken prens yerinde kıpırdanmaya başladığı için elimi hemen yüzünden çekip gözlerimi kapattım.

Umarım benim yüzümden uyanmaz malum birde onun azarını yiyemem sabah sabah. Prens gözlerini açar açmaz belimde olan ellerinden kurtulup yatakta doğruldu.