18°

641 37 4
                                    

Telefon sessizde, gözlerim dopdolu, yavaş yavaş akan gözyaşlarım hatta kuruyanlar bile var, balkonumda oturuyor boş boş yere bakıp sessizce ağlıyordum..

Ben en çok jin'e güvendim, hayatıma yeni birilerine alıyorum, yeni arkadaşlar alıyorum. Ama gözümün içine baka baka yalan söylediler, yoongisi ayrı jin'i ayrı taehyungu ayrı, hepsi başka bir sik!

Kendi arkadaşlarım bildiği halde söylemediler, instagram gönderilerinde saçma sapan konuşarak şühprlendim zaten..

Hiç birini görmek, duymak istemiyorum. Hepsinden nefret ediyorum!

"Jeongguk" burnumu çekerek karşıya baktığımda duvara sırtını yaslamış aynı kıyafetleri giyen evimin önünde beş aydır ayrılmayan sapık seslenmişti. Ama o sapık taehyungmuş meğersem...

cevap vermeyip bakışlarımı ellerimi diktim. Göz yaşlarımı da elimin tersiyle sildim. "Konuşabilir miyiz?" sinirle baktığımda oturduğum yerde kalkıp korkuluklara tutunup taehyunga baktım "ben seninle ne konuşabilirim acaba? Benim hayatımı alt üst eden birilerinden tekiyle ne konuşabilirim acaba?" sesim sakin çıkmıştı ama altan da sinir çıkıyordu tabi.

Balkondan çıkıp mutfağa gidip buzdolabından sakinleşmek adına muzlu sütümden aldım. Tam odama gidiyordum ki balkonlu odamın orada sesler gelince hemen mutfağa gidip sütü bırakıp elime tava alıp mutfakta bekledim.

Biliyorum ki bu kişi taehyungdan başka biri değildi. Ayak sesleri yakınlaşmaya başlayınca tavanın sapındaki ellerim daha da sıkılaşmıştı. Mutfağa geldiğinde bana baktı ben ise ona tek kaşımı kaldırarak "gidiyor musun indiriyim mi kafana?"

"Konuşmadan gitmem" sinirle bağırıp "git buradan!" kafasına tavayı yerleştireceğim zaman bileğimden tutup beni duvara yasladığında acıyla inledim. Korkarak bakıp "iyi misin?" göğsünden itirip uzaklaştım "iyiyim ya, arkadaş olacağımı hissetiğim kişi ailemi öldürüyor, diğeri mirasımızı çalıyor, öteki ise katil veya tecavüzcü gibi beş aydır beni takip ediyor, İYİYİM!"

İçeriye geçip bu sefer elime vazo alıp "ya git taehyung lütfen, yalnız kalmaya ihtiyacım var" kafasını olumsyzca sallayıp bana bir adım attı "beraber kalalım işte, ben susarım sen konuşursun. Sanki ben yokmuşum gibi?"

Ellerim zangır zangır titrerken zor tutuyordum kendimi "git buradan"

"Özür dilerim, hayatını mahvetik, aileni öldürdük. Mirasını çaldık, hayatını sıçtıö farkındayım-sen titriyorsun" gözlerimi sabırla kapatıp açtım "git"

"Hayır.." elimdeki vazoyu yere attığımda "GİT İŞTE İSTEMİYORUM SENİ!" üstüne doğru yürüyecekken kırılan vazo parçalarına bastığım için acıyla inleyip geri çekilip ayağıma baktım kan içindeydi taehyung geleceği zaman "bana yapacağın iyilik bu evden gitmen" yaralı ayağımın üstüne basmadan sekerek odama çıkıp kapıyı kapattım.

Bir kaç saniye sonra dış kapı kapanma sesini duyunca camdan baktığımda onu gördüm. Son kez bana bakıp gitmişti.

Hemen banyoya gidip dolaptan yardım çantasını alıp ayağıma pansuman yaptım, zar zor yapmıştım. Acıya dayanaklı biri değilimdir..

Telefonum tekrar çalınca yatağımdaki telefonu baktığımda jimin arıyordu. Meşgule attığımda tekrar aradı. Oflayarak açtığımda tam söylenecekken ağlama sesini duydum.

"Jeongguk yalvarırım affet! Böyle olacağını bilseydim yapmazdım direk öterdim sana lütfen affet!" ses çıkarmadım sadece bekledim "jeon?"

"Benim çektiğim acıyı kimse bilemez jimin. Ben ve Tanrı bilir" burnunu çekerek "evet biliyorum! Ama affet. İstersen geley-" "sen de gelme. Taehyungu yolladım ve.. İnan bana kalbini kırmak istemiyorum"

"Şu an benimle konuşmazken kalbimi çok kırıyorsun ki. Geçtiğimiz onca anı için affetsen?" oflayıp "iyi geceler jimin" suratına kapatıp uçak moduna aldım. Şu an hiç birini çekecek havamda değilim..

Sekerek yardım çantasını bırakıp sekerek kdama gelip ışığı kapatıp uyumaya çalıştım. Ama uyuyamyordum, her gece jiminin bana şarkı mırıldanarak uyutmasına alışmıştım...

Aramayacaktım, aramıyacaktım, aramıyacaktım...

Telefonumu uçak modundan çıkartıp hemen jimini aradım. İkinci çalışta hemen açtı "jeon-"

"Bana şarkı söylediğin için alıştım o yüzden söyle de uyuyayım yoksa... Özlemedim seni"

"Pekela hangi şarkı?" hm'layıp düşündüm "promise" pekala...

Liar//TaeggukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin