Atsumu!

2.1K 187 539
                                    

Atsumu:Gel.

(Görüldü.)

Sakusa, Atsumu'dan gelen mesaja şaşırmış ve boş boş telefona bakmıştı. Çünkü genç çocuk, altın sarısı saçlı çocuğun her yanına gittiğinde onu kovmuş hatta onunla aynı ortamda bile olmamıştı.

Osamu, Sakusa ile konuşmuş ve Atsumu için biraz zaman tanımasını istemişti. Çünkü Osamu da biliyordu ki kardeşi çok kırılmıştı. Yine de, Sakusa'ya kızarmıyordu. Çünkü onun durumunu da biliyordu.

Sakusa, derin bir nefes vermiş ve banyoya gitmişti. Kendine gelmek için yüzünü yıkamış ve havlu ile kuruladıktan sonra odasına gitmiş, üstünü değiştirmişti.

Montunu giymiş, anahtarlarını almış ve son kez annesini kontrol ettikten sonra dışarı atmıştı kendini. Son zamanlarda biraz zor nefes alıyordu Sakusa.

Belki psikolojisinden dolayıydı belki de hastaydı?

Sakusa, Atsumu'nun evine doğru yürümeye başlamıştı. Kulaklığını çıkarmış ve son zamanlarda dinlediği şarkıyı açmıştı.

I Love You.

Yavaş yavaş gitmek istiyordu çünkü onunla konuşacak pek yüzü yoktu. Özür dilese bile biliyordu ki genç çocuğun kalbini geri kazanamayacaktı.

Atsumu, her ne kadar kırılmadığını söylese kırılıyordu.
Her insan gibi...

Yine de, insanların onun kırıldığını bilmesini istemiyordu. Asıl kişiliğini bilmelerini istemiyordu Atsumu. Ne kadar kırılgan olduğunu, ne kadar saf olduğunu...
Bilmelerini istemiyordu.
Osamu hariç kimse de bilmiyordu zaten.

Sakusa, stresli ve heyecanlıydı.
Karnı ağrıyor, nefesi sıkışıyordu. Olduğu yerde durmuş ve yavaştan yağan kara bakıyordu. Etraf bembeyaz ve güzeldi.

Atkısına daha da sokulmuş ve devam etmişti. Kulaklığının birini çıkarmış ve şarkı ile, yere her bastığında çıkan kar sesini dinliyordu.

Sonunda iki katlı binayı görmüş ve derin bir nefes vermiş, demir kapıdan içeri girmiş, siyah kapının önünde durmuştu.

Yüzsüz gibi hala onunla konuşabilir miydi ki? Dediği her şeye rağmen hala konuşabilir miydi? Hala ondan özür dileyebilir miydi ki?

Geri dönmüş ve kapıdan uzaklaşmıştı. Ellerini sıkmış ve sakin olması gerektiğini söylemişti.

Ne olursa olsun altın sarısı saçlı gencin gönlünü alacaktı..

Yani umarım?

Kapıyı çalmış ve biraz bekledikten sonra kapıyı Osamu açmıştı. Her ne kadar ikizini üzen bu adamı içeri almak istemese de onu anlıyordu.

"Hoşgeldin..." mırıldanmış ve kapıyı, içeri girmesi için sonuna kadar açmıştı. Sakusa, içeri girmiş ve cevap vermişti.

"Atsumu.. Odasında mı?"

Osamu kafa sallamış ve,

"Üst katta, sağa dön, sondaki oda."

"Anladım.."

Sakusa tam gitmek için adım atarken, Osamu onun kolundan tutmuş ve,

"Sakusa, onu üzme artık. Her ne kadar umursamadığımı söylesem de, o benim kardeşim. Ailem.. Lütfen onu üzme, artık üzülmesini istemiyorum.."

Sakusa, kalbinde bir şey hissetmişti.

Üzüntü?
Vicdan azabı?
Pişmanlık?

Kafasını sallamış ve yukarı çıkmıştı. Atsumu'nun odasının kapısına geldiğinde, durmuş ve açmak için elini kaldırmıştı ama içeriden gelen hıçkırık sesiyle, nefesini tutmuş ve gözlerini yummuştu.

titiz orospu cocugu, sakuatsu. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin