Sabahlar bana asla kucak açmamıştı.Kocaman yatağımda , buz gibi çarşaflar arasında uyanırdım hep.Alarmın tiz sesi kulaklarıma yalnızlığımı fısıldardı her sabah.Uyandığım da odamın kasfetli havasını dağıtan kahve kokusu , elimi uzattığımda hala sıcacık olan yatağımın sol tarafı ve odamın içini dolduran güneş ışıkları Sehun'un benimle birlikte olduğunu söylüyordu.İçimde patlayan havai fişeklerin suçunu bunca zaman geçirdiğim yalnızlığıma atarak eşsiz kahve kokusunun peşine düştüm.
Mutfağa girdiğimde her şey beklediğim gibiydi.Mükemmel hazırlanmış , eksiksiz kahvaltı masası.Dumanı tüten sabah kahvesi ve sexy Oh Sehun.Kesinlikle benden beklenilmeyecek davranışlar sergilememin nedeni bu adamdı.Kapının pervazına yaslanmış onu izlerken beni fark etti.''Günaydın Bambi'' neşeli hali beni nasıl delirteceğini bilir gibi kendinden emin çıkıyordu.Ellerimi belime dolayarak masaya oturdum.''Sabah sabah bu kadar uyuz olmayı nasıl başarıyorsun merak ediyorum.'' Elindeki omleti tabağıma koydu ve karşımdaki sandelye yerine hemen dibimdekini çekip oturdu.Rahatsız olmuş bir şekilde yerimde kıpırdanarak onun gülen suratına bakışlarımı diktim.''Hadi kahven soğuyacak'' Kahvemi elime tutuşturmuş bir yudum almamı bekliyordu.Kahveden uzun , içimi ısıtan bir yudum aldım.Memnun yüz ifademle rahatlamış gibi kendi kahvesini avuçladı.
Geçen haftalara göre oldukça yakınlaşmış olduğumuz gözler önündeydi.Dün gece akan göz yaşlarımızla birlikte benimde duvarlarım sarsılmıştı.İlk defa evimde misafir ağırlamış , ilk defa yatağıma birini almıştım.Onun hikayesini dinlemiş kendi hikayemi anlatmayı reddettim.Duvarlarım yıkılırken enkazın altında kalmamayı diledim.''Bu akşam bir müzayedeye katılacağız.Yapılacak otel inşaatı için bir ortaklık söz konusu.Ama karşı şirket buna yanaşmıyor.Onlarla orada karşılaşmış gibi yapacağız.'' ufak bir gülümsemeyle ona katıldım.''Yatırımın için bağışçı kimliğinin arkasına saklanacaksın.'' Elindekileri lavoya bırakarak kalçasını tezgaha dayadı.''Aynen öyle.O adam şirketin geleceği için çok önemli.Onu ancak bu şekilde etkileyebiliriz.'' Elindeki kuru havluyu bana fırlatarak önüne döndü.''Bunun içinde sizin yardımınıza ihtiyacımız var.'' Başımıza ne tür bir bela aldığımızı bilmeden teklifini onayladım.Masayadan kalkmayıp onu izlemeye başladım.Sehun tembel bir duruşla tezgaha yaslanmıştı.Pembe dudaklarının köşesine minik bir gülümseme oturtup bana döndü.Düşüncelerim çözülüverdi ve bir anda zihnimin yüzeyine yeni bir düşünce belirdi.onu öpmek istiyordum.Hemen şimdi.Sehun değişen yüz ifademle şaşırıp kaşlarını kaldırdı.''Ne oldu ? '' Tanrım.Beni deli ediyor.Panikle ayaklanıp yanına yaklaştım.''Şey...hiç.Hiçbir şey.Sen yıka , ben kurularım.''

ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Youth
FanfictionAcının yan etkisi, güçlü bir karakter armağan etmesidir size.Peki ya aşırı dozda acı neler kazandırır sizlere ?