Do You Really Love Me

do you think

Yatağımdan korkarak kalktım. Kabus görmüştüm. Kabus mu sayılır bilmem. Julia ve Noah öpüşüyordu. Sonra da Julia 'seni sevebileceğini mi düşündün' diyordu. Neden bilmiyorum ama nefes nefeseydim. Odaya anında Finn girdi.

" İyi misin ?"

Çok telaşlıydı. Başımı  salladım. Yanıma oturdu.

" Bana her şeyi anlatabilirsin Lily "

" Bir kabus gördüm "

" Yine Jason mı vardı "

" Hayır, hayır. İlk defa Jason öldükten sonra onsuz bir kabus gördüm "

" Ne oldu peki ? Rüyanda "

" Finn bunu sana nasıl söylerim bilmiyorum... Noah Julia ile öpüşüyordu "

" Loah is real desene "

" Belki "

" Vay be ilk defa 'hayır, saçma sapan konuşma' gibi bir şey demedin "

" Finn, ben Casey ile ayrıldım... "

" NE! Neden ?"

" Onu sevmediğim kararını verdim "

" Sen, cidden mi ?"

" Evet "

" Kime aşıksın peki ?"

" 5 yıldır karşımda duran adama... Noah'a "

Bana şaşkınca baktı.

" Bunu ne olursa olsun kimseye söyleme "

" Tamam "

================

Çekimler bugün yoktu. Bende odamda oturmayı planlıyorum. Odamın kapısı çaldı.

"Gel"

Odaya Noah girdi. Neden bilmiyorum ama kalbim hızlandı. Heyecanlandım.

" Tatilde ne yapmayı düşünüyorsun ?"

" Burada oturup film izlemeyi "

" Hım, bir düşüneyim. Asla, olmaz. Aşağıya bakalım "

" Tamam kalkıyorum, Finn'e falan gerek yok "

Güldü. Birlikte aşağıya indik.

" Cennette 7 dakika falan mı oynasak" Finn

" İyice ergenlerde döndük yemin ederim " Caleb

" Bence oynayalım " Noah

" Kimden çocuk istiyorsun Noah bey "

" Senden istiyor " Sadie

" Çok komik "

" Çok komik " (aynı anda)

" Finn'nin Lily'ye göz kırptığını gördünüz mü ? Yoksa ben şizofren miyim ?" Gaten

" Şizofrensin "

" Değilsin " Caleb

" Gördük, kaçamazsınız " Sadie

" Ya ben görmedim, siz nasıl gördünüz ?"

" Görürüz " Caleb

" Oynayalım mı artık ?" Millie

Finn şişe aldı ve çevirdi. Cidden mi ? Bu kadar ergen olamayız. İğrenç. Şişe Finn ve bana denk gelmişti.

Ayağa kalkarken ellerimizi çaktık. Küçük dolaba girdik.

" Şunun ile flört et "

" Off Finn, ne gerek var "

" Sen sonra acı çek "