Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
~Sirius black~
Sirius ile bir kaç aydır çıkıyordun ilişkiniz mükemmel gidiyordu ta ki şu son birkaç gün dışında.
İlk önce bunun son seneniz olması ile alakalı olduğunu düşündün ama sonra olayın düşündüğün gibi olmadığını farkettin.
Hızlıca büyük salona girdin. Gözlerin büyük salonda tanıdık birilerini ararken gözlerin en yakın arkadaşın olan Remus'ta durdu. Hızlıca gryffindor masasında elindeki kitabı okuyan Remus'un yanına gittin.
Remus hızla seni fark etmiş olacak ki elindeki kitabı yavaşça masaya bırakırken sana döndü ve hafifçe gülümsedi.
"Merhaba Y/N" dediRremus sakin ve hoş bir tonda.
Gülümseyerek Remus'a baktım ve sağ elini masadan destek alarak yaslandın ve senden bir şey demeni bekleyen Remus'a döndün.
"Selam Remus. Senden küçük bir iyilik isteyebilir miyim?" Dedin ve Remus'un tepkisini bekledin. Remus seni hayal kırıklığına uğratmadı ve kafasını salladı.
"Sirius'a bu akşam yasak saatten önce Karagöl'e gelmesini söyler misin?" Dedin ve aklındaki planı gerçekleştirmek için ilk adımı attın. Remus bunu duyduktan sonra sorar bakışlarla sana baktı.
"Her şey iyimi Y/N? Bir sorun varsa bana anlatabilirsin." Remus'un bu cümlesine burukça gülümsedin, Remus ile çok yakındınız sizi rahatsız eden ve paylaştırmayı gerektiren tüm şeyleri birbirinize anlatıyordunuz hatta Sirius'a ilk aşık olduğunda bunu ilk Remus'a anlatmıştın. Remus senin için kardeş gibiydiniz.
"Hayır sorun yok sadece Sirius ile bu aralar çok görüşemiyoruz onunla vakit geçirmek istiyorum da" dedin ve masadan uzaklaştın. Remus kafasını onayladı, sana gülümsedi ve kitabına eline alarak okumaya devam etti.
*\/*
Yasak saatin başlamasına dakikalar kala hızla kimseye görünmeden ortak salondan çıktın. Merlin'e şükür ki karagöl'e giderken kimseyi görmedim veya görünmedin. Karagöl'ün kıyısında ki büyük çınar ağacının yanına doğru ilerledim ve etrafa bakındın ağacın önüne doğru ilerlediğin an arkanda bir kıpırtı hissetmenle arkanı döndün.
Tanıdık gri gözleri gördüğünde derin bir nefes aldım ve Sirius'a yaklaştın.
"Y/N bir sorun mu var?" Dedi Sirius sesinde ki endişe çok belli oluyordu. Sen hızla kafanı iki yana salladın.
"Bir sorun yok Sirius. Sadece seninle endişelendiğim bir konu hakkında konuşmak istiyorum." Dedin ve Sirius'a yaklaştın. Sirius un ellerinden tuttun ve sıcak ellerini okşadın.
"Sirius bu aralar neden böylesin ilk başta son yılımız olduğundan dolayı olduğunu düşündüm ama sorunun başka bir şey olduğunu anladım bana anlatmak ister misin Sirius? senin için endişeleniyorum." Dedin Sirius söylediğin cümleden sonra ellerini soğuktan donmuş yanaklarına götürdü ve tuttu.
"Benim için bu kadar endişelenme Y/N. Bir şey yok Sadece eğer bilmek istiyorsan-" demişti ki Sirius sen onun sözünü kestin ve sağ elini eli yangında olan sirius'un elinin üstüne koydun.
"Senin hakkında her şeyi bilmek istiyorum sevgilim." Dedin ve kafanı hafif yana eğdin.
"Dumbledore, karanlık taraf ile mücadele etmek için bir yoldaşlık kuruyor ve biz buna katılmayı planlıyoruz Hogwarts biter bitmez yoldaşlığa katılacağız." Dedi Sirius, bunu duyduktan sonra tuttuğun nefesi rahatlıkla verdin ve ellerini Sirius'un yaptığı gibi sende onun yanaklarına koydun ve ona iyice sokuldun.
"Bunu bana söyleye bilirdin Sirius sonuna kadar arkanda olduğumu unutma sakın." dedin Sirius ile aranda çok az mesafe kaldığında Sirius sana doğru eğildi ve dudaklarını senin dudaklarına bastırdı.
Her şey çok güzeldi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
