Ms Thirlwall - Jerrie Fanfic

23.Bölüm

İSTEDİĞİNİZ BİR GXG KİTABI VARSA ÇEVİREBİLİRİM SÖYLEMENİZ YETERLİ

Perrie'nin Bakış Açısı:

Okula gitmeye hazırlanıyordum, yüzümde parlak bir gülümseme vardı çünkü bu sabah onun güzel yüzünü ilk iş olarak göreceğimi biliyordum. Jesy beni almak üzereydi, ben de aşağı koşarak ön kapımı arkamdan kilitledim. Arabasına binmek üzere olan kız arkadaşımı bir anlığına yakaladım. Çikolata kahverengi gözleri benimkilerle kilitlendi ve yüzüne bir gülümseme geldi. Ona bir öpücük verdim ve o onu yakalıyormuş gibi yaptı ve kalbine koydu. Az önce yaptığım şeye karşılık vermeden önce onun jestine kıkırdadım. Arkamda bir araba durdu ve en iyi arkadaşlarımın arabasının durduğunu görmek için Jade'den bakışlarımın reklamını yaptım. Jesy'nin arabasına binmeden önce hızla Jade'e el salladım.

Öğretmeninin yanında oturuyor olman garip değil mi? Jesy arabayı sürücüye koyarken sordu.

"Hayır, nedenini bilmek istiyorsun" dedim ona gülümseyerek.

"Neden?" diye sordu gözlerini yoldan ayırmadan.

"Çünkü kız arkadaşımın yanında yaşıyorum!" Kız arkadaş kelimesini muhtemelen söylemem gerekenden biraz daha fazla vurguladım.

Öğretmeninle çıkmak da tuhaf değil mi? o sordu.

Muhtemelen düşündüğünüzde evet, ama düşündüğümde hayır. En ufak bir tuhaf bulmuyorum "Kız arkadaşımı düşünürken gülümsüyorum dedim.

Dikiz aynasına bakarak, "Bizi takip ediyor, korktuğumu hissediyorum" dedi. Yardım edemedim ama ona güldüm.

"Endişelenme, sen iyi bir sürücüsün!" Geri dedim.

"Neden yalan söylediğini hissediyorum" dedi bana bakarak.

"Sana yalan söyler miyim?" Diye sordum şokla. Gözlerini devirirken sadece iç çekti.

Okula vardıktan kısa bir süre sonra Leigh ve Katherine bizi bekliyorlardı. Dürüst olmak gerekirse, Jade'e yaptıklarından dolayı Katherine'e hâlâ kızgındım. Elbette Jade'le aramızdaki gizli ilişkiden haberi yoktu ve ben de öyle kalmayı planlıyordum.

Katherine, "Perrie konuşabilir miyiz," diye yalvardı.

Şu anda vaktim yok, sınıfa gitmem gerekiyor. Seninle öğle yemeğinde konuşacağım Katherine "dedim Jesys'in elini tutup uzaklaşırken.

"Reow" Jesy bana sırıtarak dedi.

Onu hafifçe iterek, Oraya gitme bile dedim.

*********************************

Öğle yemeği beklediğimizden daha hızlı yuvarlandı ve işte burada, en sevdiğimiz ağacın altında Jesy ile oturuyordum. Katherine ve Leigh her zamanki oturma yerimize doğru yürüdüler.

"Perrie" diye sordu Katherine. İçimi çektim ve onu takip ederek ayağa kalktım.

Dürüst olmak gerekirse, Jade'e o şekilde rastlamak istememiştim. O gerçekten çekici ve ona gerçekten çıkma teklif etmek istiyorum. Öğretmen olduğu ve yasadışı olduğu için tuhaf olsa da "diye içini çekti. Gözüm onun sözleriyle büyüdü. O NE !!!!

"SEN NE!!!" Yarı bağırdım. Gözleri büyüdü.

"AMAN TANRIM!" nefesini keserek ağzını kapattığında söyledi. Yüzümde şaşkın bir ifadeyle ona baktım.

"Sen!" sırıtarak göğsüme parmağını göstererek dedi.

"Ne?" Yutkunarak  sordum. Biliyordu, kesinlikle biliyordu!

Bayan Thirlwall, ondan hoşlanıyorsunuz! Katherine gülümsedi.

"Yapmıyorum" dedim güçlü görünmeye çalıştım. Ah bak, işte şimdi geliyor! Bayan Thirlwall! " adını haykırdığını söyledi. Jade başını bize çevirdi, gözleri benimkilerle kilitlendiğinde yüzünde bir gülümseme oluştu. Katherine ona el salladı ve Jade daha yakın yürümeye başladı.

"Evet Katherine" diye sordu kibarca. Yardım edemedim ama sesine gülümsedim.

Sana burada biri hakkında bir şey söylersem, bunu sır olarak saklayacak mısın? Katherine, kirpiklerini döverek ona sordum Gözlerimi devirdim.

"Ne olduğuna bağlı," dedi Jade bana hafif bir sırıtma yaparken.

Katherine kıkırdayarak, Perrie senden hoşlanıyor, dedi. Koluna sertçe tokatladım, Jade'e söylemesinin beni etkilediğinden değil.

"Ah şimdi mi Perrie?" Jade bana bir göz kaşını kaldırarak dedi. Kızardım, engel olamadım.

Jade, göz kırpıp uzaklaşırken, "Pekala, arkadaşına söyle, onun çok tatlı olduğunu söyle" dedi.

Katherine bana dönüp ciyakladığı an buydu. Beni kocaman bir kucakla kucakladı, omzunun üzerinden bakarken hafifçe sırtına sarıldım. Jade arkasını döndü ve bana bir öpücük yolladı. O müthiş.

"Soooooooooooo !!! Bununla ilgili ne yapacaksın! " Katherine gözlerimin içine baktığını söyledi. İç geçirdim. Ona şimdi söyleyebilirim.

"Kath" Elimi omzuna koyarak başladım. Derin bir nefes aldım.

Onunla çıkıyorum, dedim. Eli yukarı kalkarken ve ağzını kapatırken gözleri büyüdü.

"Ne kadar süreliğine!" Boğuluyor.

"Eee, 3 hafta..." dedim. Başını salladı ve kızların yanına geri döndü. Çabucak elini tuttum ve onu etrafta çektim.

"Lütfen kimseye söyleyemezsin" diye yalvarıyorum.

"Yapmayacağım, söz veriyorum" dedi elimi sıkarak. Onun güven verici sözüne gülümsedim.

"Ve yeniden. Ugh için üzgünüm... bilirsin... kızına bir hamle yapmaya çalışıyorum "dedi utangaç bir şekilde.

Tamam, seni affediyorum, dedim ona gülümseyerek.

Tekrar Jesy ve Leigh'e katılıp sohbet etmeye başladık, ta ki Bay Craske'yi fark edene kadar. Jade'in sınıfına doğru yürüyordu. Elinde tek bir kırmızı gül. Tüm vücudumun donduğunu, yumruklarımın sıkıldığını ve ağzımın düz bir çizgiye girdiğini hissettim. Patlamak üzereymişim gibi hissettim. Kız arkadaşlarımın sınıfına gitmeden önce açıkça "Geri geleceğim" dedim.