Jade'in Bakış Açısı:
Binaya girerken gergin hissettim, ancak sevdiğim kişinin elini tutmak işleri kolaylaştırdı. Perrie ve ben Deb'i bir odaya kadar takip ettik, belli ki röportajımı yapacağımız yer. İşte o zaman dondum. Onu gördüm. Orada iki polisin arasında duruyordu. Elleri arkasından kelepçeliydi. Ona bakmak istemedim ama Perries kolunu tuttuğumda gözlerim onunkilerle karşılaştığında. Kendimi hasta hissettim, yüzümden tüm kan akıyor
onu görmek. Düşmeye hazırlanan gözyaşlarının yüzeyini hissettiğimde gözlerim fal taşı gibi açıldı. Orada bir sırıtışla dikilmişti. Nasıl olur da birisi bunu yapabilir?
Perrie anında kolunu belime doladı ve beni sıkıca tuttu. Kendime ağlamamamı, karşısında zayıf görünmememi söyledim. Yine de, nasıl korkmam gerekmiyordu. Bana tecavüz etti, ilaç verdi ve beni zorladı. Bence herhangi bir kişi bu konuda aynı derecede sarsılır. Perrie beni bir sandalyeye götürdü ve ben de yanıma oturup yanıma oturdum. Tek başıma kendimi güvende hissetmedim. Onu aynı odada olduğu için yapamadım. Evet, kelepçeliydi ama kafamda onun çözülme düşüncesi oynuyordu. Hızla ayağa kalktım ve yavaşça Perries'in kucağına oturdum. Bana gülümsedi ve dokunuşu beni sakinleştirirken hafifçe arkama yaslanarak kollarını belime doladı.
"Merhaba Jade. Benim adım Dedektif Gorman. Zamanınızı ayırıp bizimle konuştuğunuz için teşekkür ederiz. Bize ne olduğunu açıklamanın zor olacağını anlıyorum, ancak acele etmeyin ve açıkladığınızdan emin olmalısınız. her şey oldu "dedi masanın üzerindeki fincanından bir yudum su alırken. Başımı salladım ve iç geçirdim.
Ona hatırladığım her şeyi, Deb'e söylediğim gibi her küçük detayı anlattım. Görüşme boyunca, Sam'in söylediğim bazı şeylerle alay ettiğini duydum. Perrie her yaptığında geriliyordu, sadece bana elini ovuşturmam için. Sam bunu tekrar yaptığında ne olduğunu anlatmayı bitirmek üzereydim.
Perrie'nin "Senin sorunun ne" dediğini duydum. Ayağa kalktı, beni yanına aldı ve tek başıma kalmama izin verdi.
"Perrie" Deb uyardı ama Perrie gözlerini Sam'den ayırmak için hiçbir harekette bulunmadı.
"Sana bir soru sordum" Perrie yere dikilirken tükürdü, kollarını göğsünün üzerinde çaprazladı.
Sam, "Benim sorunum yok" dedi.
"Hiçbir şey mi? Öyleyse, Jade hikayeyi anlatırken neden sesler çıksın?" biraz daha kızmaya başladı.
"Çünkü yalan söylüyor" dedi. OH! Sinir! Birini kandıracağını gerçekten düşünüyor mu?
"YALAN !!" Perrie gıcırdayan dişlerin arasından dedi.
Sam, "Ona tecavüz etmedim" dedi.
"SİKİŞTİRİYORUM ONUN ÜZERİNDE YÜRÜYORUM!" Perrie sesini yükseltti.
"O istedi! Biliyorsun aynı şeyle çok uzun kalırsan biraz sıkılırsın" dedi.
"Bu yüzden mi okuldaki bütün öğrencileri ve öğretmenleri sikiyorsun? Ayrıca istemedi, senin sürtük kıçını dövdükten sonra ona geldiğimde bilinçsizdi" Perrie karşılık verdi. Yardım edemedim ama biraz gülümse, o aynı anda çok şımarık ve seksi.
"En azından okuldayken öğretmenimle hiç yatmadım" diye karşılık verdi. Bok. Bundan sonra ne söyleyeceğini bilemeyen Perrie yutkundu. Sıkıştığını biliyordum.
"Bu doğru değil mi Perrie. Göründüğün kadar masum değilsin. Öğretmeninle yatmak" diye sırıttı.
"Perrie, o neden bahsediyor?" Deb sordu.
