Midoriya sabah uyandığında yavaşça doğruldu. Ayağında, tekrar uzatılmış olan zincire baktı. Yataktan kalktı ve salonda duran Shadow ve Brut'a baktı. Brut onu fark edince el salladı:
"ooi. Gelsene çocuk-adam" Midoriya salona girdi ve onların oturduğu koltuğun karşısına oturdu. Brut somurttu:
"hadi ama.. Yanımıza otursana.."
"ah.. B.. Burası iyi.." Brut, Shadow'a bakarak bacağını okşadı:
"benimle ilgilen bebeğim"
"çek elini babalık yoksa kötü olur" Brut elini çekerken güldü:
"ne tsundere ama.."
"ben tsundere falan değilim.. Sen kendini kandırıyorsun.." Midoriya, hala hafif tırsarak Brut'a baktı:
"umm.. Brut-san-"
"aaa çocuk-adam!!!" Midoriya irkildi:
"ha?"
"o ismimin sonuna koyduğun -san eki de ne!! Bana Brut de!" Midoriya, kızdığı şeyin sadece bu olduğu için rahatlayarak nefes verdi:
"kaç yaşındasın?" Brut düşüncelere dalmışken, Shadow Brut'a baktı:
"ne düşünüyorsun? Acayip yaşlısın"
"n.. Neden öyle diyorsun Shady~ duygularımı incitiyorsun!"
"duygularını sikerim senin moruk.."
"hahhh... Bir çocuğa aşık olmak çok zor..." Brut Midoriya'ya baktı:
"pek emin değilim çocuk-adam.. Benim yaşımın insanlarda bir tabiri yok.. Ama sizin yaşlarınıza göree.. Sanırım 38 yaşındayım"
"oh.. Çokta yaşlı değilsin.." Shadow ne diyon der gibi Midoriya'ya baktı:
"ne saçmalıyorsun sen? Bildiğin yaşlı işte"
"bizim için 38 yaş hala genç olarak sayılır..."
"bak Shady. Gördün mü? Gençmişim.."
"bana o isimle seslenme bunak.."
"genç olduğum için şimdi benimle çıkar mısın?"
"avucunu yalarsın..." Brut suratını bozarak camdan dışarı baktı. Midoriya hafif güldükten sonra onlara baktı:
"ee.. Bakugou nerde?"
"ha.. Neredeydi Shady?"
"bana o isimle seslenme!!!! Hahhh... Senin için yemek alacaktı sanırım.. Öyle bir şey işte.." Midoriya başını eğdi ve kafa salladı.
***
Akşama doğru Midoriya odaya çıktı ve yattı. Bakugou odaya girip bir anda soyunmaya başlayınca şaşkına döndü:
"n.. N.. Ne yapıyorsun?!"
"ha?" Bakugou, üstünü çıkarmış bir şekilde Midoriya'ya döndü:
"banyoya gireceğim" Midoriya, Bakugou'nun vücudunda bulunan kesiklere baktı.. Bazıları derinliğinden dolayı neredeyse çürümüştü. Bunları kendine yapmış olması... Fazlasıyla tuhaftı.. Midoriya, kafasında bunları düşünürken, Bakugou banyoya girdi. Midoriya nefes verdi ve yatağa yattı. Odada tek ses, banyodaki suyun sesiydi.. Taki Bakugou'nun hafif inleme sesine kadar.. Ah hayır.. Öyle bir inleme değil.. Daha çok.. Acı dolu..
Midoriya hafifçe doğruldu ve banyonun kapısına geldi. Hiç düşünmeden kapıyı açtı ve boynunu kesmiş olan, ve kan çok akmasın diye boynunu tutan Bakugou'ya baktı:"se... Sen ne-!!"
Evet bu bölüm de bitti. Keyifli okumalar yavruşlar~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
A Psycho Lover ~BakuDeku~
FanfictionMidoriya İzuku'nun hayatı, öncesinde gayet rutin, normal ve bazenleri sıkıcıydı. Çok geçmeden, sürekli birisi tarafından izlendiğini hissetti.. Ve onu izleyen kişi tarafından kaçırılmasıyla.. Bütün hayatı tamamiyle değişti.. "seni çok seviyorum...