Chanel

🍂; ❝𝐭𝐚𝐥𝐤𝐢𝐧𝐠 𝐭𝐨 𝐭𝐡𝐞 𝐦𝐨𝐨𝐧❞

[HABER]
Aynı tatil beldesinde olduğu bildirilen Jeon Jeongguk ve Park Jimin arasındaki aşk iddiaları gittikçe artıyor!

Son zamanlarda yaptıkları paylaşımlar ve altına düştükleri yazıların benzerliği yüzünden çokça konuşulan Jeon Jeongguk ve Park Jimin beraber tatile mi çıktı? Merakla beklenen ikiliden, birlikte olduklarına dair bir kanıt gelmemesine rağmen beraber tatile çıktıkları düşünülüyor. İkilinin arasındaki yeni filizlenmeye başlamış olduğu düşünülen aşkın, Park Jimin'in defilesine sayesinde olduğu söyleniyor! Fanlar tarafından çokça sevilen ve merak edilen çift bu konuda henüz bir açıklama yapmadı.
.
.
.
.
.
.

Taehyung'un ona gönderdiği haber sayesinde şok olmuştu, Jimin. Hayır, sebebi aralarında ilişki iddia edilmesi değildi. Sebebi tam olarak sevdiği adamla aynı yerde olmasıydı. Sığınacak liman olarak seçtiği bu sessiz ve sakin yerin ona sevdiği adamı getireceğini hiç düşünmemişti, Jimin. Buraya sakinleşmek ve aklındaki düşünceleri bir kalıba sokmak için gelmişti ama hayır, artık bundan daha önemli bir işi vardı. Aşık olduğu yüzü görmeliydi, ona dokunmalı, onunla zaman geçirmeliydi. Belki de yeteri kadar cesareti varsa ona hissettiklerini söylemeliydi.

Aklı karışmıştı Jimin'in. Birkaç saniye önce ne yapması gerektiğine fazlaca eminken şu an hiçbir şey bilmiyordu. Aşk böyle bir şey miydi? Aklını başından alıp götüren bir şey? Jimin iyice düşüncelere dalmışken telefonunun ard arda titremesiyle kendine geldi. Kilit ekranında gözükene bakılırsa Taehyung onun için endişelenmişti. Ona cevap yazmakla uğraşamayacağı için hızlıca aramış, sadece birkaç çalış sonra açılmasıyla kuruyan dudaklarını ıslatmıştı.

(Kalınlar Jimin, italikler Taehyung)

"Jiminnie! Sen iyi misin?" Arkadaşının endişeli sesini duymasıyla derin bir iç çekti.

"İnan bana bilmiyorum Tae. Sevdiğim adamla aynı yerde olduğumu sikik bir haberden öğreniyorum, çok karışığım..."
Taehyung onun gerçekten karışık olduğunu küfretmesinden bile anlamıştı çünkü Jimin hiç küfretmezdi, hem de hiç.

"İnsanlar sizin sevgili olduğunuzu düşünüyor.."

"Bu benim açımdan kötü bir şey değil ama ya o sözleri yazdığı kişi ben değilsem?.. Başkasını seviyor olma ihtimalini aklıma getirmek istemiyorum..." Cümlelerinden sonra sertçe yutkunmak zorunda kalmıştı Jimin, söylediklerinin düşüncesi bile kötüydü, iğrenç hissettirmişti.

"İçimden bir ses onların senin için olduğunu söylüyor.. Bu zamana kadar Jeongguk hiç ilişkisiyle gündeme gelmedi, hatta bir röportajında daha önce kimse için aşk gibi duygular beslemediğini söylemişti." Taehyung bunları Jimin'i rahatlatmak için söylememişti, olan buydu çünkü. O gece Jeongguk ve Jimin arasındaki çekimi farkeden tek Kim Yugyeom değildi. Kim Taehyung da farketmişti olanları o yüzden bu derece rahat konuşuyordu.

"Bilmiyorum, Taehyung.. Kendimi boş hayallere kaptırıp yaralamak istemiyorum." Derin bir nefes alarak arkadaşının konuşmasına izin vermeden sözlerine devam etti,

"Biraz dinlenmek istiyorum, Taehyung. Bunu sonra konuşsak olur mu?" mırıldanarak sözlerini bitirmişti. Arkadaşından onaylarcasına bir homurdanma ve "seni seviyorum" aldığında karşılık vererek telefonu kapatmıştı.

Jimin çok yorgun ve halsiz hissediyordu, aklı onu terketmiş gibiydi..

Jeongguk cephesinde olanlar ise pek de farklı değildi. Haberi gördüğünde o da şok olmuştu, nasıl sevdiği adamla aynı yerde olur da haberi olmazdı? Delirecek gibi hissediyordu, Jeongguk. Zordu, çok zordu. Aralarında bir sürü bilinmezlik varken bir haberden bunu öğrenmek ona ağır geliyordu. O iddiaların gerçek olmasını istiyordu Jeongguk. Eğer ki o iddialar gerçek olsaydı şu an incecik beden kollarının arasında olur ve bu haberi minik kıkırtılar eşliğinde beraber okuyor olurlardı. O an Jeongguk, Jimin'i bulmayı çok fazla istemişti.

Onu bulmalı ve onun yapmalıydı. Bu yüzden menajerinden ve arkadaşlarından gelen aramaları ve mesajları önemsemedi Jeongguk. O, burada bulunduğu sürece kıymetlisine nasıl ulaşacağını düşünüyordu. Tek derdi kıymetlisi olmuştu ve hep de öyle olacaktı.

Kaldığı küçük sahil evinin verandasına çıkarak bir süre dalgalı denizi izledi ve sonra başını sola çevirdi, her anlamda kalbinin olduğu yere.