i'm exhausted

952 107 1.3K
                                    

Yangyang telefonundaki konumu Taeyong'a gönderdiği gibi volta attığı odadan fırlayıp yurdun içinde bağırmaya başlamıştı.

"Taeyong hyung! Johnny hyung, Kun ge!"

Küçüğün sesindeki çaresiz yakarışı duyan Lucas, bayıla bayıla oynadığı Roblox oyununu bırakıp koşarak gelmişti onun yanına.

"Yangyang, neler oluyor? Neden bağırıyorsun?" diye sıkıca sarıldı debelenen ve gözyaşlarına boğulmuş ufak bedene. Kısa sürede üyelerin tamamı toplanmış, neler olup bittiğini anlamaya çalışıyordu.

"Bebeğim benim, neler oluyor?"

Kun, Lucas'ı uzaklaştırıp Yangyang'ı kendine çektiğinde Johnny ve Jaehyun koşarak menajerlerine haber vermeye gitmişlerdi olan bitenleri. Jaemin ise bu ortamdan hemen etkilenen ve gözleri dolmaya başlayan Jisung'u sakinleştirmeye çalışıyordu Shotaro ile.

Ortamdaki gerginlik sürüp giderken Yangyang hıçkırdı ve Kun'dan uzaklaştı biraz.

"Sungchan... O b-bayılmış bir markette. Taeyong hyunga attım konumu."

"Siktir..." Dejun'un küfrüyle ortalık ayağa kalkmıştı.

"Pekâlâ, herkes beni dinlesin!" Kun gür bir sesle öne çıktı ve üyeleri topladı etrafına. "Sicheng, senden küçüklerin tamamını topla ve odalarına yerleştir! Ten ve Jaehyun nerede?"

"Başkana ve yardımcı olabilecek kişilere haber vermeye gittiler, gelirler birazdan." diye yanıtladı Shotaro. Bunun üzerine Taeyong boğazını hafifçe temizleyerek üyelerinin dikkatini çekmiş ve ortama sakinliğin yayılması için komutlar vermeye başlamıştı.

"Kun'un dediği gibi Sicheng, küçükleri al ve toparla. Lucas ve Jungwoo, siz de yardım edin ona!"

Sicheng, kendisinden küçük tüm üyeleri önüne katıp toplayarak ortamdaki kalabalığı azalttı. Küçükler ona hiç sıkıntı çıkarmamıştı özellikle çünkü Sicheng'den küçük olan herkes ona resmen tapıyordu- özellikle de Haechan.

Jaehyun ve Ten yanlarında birkaç görevliyle döndüğünde Taeyong kalan üyelere hızlı bir göz attı.

"Yuta, Kun, Ten ve Jaehyun burada kalacak. Doyoung, sen de Taeil ile küçüklerin yanına git ve onları sabit tutun. Johnny, sen benimle-"

"Hayır!" diye itiraz edince Ten, herkes ona dönmüştü. Ten çabucak toparlandı ve Kun'a baktı. "Kun, Taeyong ile gitmeli. Johnny burada kalırsa çocuklar daha sakin olacaktır- Bilirsiniz, grubun.. babası şeysi."

Johnny karşı çıktı bu duruma.

"Taeyong'un ayakta duracak hâli yok zaten, bu yüzden onun yerine ben gideceğim." diye yavaşça gülümsedi sevgilisine. Taeyong, onun bu korumacı hâllerine bir kez daha hayran kalırken yanlarında iki menajer olduğunu hatırlayıp hayran hayran gülümsemeyi kesmiş ve omuzlarını silkmişti.

"O hâlde Johnny ve Kun gidiyor menajer hyunglarla."

"Olmaz, Johnny gitmesin." diye bu sefer de Jaehyun itiraz etti duruma.

Johnny ve Taeyong'un yalnızca birkaç dakika da olsun yalnız kalmalarını ve beraber vakit geçirmelerini istiyordu Jaehyun, çünkü ikisi de süper yorgundu. Diğer üyelere göre kat be kat daha yorgun oluyordu John-Tae ikilisi çünkü bir de asla rahatça yaşayamadıkları ilişkileri de vardı.

"Ben Kun hyung ile gideceğim." diye devam etti kararlılıkla.

"Ben de geleceğim!" Yangyang, Yuta'nın kollarından kurtulup bir koala gibi yapıştı Jaehyun'a. Gözleri ağlamaktan kıpkırmızı kesilmişti. "Hyung, ben de geleyim. Yalvarırım beni de götürün!"

saat yediyi bir geçe // sungyang ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin