"mezuniyet gecesi gelmeden önce bir kaç öğrenci seni koridorda yuqi'yle konuşurken görmüş."
"yani ne var bunda?"
"ona ne söyledin kunhang?"
"konuşuyorduk."
nayeon omuzlarını dikleştirip sorusunu yineledi, "nedense sadece konuşmuşsunuz gibi hissetmiyorum kunhang seni doğruyu söylememeye iten nedir?"
çocuk rahat bir şekilde ellerini masada birleştirip kadına histerik bir gülümseme verdi, "ne dediğimi çok mu merak ediyorsunuz?"
"onu sen mi öldürdün kunhang?"
"yuqi'ye o gün koridorda hayatımı mahvettin umarım layığını bulursun kaltak dedim."
"neden böyle bir şey dedin kunhang."
"çünkü yuqi'nin anne ve babası okul için kolombiya'da ki bir üniversiteye burs teklif etmişti hakkımla kazandım ama prenses moona'nın tarafında olduğumu yediremeyip annesini bir şekilde vazgeçirdi. o bursa ihtiyacım vardı anladınız mı?"
"onu sen mi öldürdün kunhang, doğruyu söyle."
"hayır, hayır ben öldürmedim fakat size bildiğim tek şeyi söyleyeceğim yuqi tuvalete girdikten sonra peşinden biri girdi siyah kapuşonlu biri... ve elinde tuhaf bir cam vardı sanki kırılmış bir şampanya şişesi gibi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
demons, who killed yuqi?
Fanfictionmezuniyet töreninden sonra eğlenmek için kiralanmış halka açık gece kulübünde vip katından bir kız aşağı atlar ya da atılır. 2020 © schmeim