demons, who killed yuqi?

moona [orjinal karakter]

yukhei büyük elleriyle kız arkadaşının omuzlarını kavramış dudaklarına ufak bir öpücük kondurmuştu. "kadının sorduğu sorulara eksik cevap verme olur mu?" kız yanağından boynuna  yuvarlanan göz yaşlarını hafifçe silip konuştu, "ama yukhei, ben neden ifade vermek zorundayım ki." 

"prosedür buymuş, içeride ki herkesin ifadesini alacaklarmış."dedi yukhei güzel kızı kolları arasına alırken."herkes benim yaptığımı düşünüyor." kızın ince sesi ara sıra kesiliyor sonra tekrar konuşmaya başlıyordu. "nasıl baktıklarını görmedin mi?"

"moon çünkü ağlıyorsun, neden ağladığını da anlayamıyorlar çünkü seni kimse benim kadar tanımıyor ne kadar duygusal ve narin olduğunu bilmiyorlar tamam mı? lütfen ağlama." 

moona hızlıca kafasını sallamış erkek arkadaşına büyük bir gülümseme vermişti, yukhei yanındayken kimsenin ona zarar vermeyeceğini düşünüyordu ve bunda haklıydı da. ikili duygu barındıran bir öpüşmeye girerken kapının arkasına saklanmış tüm konuşmayı baştan sona dinleyen dedektif im nayeon'dan habersizdi, genç kız yukhei'in adını sayıkladığında fazla ileri gidip özel hayatı ihmal ettiği kadının aklına yeni gelmişti. 

ne olursa, kim karşı gelirse gelsin yuqi'yi öldüreni bulacaktı. 

─

"otur moona, burada rahat olabilirsin." moona sandalyeyi çekingen bir şekilde çekip oturduktan sonra konuşmuştu. "ben neden ifade vermek zorundayım."

"çünkü baş şüphelinin kız arkadaşısın, bence yeterli bir sebep."

"yani benim yuqi unni'yi öldürdüğümü mü ifade ediyorsunuz."

"kesin bir bilgi ve ifade yok sadece şüphelilerimiz var diyelim, ben soru sormadan önce anlatacakların ya da itiraf edecek bir şeyin var mı?" kız kafasını olumsuz anlamda sallarken kadının ağzından ufak bir mırıldanma çıkmıştı bu moona'nın yüzünde bir tebessüm oluşturmuştu. 

"yukhei'le ne zamandır çıkıyorsunuz?"

"yaklaşık 3 aydır, daha önceden tanışıyorduk ama resmi bir şey yoktu çünkü..." hızla kafasını aşağı eğmişti "çünkü..."

nayeon kızı tamamladı, "çünkü yukhei ve yuqi sevgiliydi değil mi?" moon bu seferde kafasını olumlu anlanda sallamıştı. "yuqi sunbae'ye ihanet etmek istemezdim fakat... kalp bu istediğini seçer."

"kız arkadaşını seninle aldatan bir adam, seni de başkasıyla aldatmaz mı hiç düşünmedin mi?" 

"yukhei bana aşık."

"yuqi'ye de aynısını söylüyormuş, bir arkadaşınız ifadesinde söyledi." 

"tam olarak ne söyledi."

kadın bir kaç kağıt karıştırmış sonunda aradığını bulmuştu "...sonra moona geldi ve yukhei, yuqi'ye söylemesine alışkın olduğumuz cümleleri ona söylemeye başladı."

kız dolan gözlerini gizlemeye çalışmış sessizce konuşmuştu "beni seviyor." mırıltıları acizlikten çok şehvet barındırıyordu. nayeon hafifçe dudaklarını yalayıp tekrar soru sormaya başladı. 

"sana nerede olduğunu sormayacağım çünkü görevli seni içeri almadığını adli tıp görevlilerine söylemiş, yukhei ve diğerlerininde ifadeleri bunu doğruluyor ama aklımıza takılan bir şey var"

"...o gece oraya neden geldin?" 

"çünkü erkek arkadaşım için özel olan bir gecede bende olmak istedim. bu neden kafanızı karıştırıyor anlamış değilim."

nayeon, kızın yuqi'yi öldürmeyi bırak zarar bile veremeyeceğini düşünmeye başlamıştı bu yüzden kısa kesti, "son olarak yukhei'de bir değişiklik fark ettin mi?" 

"hayır."

"tamam çıkabilirsin teşekkürler." 

kız ayaklanırken tatlı sesiyle mırıldandı, "peki sizden bir şey rica edebilir miyim?" nayeon gülüp başını salladı "size yukhei'in beni sevmediğini düşündüren öğrenci kimdi? sadece merakımdan soruyorum belli ki bir şeyler biliyor vaktimi yanlış bir adamla geçirmek istemem." 

"son chaeyoung."

kız kırık bir gülümseme vermiş odadan çıkmıştı, demin girmesi için izin verilmeyen kulupte şimdi ifade vermesi tuhaf geliyordu. 

"demek son chaeyoung ha, üç sürtük birleşse senin gibi kaltak etmez chae." sesli bir kahkaha patlatmış onu arabada bekleyen erkek arkadaşının yanına gitmişti.