Sabah Emre'nin şarkı söylemesi ile uyanmıştık. Leyla ve ben o sese daha fazla dayanamayıp bağırdık " lan bi sus da uyuyalım gerizekalı Emre!". Emre bir anda duraksadı ve " ay ben sizin burda kaldığınızı unutmuşum, kusura bakmayın kızlar artık bu odada kaldığımda sesime katlanırsınız." Dedi gerçekten eğlenceli bi çocuktu Emre. Leyla aniden " yok daha neler bu sese katlanacağıma gider bahçede yatarım daha iyi!" Dedi ben istemsizce onlara bakıp gülüyordum, benim güldüğümü görünce Leyla ve Emre " Hazal ilk defa bu kadar içten güldüğünü gördüm, hep böyle gül olur mu?" Dediler tabi bi cümlesini Leyla diğerini Emre olcak şekilde. Onlara masumca bir bakış attım ve " benim gülmemi sağlayan sizsiniz, her zaman yanımda olun olur mu?" Diye konuştum, Emre " ben kesin olurum yanındaki kıza sormalı." Dedi kahkaha atarak, Leyla'nın sinirlendiği belli idi direkt cevapladı " Bana bak Emre beni sinir etme o saçlarını gece uyurken sıfıra vururum!" Bence çok içten bir tehdit idi. Çünkü Emre'nin en hassas noktası saçlarıydı. Emre bir adım geriledi " tamam ya şaka yaptık yani ciddiye almayın hemen , bişey dicem saçıma elleme de ne yaparsan yap." Diye gülmeye başladı üçümüzde rahatlamıştık ve kıkırdıyorduk. Çok geçmeden içeri annem girdi, " çocuklar okula geç kalıyorsunuz." Dedi bizde hemen üstümüzü falan değiştirdik. Kahvaltı yapıp okula doğru ilerledik. Hiçbir zaman okulu özleyeceğim aklıma gelmezdi, sınıfa doğru koştuk hoca daha gelmemişti ama onun yerine iki tane çocuk gelmişti. Herkes şaşkın şaşkın onları izliyordu tabi bizim üçlü hariç. Kızların çoğu yerlerdeydi zaten, (Emre ve Leyla birlikte oturuyor) iki misafirden biri benim yanıma diğeride bi ön sıraya oturdu çocuğa döndüm ve " öküz müsün olum izin alsana otururken!" Dedim çocuk gülmeye başlamıştı Emre ve Leyla çaktırmadan kıkırdıyorlardı. Sonra içeri Rüya hoca girince hepsi sustu tabi. Rüya hoca iki çocuğu görünce kendilerini tanıtmalarını istedi. Yanımdaki başladı söze " Selam ben Berk 16 yaşındayım." Diye kısa bi özet geçti, daha sonra önümüzdeki konuştu " Selam bende Mert, yaşımı az çok tahmin ediyorsunuzdur, Berk ile kardeşiz." Diyerek zekice bi konuşma yaptı. Berk bana döndü ve " ee artık kimim öğrenmiş oldun, merak etme sandığın gibi öküz biri değilim." Diye tip tip gülmeye başladı. Rüya hoca " yeni gelmiş olmanız sınıf düzenini bozacağınız anlamına gelmez." Diye söylendi bende ayağa kalkıp " özür dilerim hocam arkadaşın adınada." Diyerek tip tip baktım Berk'e. Emre zaten arkada ölecekmiş gibi gülüyordu, Leyla ise Emre'yi susturmaya çalışıyordu. Teneffüs zili çaldı bizim üçlü kantine indik, derken yanımıza Mert ve Berk geldi. " selam rahatsız olmazsanız oturabilirmiyiz?" Diye sordu Mert, Leyla " tabi oturun."Diye kibarlık gösterdi. Ben Berk'e sinir olmuştum o yüzden hafif sırtım dönük oturuyordum. Berk " ilk günden birini küstürdüm galiba, kusura bakma adını bilmediğim sıra arkadaşım." Deyince gülmeye başladım ve anında cevap verdim " ilk olarak adım Hazal, sana küsmedim çünkü seni tanımıyorum sadece sinirliyim desek en doğrusu olur." Leyla ve Emre kahkaha atmaya başladı, bütün gün hiç susmayan Mert yine lafa atladı " al işte bizim kaderimizde var demek ki kızları sinir etmek." Onlar konuştukça ciddi kalmak mümkün değildi. " aslında zeki çocuksun Mert istesen sinir etmezsin yani." Dedim,Berk " ağzın gayet iyi laf yapıyo Hazalcık." Diyerek kıkırdamaya başladı, Leyla " yani şuan canlı yayın yapsak ödül alırdık herhalde." Diyerek konuşmaya katıldı. Emre " abi şimdi bişey derim ama sonra dayak yiyen taraf ben olurum kaldı ki Hazal'dan dayak yemek en son isteyeceğim şey olabilir." Diye sanki Leyla'ya onay verircesine güldü.
Hazal: Mal olma Emre çocuğum, istesen de istemesen de o dayağı yersin yoksa!
Berk: Kızım sen ne istiyosun bu çocuktan?
Emre: Helal be eniştee! Hiii Hazal valla istemeden dedim!
Mert: Olum Emre enişte aramaya dünden razı resmen.
Berk: Emre çok erken evladım, zamanla onu da dersin merak etme. (Göz kırpar)
Hazal: ya beni çıldırtmak mı istiyorsunuz? Enişte ne ya!? Allah'ım sabırr ver!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECENİN SESSİZ ÇIĞLIKLARI
General FictionGECE HER ŞEYİ KARARTSA BİLE AYI KARARTAMAZ...