Smut var, arada yorum atarsanız sevinirim kontrol etmeden atıyorum umarım hata yoktur ajdkwkdkwnd
~
"Oğuz in kucağımdan bak Görkem gelecek."
"Şşh, bir şey ollmaz."
"Lan insene, kusarım üzerine senin bak."
"Deniz, aşkım sen misin?"
"Ne Deniz'i orospu çocuğu Korhan'ım ben." Korhan ağlamaklı ses tonuyla konuştuğunda Oğuz yüzünü buruşturarak kucağından inmişti. "Benim pullu balığım nerde?" Oğuz burnunu çekerek konuştuğunda arka taraftan bir ses duyuldu.
"Haşin ayım! Burdayım ben." Yüksek sesli müziği bile bastırabilecek potansiyele sahip olan Deniz'in borazan sesi ortalığı ayağa kaldırırken, Oğuz kollarını iki yana açarak ağlamaya başlamıştı. Fena sarhoş olmuştu.
"Pullu balığım!" Ağlayarak Deniz'e koştuğunda, Deniz de aynı şekilde ona koşuyordu.
"Haşin ayım!" Ve ve ve en sonunda büyük buluşma gerçekleşmişti.
Korhan onlara, acınası insanlarsınız. Bakışlarından attı ve Görkem'i aramak için terli bedenlerin arasından geçmeye çalıştı. Görkem de feci bir şekilde sarhoş olmuştu ve en son lavaboya gideceğini söylemişti. Yarım saattir ortalıkta yoktu, Korhan endişelenmeye başlıyordu.
"Gerçekten yok mu?"
Görkem'in şaşkın sesi kulaklarına dolunca, başını sağ tarafına doğru çevirdi. Gördüğü görüntüyle kaşları çatılmıştı. Görkem bir kızla yan yana merdivenlere oturmuş sohbet ediyordu.
"Ya yok yok kıt mısın? Anlamıyor musun?" Kız da sarhoş olduğu belli olan ses tonuyla yayık yayık konuşuyordu. Korhan'ın kaşları havalanırken, birden Görkem'in ağlamaya başlamasıyla ne yapacağını bilemeyerek öne doğru bir adım atmıştı.
Görkem hıçkırmaya başlarken Korhan'ı görmesiyle gözlerini iri iri açtı ve kollarını öne uzatarak kucak istediğini belirtti. Bir yandan da burnunu çekiyordu. Korhan bir sabır çekerek onu kucakladığında hızla boynuna sarılmıştı.
"K-korhan..." dedi hıçkırıklarının arasından. Korhan minik bebeğinin yüzünde ki yaşları silip kızaran burnundan öptü ve yanağını yanağına yaslayarak kulağına fısıldadı. "Ne oldu güzelim, neden ağlıyorsun."
"O- o kızın pipisi yokmuş!" Diyerek daha sesli ağlamaya başladığında Korhan ne yapacağını bilemeyerek afallamıştı. "Görkem gerizekalı mısın bebeğim sen?" Korhan iç çekerek sorduğunda Görkem'in sesi kesilmişti.
Kirpiklerini kırpıştırarak başını boynundan çekti ve dudaklarını büzdü. "Öyle miyim ki ben?" Masumca sorduğunda Korhan kıkırdayarak büzüşen dudaklarına sulu bir öpücük kondurdu. "Eh, biraz öylesin bebeğim." Dediğinde Görkem hâlâ ona anlamayan gözleriyle bakıyordu. Az önce ki olayı unutmuş gibiydi.
"Seni bir ayıltmamız lazım." Korhan'ın gözlerinde sinsi bir parıltı belirirken, Görkem masum masum kafasını salladı gözlerinin içine bakarak. "Beni bir ayıltmamız lazım." Dedi hipnoz olmuş gibi. Ağlamaları durmuş, iç çekişlere dönmüştü.
Partide ki insanların çoğu manyak sarhoş olmuştu ve şuan üzerlerinde her hangi bir ilgi yoktu. Korhan bunu fırsat bilerek eğilip Görkem'in çenesine sulu sulu öpücükler bırakıyordu. Bir yandan da lavabolara doğru ilerliyordu.
Lavaboya girdiklerinde Korhan Görkem'i musluklara yönlendireceği sırada boynunda hissettiği acıyla irkildi. Görkem tekinsiz bir şekilde yamuk sırıtışıyla ona bakıyordu. Korhan'ın gözleri kısıldı.