•Altı

5 1 0
                                    

"Ölüme bu kadar yakınken hayatıma dair son şey..."

FURKAN

"Ne anladın Azra?" dedi Aziz.Aslında benim anlamamı bekliyordu fakat benim de bilgilerim sınırlı olduğu için buraya kadar anlayamamıştım.Azra'nın yüzünde anladığını belli eden bir tavır vardı ve söylemeye başladı.

"Dünya...Sa-"

Dünya...Kuruluş mu? Neyden bahsediyor olabilirler ki.Azra cümlesinin devamını getirmeyip duraklayınca Aziz ters bir bakış attı.Sevmediği şeylerden biri de başlanan bir eylemin yarım bırakılmasıydı.Tıpkı şuan Azra'nın yaptığı gibi.Ben de bazen böyle yaptığım için bana da kızıyordu bu yüzden Aziz'le konuşurken dikkat ediyordum ama Azra öyle değildi.Aziz sinirlendikçe Azra da burnunun dikine gidiyordu.

Ben merakla Azra'nın ağzından çıkacak kelimeleri bekliyordum ki Azra,Aziz'in sinirinin arttığını fark edip cümlesini tamamladı.

"Dünya.Sanane ki?"

NE? Azra ifadesiz bir şekilde Aziz'in suratına bakarken Aziz daha da sinirleniyordu.Azra'nın alay edeceğini ne ben ne de Aziz aklımızın ucundan dahi geçirmiyorduk ama söylediğj şey...

"Azra salak mısın,ne bu tavrın?"

"Sanane dedim ya."

"Aziz biraz sakin ol abi.Azra kendinde misin,niye böyle davranıyorsun?"

"Dedim ya.Sanane.Aaahhh.Gözüm,gözüm çok ağrıyo."

"İyi misin?"

"Bilmiyorum.Gözüme bir şeyler oluyor.Net göremiyorum."

"Azra.Bana bak.Burdayım burdayım.Kendini rahatlatacak bir şey düşün.Göz bebeğine bakacağım."

"Aziz elini verir misin elini tutmak istiyorum."

"Gözüne bakamam öyle."

"Bir tanesi o zaman."

Kesinlikle çok şirinlerdi.Hani filmlerde gördüğünüz veya kitaplarda okuduğunuz o mükemmel çift vardır ya.Hah.Aziz ve Azra da tam onlar gibi benim gözümde.Ne kadardır birbirimizi tanıyoruz bence bunun önemi yok ama onlar şüphesiz çok iyi bir çift olacaktı.

İkisi de çok dengesiz ama bir o kadar da iyi kalpliydi.Valla itiraf etmek gerekirse Aziz de öyle.Ben fazla şımarık olduğum için Aziz ciddi olmamı istiyor.Bu yüzden kızıyor.Haklı gibi de.Tabii şuan daha önemli olan bir şey var ki o da Aziz ve Azra! Telefonumu çıkartıp hemen resimlerini çekmeye başladım.

"Gözünü kapat şimdi.Ben yavaşça gözkapaklarına dokunacağım eğer acırsa acıdığı an söyle hemen.Başlıyorum."

Aziz,Azra'nın gözüyle ilgilenirken Azra da Aziz'in elini sert ama bir yandan da yumuşak bir şekilde sıkıyordu.Ben çaktırmadan fotoğraflarını çekmiş ve ardından içimden kendi kendime konuşurken Azra'nın söylediğj şey büyük bir kahkaha patlatmama sebep oldu.

"Aziz dokunuyor musun?"

"Evet."

"Hissetmiyorum ama."

"Seni bilmem ama birilerinin gözü çok fena yumruk hissetmek istiyor sanırım."

Sıçtık içses.

"Hayır abi hayır yok öyle bir şey.Boşluğuma geldi yoksa yengeye öyle söylemek.Tövbe haşa."

"Ne dedin?"

Bu sefer de Azra gülmeye başladı çünkü Aziz sinirliyken sinirini artıracak sözler söylüyordum.Bu işin sonu ya hastanede bitecek ya da mezarda.İkinci seçeneğimiz daha iyi olacak eğer hastaneden sağlam çıkarsam Aziz beni yine hastanelik eder.Ne onu ne çalışanları yormamak adına direkt mezara girmem daha sağlıklı olacak.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 14, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KARANLIKTAN AYDINLIĞAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin