008 - farklı göklerde kaybolmuş olacağız

428 69 48
                                    

008 - farklı göklerde kaybolmuş olacağız

gökyüzü yıkılsa, hepsini alsalar bile

katlanmayacağım acı yok

senin için ölmem gerekse bile

senin için ölmem gerekse bile

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


kapana kısılmışlık.

park jimin'in rüyasında gördüğü şeyle yatağında dönüp dururken hissettiği tek şey buydu. 

kapana kısılmış ve sanki tüm hayatına parmaklıkların ardından bakıyor gibi hissediyordu. gözyaşları derin bir uykunun etkisine dalmış kapalı gözlerinden akıyor, akıyordu ama uyanıp da onları silebilecek gücü yoktu.

"tae... ah... yapma!" diye sayıkladı kabusunun ortasında. "tae..."


tekrar ve tekrar, sesini duyurmaya çalıştı genç prens ancak değişen hiçbir şey yoktu; sevdiği adam - sevdiği adam, gözleri önünde bir canavara dönüşüyordu ve jimin bulunduğu yerde ne kadar çığlık atarsa atsın sesini duyuramıyordu.

apollon, güneş'in tanrısı etrafını saran siyah dumanlarla şehirleri yıkıyor - insanları avlıyor ve kendisini durdurabilmek için gelen herkese tüm zalimliğini gösteriyordu; gazabı tüm evrenin üzerindeydi ve tartarus'un engin kötülüğü ile birleşmiş ilahi gücü herkesi teker teker deviriyordu.

"taehyung, dur. ne yapıyorsun böyle?" diye düşündü ama sesi çıkmıyordu, sadece görüyor ve bir şeyler düşünebiliyordu o kadar. konuşamıyordu, kıpırdayamıyordu ve jimin artık bir insan olduğundan bile emin değildi - zaman titanının onun tüm kaderini değiştirmiş olduğunu biliyordu. onu yaşayan bir ölüye çevirmişti.

gözlerinin önünde yine aynı görüntü belirdi, ışıklar yine aynı adamı aydınlattı - kim taehyung'u. yüzünü sarmaya başlamış siyah damarlar ve artık akları olmayan gözleriyle bir şeytana dönüşüyordu. görür görmez hoşlandığı adamın kendi yüzünden bir şeytana dönüştüğünü biliyordu. bu suçluluğun kendisini bir mengene gibi sarmasına neden oldu.

"yapma. apollon, dur." 

ama onu duyan yoktu, sevdiği adam onu bir türlü duymuyordu.

sevdiği ve sevebileceği tek adam, onun sesini duymuyor jimin sadece kendi kendine konuşuyordu.

"jimin..." diye kederli bir ses tonuyla konuştu taehyung, "ne yaparsam yapayım onu bulamıyorum. nasıl kıracağım bu laneti?" elleriyle yüzünü ovuşturup devam etti, "ama bulacağım, tüm evreni yok etmem gerekse bile seni bulacağım. sana, sevdiğimi bile söyleyemedim. sadece bunun için bile olsa onu bulacağım."

yapma, diye haykırdı jimin - ya da öyle olduğunu sandı; yapma ne olursun, bu sen değilsin. bir yolu olmalı, başka bir yolu olmalı.

the shadow of venus; vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin