Jenny

sekiz

Suna, Atsumu'dan zorla aldığı adrese gelip soluk soluğa zile bastı, birkaç dakika içinde Osamu, çökmüş gözaltları ve saten pijaması ile kapıyı açıp karşısındakine boş boş baktı

"Evde de mi rahat yok? Okula neden gelmedim suna? Seni görmemek için, neden evime geliyorsun?"

Suna pişmanlıkla eğilmiş başını kaldırıp kollarını buz gibi olmuş bedene sardı

"Lütfen"

"Dışarısı soğuk, içeri gel"

Osamu arkasını dönerken suna peşinden geldi, küçük ama düzenli ev içini ısıtmıştı

"Ne için geldiğini tahmin edebiliyorum bir şey demene gerek yok"

Elindeki kahve bardağını bırakıp suna'nın kucağına çıktı.

"Hayır Osamu hayır, sadece konuşmak istiyorum"

Osamu, dün tüm gece düşünüp en iyi kararın  Sunaya bu işi gerçekten zevkle yaptığına inandırmak olduğuna karar vermiş ve bunun içinde evine gelmesini beklemişti.

"Osamu"

Kendisine sürtünmesinden dolayı sesi boğuklaşıp kalınlaşmış suna. Sadece sesi ile Osamu'nun kasıklarına sancı girmesine sebep oldu.

"Kes şunu, tanrım... seni bedenin için istemiyorum"

Osamu durmadı. Kollarını aşık olduğu bedene dolarken kafasını boynuna gömerek işine devam etti

"İstediğini yap, sana dokunmayacağım"

"Bu haldeyken bile mi?"

"Evet bu haldeyken bile, beni sevmeyen biriyle yatmak istemiyorum"

Beni sevmeyen kısmı. Osamu'nun kalbini kırmıştı

"..."

"Şimdi konuşabilir miyiz?"

Altındaki sertlik yokmuş gibi davransa da, delirecek gibiydi Suna. Osamuya kendisini bu hale soktuğu için bağırta bağırta ağlatmak istiyordu

"..."

Osamu'yu kendine bastırmasıyla ağzından bir mırıltı çıktı

"Paraya ihtyacın var, buraya kadar doğru anladığımı var sayıyorum"

Osamu kaşlarını çatmış konuşmayı nereye bağlayacağını dinliyordu

"Ve bunun için birilerinin altına girmen beni sinirlendiriyor"

"Birine aşıksın deģil mi? Öyle demiştin, öyleyse git ve söyle ona. Eğer seni yargılarsa aptalın teki demektir"

Osamu, gözlerinin dolduğunu hissederken başını eğdi.

"Olmaz"

"Neden olmayacakmış?"

"Korkuyorum"

"Bebeğim en fazla ne olabilir ki?"

"Hem sen beni sevmiyor musun, neden böyle yapıyorsun"

"Mutlu olmanı istiyorum"

Gözlerini kaçırdı Osamu

"Hayır"

"Osamu, ne istediğini anlamıyorum"

"Ne istediğimi açıkça belli ediyorum bence"

"Hayır etmiyorsun, tanrı aşkına ne yapmamı bekliyorsun? Beni görmek istemiyordun değil mi gidiyorum öyleyse"

Miniģi kucağından sertçe itip yerle buluşmasını sağladı,
Oysa ki Osamu'nun söylemek istediği şey kucağında haraket etmeye devam etmekti

"Hayır suna, dur!"

Kapıya ulaştığı sırada parmak ucuna çıkarak arkasından sarıldı, buna rağmen omzuna kafasını koysmamıştı

"İstediğini yapıyorum Osamu, gidiyorum. Şimdi bırak beni"

"Onu...demek istememiştim"

Suna arkasını dönüp ellerini Osamu'nun yüzüne koydu,

"Umurumda değil"

Ayakkabılarını giymeye başlayınca üzerini düzeltip Osamuya döndü

"Peşini bırakıyorum"