iyidir keyifler umarım
×××
jk
"Vay canına, gözlerim bana yalan mı söylüyor yoksa? Bu gördüğüm ortaokuldaki sürtüğüm Jeon Jeongguk mu?"
"Sürtük falan ayıp oluyor Kim Taehyung."
"Yalan mı? Sikimi emmek için olan inlemelerin hâlâ kulağımda yankılanıyor."
"Artık nasıl inlediysem, etkisinden çıkamamışsın, kendini de çekiyor musun bari yıllar önceki sesimle?"
Kahkahası küçük okul tuvaletinde yankılanırken elini yıkamayı bitirdi ve bir peçete koparıp silmeye başladı. Evet, dönem ortasında okula geldiği, tuvalete indiği haberini almam ile bir koşu yanında bitmiştim esmer çocuğun. Son sınıf olan serseri Jeongguk, Taehyung ismini duyunca aciz bir pısırığa dönüyordu. Ne acınılası ama.
İkimiz dışındaki kimselerden yoksun olan tuvalette, gergin ortam yüzünden dudaklarımı ısırıp duruyordum.
Kahkahası durdu ve elindeki ıslanan peçeteyi yerdeki çöpe atıp yaslandığım duvarda önüme geldi.
"Hayret ettim," diyerek tepeden tırnağa süzdü beni. "Büyümüşsün, Jeon."
"Alayını siktirtme. Ne işin var bu okulda? Fakir değil misin oğlum sen, özel okula gelmek ne haddine senin?"
Bir kaç adımlık mesafe bıraktı aramızda. Kare gülümseyişi, değişmemiş.
"Talih kuşu kondu inanır mısın, piyango çıktı."
"Cidden çok inandırıcısın."
Her geçen saniye daha da yaklaşarak alnımdan terler dökmeme neden oluyordu. Hâlâ aynı çekicilik, hâlâ aynı tahrik edicilik; Kim Taehyung işte.
"Unuttun mu? Zekiyim ben, burs kazandım."
"Doğru ya, çalışmayıp yüksek alanlardansın. Sinirlerimi bozmaya devam ediyorsun."
"Sende bana azmaya devam ediyorsun. Topluluk alandayız Jeon, sikinin kalkması ahlak kurallarına aykırı."
Beş santim. Belki de dört? Burnumun dibinde olduğu kesin, nefes verişleri çarpıyor yüzüme. Kahve içmiş. Ah, fısıldıyor bir de.
"Topluluk alanlarda insanlar olur," diyerek etrafıma göz gezdirdim. "Burada herhangi bir birey göremiyorum, Kim."
Tebessüm etti bana. "Her zaman utanmaz bir heriftin." Kafamı aşağı yukarı sallayarak omuz silktim.
"Yapım böyle."
Ellerini iki yanıma atarak duvarla arasına hapsetti beni, erimek istemiyordum şimdiden. Kalbim kulağımda atarken kendini bana bastırdı. Penislerimiz kim daha büyük kavgasına girmişçesine çarpışırken kulağıma eğilerek küpemi çekiştirdi dişleriyle. Bedenim alev alıyordu, uzaya fırlayabilirdim her an.
"Hormonlarına sahip çık." dedi inlemeli bir tonda.
Gözlerim istemsizce kapanmış, kendimi sıkarken üzerimde hissettiğim baskı saniyeler sonra kayboldu. Nefesler içinde göz kapaklarımı aralayıp bakmaya çalıştığımda gittiğini gördüm, lâkin etkisi hala sürüyordu. Bu ufak karşılama sayesinde farkına vardığım bir şey vardı;
Hormonların savaşında büyük bir penisin varsa 31-0 öndesindir.
Ve hatırı sayılır penisimin yanında kimin önde olduğu aşikar.
Ah, siktir.
×××
ŞİMDİ OKUDUĞUN
war of hormone ✓
Fanfichormonların savaşında büyük bir penisin varsa 31-0 öndesindir texting, düzyazı hate love