Gecenin Işığı'nın finalinden sonra duygusal bir boşluğa düşmeyin diye bu bölümü paylaşayım istedim.
KEYİFLİ OKUMALAR
••
(Geçmiş)
"Levi! Kahrolası neredesin?"
İşte. Başıma belalar açan ses geldi. Küçük kuklamı yastığımın altına saklayıp koşarak içeri girdim.
"Şu parayı al, köşedeki bakkaldan bana sigara al."
Avucunda buruşturduğu parayı elime itti.
"Sakın sokaktaki çocuklarla konuşma. Çabucak git gel."
Başımı sallayıp ucu eskimiz botlarımı güç bela giyip evden çıktım. Sokaklar yağmurdan ıslanmıştı. Üstümdeki hırkanın kapüşonunu örtüp başımı yere eğdim.
"Heyy sen! Uzaylı ne yapıyorsun sokakta?"
Bana seslendiklerini biliyordum. Ama başımı kaldırmadım.
"Gelsene buraya."
Keşke ben de onlara katılıp oynayabilsem. Ama annem onlarla oynamama izin vermiyordu. Biz farklıymışız. Öyle diyordu.
"Ezik! Korkuyor musun yoksa?"
Sonunda başımı kaldırdım ve onlara dişlerimi sıkarak baktım. Kaşlarımı çattım ve cılız sesimle konuştum.
"Bana bulaşmayın."
Hep birlikte gülmeye başladılar. Bana doğru geliyorlardı. Köşedeki bakkala doğru koşmaya başladım. Nefes nefese kapıyı açıp bakkala girdim.
"Bir tane şundan."
Titreyen ellerimle annemin içtiği sigarayı gösterdim. Adam paketi verince avucumda sıktığım parayı uzattım. Adam sapsarı pis dişlerini göstererek güldü.
"Paran kalsın. Annene selamımı söyle."
Şaşırdım ama bir şey soramadım. Bakkal kapısına geldiğimde kapıda beni bekleyen çocukları gördüm. Adama çaresizce baktım.
"Sokak serserileri," diye tıslayıp elini omzuma koyup kapıya götürdü beni.
"Dağılın lan sizi serseriler."
Adamın korkutucu sesini duyunca hepsi bir anda dağıldılar.
"Hadi koş. Annene selamımı şöyle," dedi tekrardan. Teşekkür etmek istedim ama yapamadım. Gülümsemeye çalıştım ama yüzüm buna alışık değildi. Koşarak bakkaldan çıktım ve nefes nefese evin kapısına geldim. Derme çatma tahta kapımız aralıklıydı. Kapıdan girerken arkamdaki çocukların alaycı sesini işittim.
"Piç!"
••
(Günümüz)
Bugün çok önemli bir gün. Yıllardır beklediğim an gelip çatmıştı belki de. Son kontrolleri yapmam şarttı.
"Bana bak bir problem çıkmayacak değil mi?"
Bu aptalla iş birliği yapacağım hiç aklıma gelmezdi. Bana aval aval baktı.
"Evet evet. Ben Işık'a tefeciye git dedim. Şu an kararsız ama emin olun sonunda gelecektir."
Bu çocuk gerçekten tam bir ahmak.
"Sen ne tür bir salaksın Anıl?
Işık'a durup dururken tefeciye mi git dedin?"Bu gerizekalıya güvenmekle hata yaptığıma emindim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECE
General FictionVar mısınız bu sürükleyici hikayeyi bir de Gece Karayel'den dinlemeye? Geçmişini öğrenmeyi ve onu gerçekten tanımayı istiyor musunuz? Her şeyi onun ağzından okumaya ne dersiniz? Bilinmeyen gerçekleri ondan öğrenmeyi ister misiniz? İşte gerçek Gece K...