⠀✔⠀BASOREXIA, drarry

özel bölüm, smut

UYARI: SMUT.

✘

Sanki bir doğa harikasıymış gibi izliyordum karşımda arzulu zümrüt yeşili gözleriyle bana bakan adamı. Önümdeki şişlik az evvelki haline kıyasla çok daha büyük görünüyordu. Büyülenmiş gibi bakıyordu penisime, sırıtmamı saklamadım. Büyük ihtimalle hayatımda gördüğüm en güzel manzaraya bu gece tanık olacaktım.

Usulca elimden tutarak evine doğru çekiştirmeye başladı beni, anahtarı cebinden çıkarıp kapıyı açtı ve beni içeriye aldı. İçeriye girer girmez dudaklarımızı birleştirdi, zehirli sözler fısıldayarak kucağıma aldım. Kemerimin yere düşüş sesi koridorda yankılanırken Harry'in tek bir gözyaşına dünyayı yakabileceğimi fark ettim.

Zihnimdeki bir düşünce beni durdurdu, bu ne kadar doğruydu? Yarın sabaha unuturum diyerek boş verdim, öpücüğüne karşılık vermeye devam ettim. Esmer tenli partnerimi yatağın üstüne bırakıp gömleğimi çıkardım, sadece iç çamaşırımla kalmıştım.

Yarı çıplak bir vaziyette arkamı döndüğümde hala giyinik bir Harry bekliyordum dürüst olmak gerekirse. Ama o bacaklarını açabileceği kadar açmış bir şekilde beni bekliyordu. Harry'in yüzüne baktığımda, cinsel organım daha da kalkabilirmiş gibi kalkmıştı. 

Soğuk sırtıma çarptığında alayla gülümsedim, alt dudağımı ısırıp kendimi yavaşça Harry'in üstüne bıraktım. Boynuna ufak öpücükler konduruyordum ve o da sakince inliyordu. Altlara doğru inmeye başladığında dudaklarım, elini saçlarımın arasından geçirdi. Kendimi bir anda üstünden çektim ve karşımdaki esmer tenli adamın tepkisini izlemek için kendime bir dakika verdim.

Arzu yüzüne yansımıştı. Gözleri istekle parlıyordu. Ağzı aralıktı ve beni istediği belliydi. Daha fazla uzatmaya gerek yok diye düşünerek fısıldadım. "Arkanı dön hadi." 

Yatağın üstüne dizlerini dayayıp arkasına dönmeden önce sol eliyle cinsel organımı avuçladı. Boğukça inleyip üstümdeki tek kumaş parçasından da kurtuldum. Elime penisimi alıp dibinden tutup aşağı eğdim ve yavaşça girmesi için baskı uygulamaya başladım. Şimdi o inanılmaz büyüklükteki penisimin kocaman bir mantara benzeyen başı, Harry'in deliğine girmeye çalışıyordu. 

Tamamını içine aldığında kalçasını hafifçe sallamaya başladı, uyumluluğumuz beklediğimden daha muazzamdı.

Tüm kontrolü kaybetmek üzere olduğumu fark ediyordum. Aniden girip çıkmaya başladım ve aynı anda da Harry homurdanmaya başlamıştı. İkimizde fazlasıyla zevk alıyorduk.

Boşalacağımı hissettiğimde penisimi deliğinden çıkardım ve kendimi yatağın diğer kenarına attım. Gözlerimin önündeki Harry'in hareketsiz manzarası bile, inanılmayacak kadar çok tahrik olmama neden oluyordu. Yüzündeki ifadeden, devam etmek istediğini anlayabiliyordum.

Devam ettik.

Kalçası, hızlı hareketlerle ileri geri gidiyor, penisim Harry'in deliğine girip çıkıyordu şimdi. Tanrım, en küçük bir inme belirtisi bile yoktu. Düzgün hareketlerle kendimi hareket ettiriyordum, Harry'in tahrik edici sesi kulaklarımı doldurmuştu. "Devam et, daha sert."

Çığlık çığlığaydı. Tüm vücudu kıvranıp bükülüyor, penisimi her bastırışımda daha fazlası için çırpınıyordu.

Müthiş bir manzarayı seyrediyordum gerçekten de. İkimizde kendimizden geçmiş gibiydik.

Yavaşlamaya başladım, sonra birden durdum ve peşinden de patladım. Harry'in yüzünü göremiyordum ama göz devirdiğine emindim. 

Bir süre durup soluklandık. Harry işaret parmağının ucuyla göğsümden itip beni uzaklaştırdı. Ve beni biraz daha iterek koltuğa oturttu. Üstüme çıktı, bedenimin her yerine öpücükler konduruyordu. Penisimi ağzına aldığında hırıltıyla küfür ettim. "Siktir, siktir, deli ediyorsun beni." Yeniden az evvelki dik haline dönmüş penisimin üstüne yavaşça oturdu. Harry, ayaklarını bacaklarımın yanındaki iki koltuğa basıp kalçalarını havaya kaldırdı ve penisimi deliğinden içeriye aldı. Bir an öylece durduk. Kelimenin tam anlamıyla hayranlık doluydum.

Yuvarlak, dolgun kalçaları adeta gözlerimin önünde üstümde dans ediyordu. Ellerimle ince belini kavradım ve az evvelki boşalmamdan ötürü ıslanmış kalçasına girişlerimi devam ettirdim. Kendimi ona emanet etmiştim ve bundan kesinlikle pişman değildim.

Gözlerimi bu müthiş manzaradan alamıyordum. Bir süre sonra, ince, esmer ve kemikli elleri de girdi devreye. İki eliyle kalçalarını avuçlamış ve birbirinden ayırmıştı bana yardımcı olmak için. Gözlerim, şimdi de, onun tüm davet ediciliğiyle ortaya çıkan deliğine kilitlenmişti. Hareketleri iyice beni baştan çıkartırken anı yaşıyordum.

Boğukça inlediğini duydum. Daha hızlı olmam için yalvarıyordu. Elbette ki Harry'in bu isteğini ikiletmeye niyetim yoktu. Bir anda hızlandım. Bu da onun sarsıla sarsıla belini getirmesine neden oldu yalnızca. Şimdi kucağımda oturup kalmıştı.

Ama kısa sürdü bu hareketsizlik. Bir süre sonra kalçaları yeniden hareketlendi. Artık tekrar içindeki o kocaman penisimin üstüne oturup kalkmaya, o akıl almaz büyüklükteki aletimi deliğine alıp çıkarmaya başlamıştı. 

Gözlerimin önündeki manzara, gerçekten de müthişti doğrusu. 

Gözlerimi oradan koparabildiğimde ise Harry'in zevkten ne kadar uçmuş olduğunu açıkça belli eden yüzünü seyretmeye başladım. Gözleri kısıktı. Alt dudağını dişlerinin arasına sıkıştırmıştı.

Daha fazla dayanamayıp kendimi Harry'in içine bıraktım. Tohumlarım, yuvarlak kalçasının kenarlarından sızmaya başlıyordu. Aynı anda gelmiştik.

Harry'le menilerimiz birbirlerine karıştığında, esmer partnerim çıldırmıştı. Az evvelki sarsılmanın etkisiyle bedenlerimiz yorgun düşmüştü. Defalarca kez boşalmanın etkisiydi.

Bacakları bedenini taşıyamıyordu, bir anda kendisini üstüme bıraktı. Henüz inmiş penisimin üstündeki baskı bir miktar canımı acıtmış olsa da zevk almıştım. İçindeki bellerle ıslak bir hale gelmiş olduğu için yavaşça Harry'i kucağıma alıp yatağa uzandırdım. "Devam etmek istiyorum, Drakie." 

Hırıltıyla karışık konuştum, yorgunluktan göz kapaklarım kapanmak üzereydi. "Yoruldum güzelim." Ayaklanıp Harry'i elinden tuttum. "Lavabo ne tarafta- oh, tamam gördüm." Elini tutmayı bırakmayarak devasa gardıropun yanındaki kapıdan içeriye girdim.

"Bana sakso çeker misin sevgilim?" diyerek inledi Harry, "Hadi lütfen..." Tüm vücudu, büyük bir kendinden geçmişlik içinde dalga dalga kıvranıp bükülüyordu. Benim için de ip, kelimenin tam anlamıyla kopmuştu. Hırsla ağzıma alıp yalamaya başladım, dilimi penisinin başında gezdirdikten sonra avcuma alıp mastürbasyon yapmaya başladım.

Kafamın içinde müthiş bir uğultu vardı. Tüm ömrüm boyunca ilk kez böyle bir şey yapıyordum ve bu beni inanılmayacak kadar tahrik ediyordu. Draco Malfoy'un orospu olduğuna dair söylentileri yalanlayacak bir şekilde yalıyordum.

Sonunda, titreye titreye durmamı söyledi. Dizlerimin üstünde doğrulmayı bırakıp duşu açtım. Suyun altında vücudumu temizlerken bir yandan da mırıldandım. "Salazar, mükemmelsin."

Harry kahkaha atıp yanıma sokuldu. Temizlendikten sonra duştan çıktık, belime bir havlu sarıp kıyafetlerimi odanın köşesindeki çöpe attım. İmayla ona bakınca Harry kıkırdayarak dolabından birkaç parça giysi çıkarttı. "Seni küçük şeytan, direkt kıyafetlerini giyebilir miyim de diyebilirdin. Çöpe atmana gerek yoktu."

Gülerek kıyafetleri üstüme geçirdim. Salona geçip şarapların bulunduğu bölümden bir tanesini kapıp kadehlere boşalttım. Harry ıslak saçlarını şekile sokmaya çalışarak yanıma geldi. Kadehlerden bir tanesini kafasına diktikten sonra suratını asarak konuştu. "Sanırım gitmelisin. Ronald aradı az evvel, Hermione ile tartışmışlar ve Hermione onu eve almamış. Bana gelecekmiş geceyi geçirmek için."

"Birkaç işim vardı benim de," Harry'in dudaklarına hızlı bir öpücük kondurup araba anahtarımı masanın üstünden aldım. "Sonra, görüşür müyüz?"

Bilmediğine dair mırıltılar eşliğinde arkamdan geldi. Kapıdan çıkmadan önce arkamdan sarılıp fısıldadı. "Seni seviyorum..." Tüylerim diken diken olmuştu, yolunda gitmeyen bir şeyler vardı. Harry'in yüzüne baktım. Yüzündeki pişman olmuş ifadeye üzüldüğümü belli etmemeye çalışarak arabama bindim ve en yakın otele sürdüm.

Uzun bir gece olacaktı.

✘

Deli gibi utanıyorum. Umarım güzel olmuştur, başka kurgularda görüşmek üzere.

-lunelinne, lunereina, hira, sly dahisi, alvina, almira