3/5

4.9K 62 2
                                        

Bahsettiğim şarkıyı multiye ekledim.

Herşey çok hızlı gelişti. Onu kapımda görmemin verdiği şok daha geçmemişken, yağmurun etkisiyle sırılsıklam olmuş bedenini hızlı bir atakla benimkine itmişti bile. Buz gibi ve ıslak vücudu ile ani temasımız üşümeme neden oldu. Dudaklarını o geceden sonra ilk kez hissettiğimde kalbim tekledi, kasıklarımda ufak bir sızı hissettim. Bir süre beni yokladıktan sonra öpüşüne karşılık verdiğimde kanepeye doğru süreklendiğimizi fark ettim. Sırtım minderle buluşana kadar sert tavrı devam etmişti. Dili ve eli rahat durmazken tüm bilincim resmen durdu. Nerede olduğumu, ne yaptığımı unuttum, herşey bir anda silindi. Tek yapabildiğim ona karşılık vermekti. Ağzımın içine alkol tadı yayıldığında elleri kalçamı sıktı ve sıkması ile gerilip ona abandım. Bunun etkisiyle dudaklarını ayırıp inledi. Dudaklarını dudaklarımdan çekip boynuma yöneldiğinde elim ayağım boşaldı. Şuan gerçekten bu oluyor muydu? Birde şu lanet olası piercing vardı. Dili yetmiyormuş gibi o da bana eziyet ediyordu sanki. Dilinin ıslattığı yerlere deyip daha fazla garip sesler çıkarmama neden oluyordu. Üzerimizdeki kıyafetler saniyeler içerisinde azalırken sanırım benim rengim artık bordoya kaymıştı. Hırıltıları arasında südyenimi yere atarken göğüsüme öpücüklerini bahşetti. Dili harekete geçtiğinde gerilmemek mümkün değildi. Hayallerimde ki adamla bu pozisyonda olmak nefesimi kesiyordu. Dili görevini yaparken elini devreye soktu. Altında can çekişirken ellerimi ensesine götürdüm. Üzerindeki en son parçayı çıkardığımda beni öpüşünden bu yana ilk kez gözlerimi açıp ona baktım. Televizyon ışığı ve mutfaktan gelen ışık yardımıyla seçebildiğim ıslak saçları o kadar cazibeli duruyordu ki avuçlamamak imkansızdı, her bir milimi çok güzeldi. Hareketleri aşağılara indikçe saçlarındaki ellerim onları çekmeye başlamıştı. Artık kendimi kontrol edemiyordum. Resmen hissetiklerim uyuşturucu hissi veriyordu.

Beklemediğim bir anda kendini bana itmesiyle gözlerim sımsıkı kapandı ve derin bir inilti kaçırdım dudaklarımdan. Her saniye hızlanmasıyla seslerimiz birbirine karıştı. Sanırım alkolün etkisiyle sanki ilkiymiş gibi acemi davranıyordu. Tabii ki ilki değildi.

Binlerce haber okumuştum onlar hakkında. Özellikle Luke hakkında 'kız' mevzuları çok fazlaydı ve aralarına benimle ilgili olan bile eklenmişti! Düşündükçe iğrenç bir haftaya rağmen şuan burada, üzerimde inlemesine sırıtabiliyordum. Diğer o haberlerin, ne kadarı doğru ne kadarı yalan bilemiyorum ama daha önce bir ilişki yaşamama ihtimali vermiyordum. Yani o Luke'tu. Şu fotoğraflarına bakmamın bile baştan çıkmama yettiği Luke Hemmings. O istemese bile takıldığı kızlar onu rahat bırakmaz, istediğini alana/verene kadar.

Televizyondan dikkatimi çeken melodili sözler gözlerimi, mavilerini görmek umuduyla açar diye ayırmadığım kapalı göz kapaklarından ayırıp televizyona yöneltti.

"Please wrap your drunken arms around me/Lütfen sarhoş kollarını etrafıma dola" ortama uyan sözler ile hoş melodi gerilmeme neden oldu. Boğuk inlemesi ile dikkatimi tekrar çektiğinde ona geri baktım, hala gözleri kapalıydı.

"Please tell me I'm your one and only/Lütfen bana tek ve biricik sevgilin olduğumu söyle"

Iyice gerilen vücudum yaşadığım şaşkınlık ve zevk ile bu sözlerle birleşince ani kararla zar zor sehpanın üzerindeki kumandaya uzanıp, yarışmacının şarkı söylemesi bittiği an televizyonu kapatabildim. O ise istifini bozmamış hareketlerine devam ediyordu.

"Geliyorum!" onu gördüğümden beri ilk kez konuştuğunda öyle bir yüklendiki komşuların sesimi duymasından korkumdan ağzımı kapattım. Inlemelerin ardi arkasi kesilmezken ilk rahatlayan ben oldum.

"Ge- Leighton!" adımı inleyişi ile üstüme yığıldığında ölüyorum sandım. Kalbim resmen ağzımda atıyordu. Bittiğinde başladığımızdan daha çok heyecanlanacağım aklıma gelmemişti.

Kendini yanıma ittiğinde yaşadıklarımın rüya olup olmadığını düşünmeye başlamıştım. Dar kanepede tıkış tıkış olmamız bile rahatsız etmiyordu. Gözlerimi avuşturup başının omzuma düstüğü uyuyakalan bedenine baktım. Rüya değildi, çünkü rüya olamayacak kadar güzeldi.

・・・

Karşıdaki inşaattan gelen sesler yüzünden uyandığımda Luke kanepenin kenarına oturmuş, sigara içiyordu. Ayıldığımı gördüğünde vücudumdaki gözleri, gözlerime kaydı. Ayaklanıp perdeyi açtım ve içeriye daha fazla ışığın girmesini sağladım. Dün geceki havaya göre ışıl ışıl parlıyordu gökyüzü. Koltuğa geri oturduğumda kotunu giydiğini gördüm. Hala çıplak olduğumu fark ettiğimde sehpanın üzerine atılan bol tişörtümü geçirdim üzerime. Sigarasından bir nefes alırken gözlerini tekrar bana çevirdi.

"Ister misin?" derken sigarasını bana uzatıyordu. Uzanıp sigarayı aldım ve içime bir nefes çekerken sırıtışını izledim. Geri uzattığımda tekrar dudaklarında yerini aldı.

"Evimi nereden buldun?" cevabını merak ettiğim soruyu sorduğumda elini seyrek sakallarına atıp okşamaya başladı.

"O gece seni takip ettim." net ve çok normal bir şeymiş gibi rahatça verdi cevabını. Şaşkınlığım yüzümde belirdiğinde elini dizine geri koydu.

"Leighton" dediğinde şaşkınlığımı bi kenara bırakıp "Lei. Lei diyebilirsin." diye böldüm. Dünden beri ard arda gelen şaşkınlıklara artık alışmaya başlamıştım.

"Tam adını tercih ederim, Leighton." içten gülümsemesi erimeme neden olacaktı.  Gerçekten. "Pekala, Luke." ismimi bastırarak söylediği için bende onunkini bastırdım. "Dün gece.." diye lafa başladığında kötü birşey dememesi için dua ettim. Derin bir nefes aldıktan sonra devam etti. "Dün gece nasıldı?"

"Nasıl yani?"

"Yani ben iyi miydim?" yüzünü ekşiterek sormuştu. "Evet. Evet gayet iyiydin. Neden?"

Sigarasını söndürüp yanıma oturdu. Yakınlığımız anında kızarmama yetti. Öylece yüzüme bakarken ne halt yediğini anlamıyordum. Gözlerini gözlerimden dudaklarıma indirdi. En az benim kadar heyecanlı olduğunu hissettim.
"Beni öper misin?" bu sorusu tekrar o geceyi hatırlamama neden olmuştu. O gecede onu ben öpmüştüm. Yaklaşıp dudaklarımızı birleştirdiğimde karşılığı gecikmedi. Öpüşü dünki kadar sert değil, aksine yumuşak ve anlamlıydı. Yani bu işin ileri gideceği izlenimi veren öpücüklerden değildi. Ayrıldığında mavilerinin güzelliğine tekrar mest oldum. O gece, o karanlıkta bu kadar net bakamamıştım. Alnını alnıma dayadığında nefeslerimiz birbirine karışıyordu.
"Dün gece benim ilkim oldun, Leighton"

üçüncü bölümden seviştirdim evet

would you kiss me? // lrhHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin