3

877 123 99
                                    


Hoseok'un saraya gelmesinin ardından 1 hafta geçmişti. Bu sırada Hoseok'a saraydan bir oda ayarlanmıştı. Bu hafta da saraya asıl çağırılma nedeni olan cinayet hakkında bilgi sahibi olmuştu.

Günlerden Çarşambaydı. Jung Hoseok bugün kralın en son görüştüğü kişiler ile konuşacaktı. İlk olarak kralın hizmetlisi Kim Yongsun ile görüştü.

"Kralı gören en son kişi sensin. Bu durumda en şüpheli kişi olabilirsin. Neler oldu anlat lütfen"

Sandalyeye oturdular. Yongsun olayın şokunu daha atlatamamıştı. Suyunu içip konuşmaya başladı.

"Gece saat 00.25 civarıydı. Kralımız uyumadan önce hep su içerdi ve bende mutfağa gidip suyunu getirdim. Herşey normaldi sabaha kadar. Gece hic ses duymadım veya ayak sesi. Sabah odasına gittiğimde hala yatağındaydı. Nabzına baktığımda atmıyordu. Sonra olanları sizde biliyorsunuz."

"Şüphelendiğiniz biri var pekala"

"Kralımız bizim gibi hizmetlilere pek bahsetmez, kraliçe hazretlerine sormanız daha uygun. O yüzden bilemiyorum."

"Pekala Tesekkur ederim"

Hoseok not defterini kapattı ve kalemini kulağının arkasına koydu. İlk odadan kendi çıkmıştı. Odadan çıktığı gibi 2.Prens Yoongi'nin odasının önune gelip kapıyı çaldı. Onay sesini duyunca içeriye girdi.

"Kim Yongsun'un ifadesini aldım. Sırada kim var?

"Yongsun ne dedi?"

Eliyle oturmasını işaret etti.

"Olay saatinin gece olduğunu ve kendisinin kimin yapabileceği hakkında fikri olmadığını söyledi"

"Peki sırada her gece çay saatininden sorumlu olan Ahn Jiyoung var. Öğleden sonra onu sorguya alabilirsin."

"Tamam"

Hoseok ayağa kalktı. Öğleye kadar oturamazdı çünkü bu bünyesine tersti. 2.Prensten sarayı gezdirmesini istemeyi düşündü ama bunun saçma bir fikir olduğunu farkedip bu düşünceden kurtuldu.

Prensin önünde eğildikten sonra bahçeye doğru gitti. Sarayın bahçesi Hoseok'un çok hosuna gidiyordu. Bahçenin içindeki çardağa oturdu.

Etrafı süzmeye başladı. Saraydaki herkes birbirinden farklı bir kişiliğe sahipti. 2.Prens Yoongi'yi yakından tanımaya fırsatı olmuştu. Soğuk bir görünüşü vardı. Gülerken hiç görmemişti aslında. Onun tam zıttı kişiliğe sahip kardeşi Hyunjin vardı.

3.Prens Hyunjin sanatla ilgileniyordu. Anladığı kadarıyla tahtta fazla gözü yoktu. Zamanını genellikle çarşıda boya fırça vb. Eşyaları satan dükkânlarda geçiriyordu. Bu yüzden halk ile arasında farklı bir bağ vardı.

Hoseok saraya ilk geldiğinde 1.Prens Baekhyun'ı gözü hic tutmamıştı. Gözünün tahtta olduğunu onu tanımayan bir insan bile anlayabilirdi.

Düşünceleri ile savaşırken yanına biri geldiğini ilk önce farketmedi. Ama hareketlilik artınca yanına döndü.

"Ne yapıyorsun burada"

"Düşünüyorum"

"Zor olmalı o kadar kişinin ifadesini almak"

Hoseok Yoongi'ye küçük ama sıcacık bır gülümseme sunmuştu. Bir amacı yoktu ama içinden gelmişti. Uzun sure yüzünü inceledi, keskin yüz hatlara sahipti siyah gözbebekleri insanı icine çekebilirdi.

"Nerede yaşıyordun"

"Görevimin sadece katili bulmak olduğunu zannediyordum. Biyografimi çıkarmaya gelmedim sanırım"

"Karşında prens durduğunu Unutuyorsun bazen sanırım"

"Prensseniz ne olacak yoksa beni mi öldürsünüz. Hepimizin eşit olduğunu düşünüyorum"

"Cesaretine hayran kaldım. Umarım bu cahil cesareti sonunu getirmez"

"Çok düşüncelisiniz Prens hazretleri"

Yoongi Hoseok'un son cümlesine karşı gülümsemişti. Karşısındaki adamı asla çözemiyordu. Bazen karşısında filozof olduğunu zannediyordu bazen de küçücük bir çocuk.

İkisininde kafasında binlerce soru vardı. Hoseok daha çok saraydaki insanlar hakkında fikir yürütüyordu, Yoongi ise Hoseok'u düşünüyordu.

"Sorgu zamanı"

Yoongi ayağa kalkıp elini Hoseok'a uzattı ve kalkmasına yardımcı oldu. Yaptığının saçma olduğunu düşündü. Annesi bu hareketini görse onu azarlayabilirdi. Annesi tabiki de gerçek annesi olan değil. Yoongi'nin annesi melek gibi bir kadındı. Bahsettiği annesi kraliçe Hyejin'di.

"Nereye gideceğiz"

Hoseok'un sorusu onu düşüncelerinden kurtarmıştı.

"Mutfağa"

"Sizde mi geleceksiniz?"

"Evet"

"Tamam ama işime karışmazsanız sevinirim Prens hazretleri"

Son kelimeyi alaylı bir ton ile söylemişti. Nedense Yoongi'nin garip bir şekilde hoşuna gitmişti.

"Nasıl istersen Bay Jung"





♡´・ᴗ・'♡
Fici çok uzun tutmak istemiyorum ama çok da kısa olsun istemiyorum.

Neyse fikirlerinizi belirtirseniz mutlu olurum

Medyada ki şarkıyı dinlemeyi unutmayın🧚‍♂️

Görüşürüz😽

KİNGDOM | SOPEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin