Gece doktora anlattığım sahneleri rüyamda gördüm o anı tekrar tekrar yaşadım rüyamda,ve tekrar tekrar ağladım
Ani bir şekilde uyandım terlemiştim ama buz gibiydim tenime yapışan saçlarımı elimle çektim ardından kalktım ve duş aldım saat sekiz di hemen hazırlandım ve dükkana gittim
Haftam klasik geçmişti evden işe işten eve ve neredeyse her gün Burak uğruyor du yanıma artık çok samimi olmuştuk ve bazen şaşırsam da fazla yakın davranıyordu Rüzgar ise sadece bir kere uğramıştı o da çok kısa zaten doğru düzgün konuşmmıştık bile
Pazar günü ise akşama kadar uyumuştum daha doğrusu uyuya kalmıştım uyandığımda randevumu hatırladım ama çok geçti bu yüzden Rüzgar a annesine açıklaması için bir mesaj attım o da ileteceğini söyledi
Pazartesi günü kalktım ve işe gittim
"Günaydın Ali bey"
"Günaydın"
Yerleri sildim ardından biraz tezgahı toparladım sonrasında tek tük müşteriler gelmeye başladı
Öğle saatlerinde ise yine her zamanki gibi Burak geldi
"Selam"
"Selam"
"Naber"
"İyi senden"
"Bende aynı, çalışıyorum"
"Şey dicem ya, yarın akşam dışarı çıkalım"
"Nasıl,ikimiz mi"
"Yani Rüzgar ı da çağırmayı düşünmüştüm ama istersen ikimizde çıkabiliriz"
Dedi göz kırparak
Şaşkınlığımı gizlemeye çalışarak baktım
"H-hayır yani öyle demek istemedim yanlış anladım galiba"
"Yani öyle bir parka gideriz alırız çekirdek kola oturur sohbet ederiz"
"Sen böyle şeyler yapar mıydın"
"Valla seninle bir daha bara gitmem napalım parka gidelim bari"
"Ya hatırlatıp durma şunu ya"
Güldü
"Ee ne diyorsun"
"Bana uyar"
"Tamam o zaman ben Rüzgar a da söylerim"
"Tamam olur zaten Rüzgar da bu aralar bir garip belki iyi gelir ona da"
"Haklısın,tamam o zaman görüşürüz"
"Görüşürüz"
Akşam olunca eve geldim ve yemek yiyip yattım sonrasında uyandım ve işe gittim günlerim artık birbirini tekrarlıyor du ama en azından oyalanıcak bir şeylerim oluyordu
İşten geldim ve hazırlanıp Burak'ı aradım
"Burak hangi parka gidicez"
"Senin evin bir kaç sokak aşağısında olan"
"Tamam geliyorum, Rüzgar geldi mi"
"Aradım ama daha gelmedi"
"Tamam"
Evden çıktım ve parka doğru ilerledim bir kaç dakika sonra parktaki bankta oturan Burak'ı gördüm ve yanına gittim
"Selam"
"Selam naber"
"İyi"
"Sana yakın diye buraya gelelim dedim"
"Sağol"
"Çekirdek"
"Olur"
Paketten avcuma döktü biraz sonra yanındaki şişeyi tutarak
"Kola ister misin"
"Olur"
Birlikte bir on beş dakika kadar oturduk burka ise arada bir bana bakıyordu sanki bir şey söyleyecekmiş gibi ama sonra kafasını geri çeviriyordu
En son yine bana bakarken yakaladım ve
"Bir şey mi söyleyeceksin"
"H-hayır"
"Peki"
Rüzgar hala gelmemişti bende geriliyor dum
"Rüzgar nerde kaldı acaba"
Bir süre durdu eli ile alnını ovaladı ve bana baktı
"Sürekli Rüzgar ın peşinde koşmaktan sıkılmadın mı"
"Ne"
"Sürekli Rüzgar ı sayıklayıp duruyorsun"
"Ne demek bu şimdi"
Gergin ve derin bir nefes aldı
"Dükkanda yanına geliyorum Rüzgar ı soruyorsun, mesajlaşıyoruz Rüzgar ı soruyorsun, telefonla konuşuyoruz Rüzgar ı soruyorsun,seninle buluşuyoruz yine Rüzgar ı soruyorsun bir kerede benimle ilgilensen, Rüzgar seni takmıyor bile söyle bana kaç kere geldi dükkana"
Kekeleyen ve titrek çıkan sesim ile
"Ü-üç kere"
"İnsan bazen ne kadarda kör oluyor"
Ona şaşkın gözlerle bakıyordum
"Ne demeye çalışıyorsun Burak"
"Anlamıyor musun Deniz her gün yanına uğruyorum seni partime davet ediyorum seninle sürekli mesajlaşıyorum neden yapıyorum bunu"
Bir şey demeden onu dinliyordum
"Çünkü seni seviyorum Deniz"
Dedi ve bir anda sarıldı bana bir süre sıkıca sarıldı ve kaldı öyle sonra kulağıma fısıldadı
"hemde çok seviyorum sürekli yanımda ol istiyorum, sürekli seni göreyim seninle konuşayım istiyorum ,seni görmeyince özlüyorum çünkü gözlerine bakınca her şeyi unutuyorum Deniz"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON NEFESİM
Teen Fictionİşte sonunda oradaydım köprünün kenarında ,karanlık deniz aşağıdan seyrediyordu beni, ben ise son bir kaç kez daha dünyanın kirli oksijenini ciğerlerime dolduruyordum hayatımı düşünüyordum düşündükçe gözümden yaşlar süzülüyordu neden normal biri ola...