Shadow | HyunLix

Episode Fifteen

Hyunjin ağlamaya devam ediyordu. Arkasında birinin olduğunu fark edip gözyaşlarını elinin tersiyle silip arkasına döndü.

"Felix?"

Hyunjin'in arkasındaki beden Felix'ten başkası değildi. Kulaklıklarını çıkararak derin bir nefes aldı. Ciğerlerinin buna ihtiyacı vardı.

"Hyunjin, iyi misin?" derken yanına oturdu.

Hyunjin hiçbir şey demeyerek sahile çevirdi kafasını sadece.

Felix elleriyle Hyunjin'in yüzünü kendine çevirdi.

"Sen ağladın mı?"

Hyunjin ağlamaması gerektiğini düşünüyordu şu an ağlayamazdı.

Ama engel olamıyordu kendisine. Hyunjin sevdiği adamın omzuna kafasını koyup ağlamaya devam etti. Felix ise sevdiği adamın omzunda ağlamasına sebep şeyi merak ediyordu.

Felix dayanamayıp sevdiği adama sarıldı, hemde sımsıkı. Hyunjin de aynı şekilde karşılık verdi.

Felix saçlarını okşadı sevdiği adamın ve usulca kulağına "Neden mutsuzsun?" diyebildi.

Hyunjin hıçkırıklarının arasından sadece "Aşık oldum. Ben aşık oldum Felix." diyebildi.

Felix'in bu sözler kalbine bir ok gibi saplanmıştı. Sevdiği adam ona az önce aşık olduğunu söylemişti.

Felix'te ağlamaya başlamıştı sevdiği adamın kollarında.

İkiside birbirlerinin omzunda, birbirleri için ağlıyorlardı.

Uzun süre ağlamaya devam ettiler. Kırılan kalpler kolayca tamir olmuyordu.

Okyanusun derinlerine atılan anahtarları bulmak kolay değildi. İkisi de okyanusa atılmış bir anahtar gibi hissediyordu kendilerini. Sonsuzluğa karışmış iki metal gibi. Sanki orada da birbirlerini bulamayacaklarmış gibi.

"Tamam daha fazla dayanamıyorum ağlamana, bu kadar yeterli." Hyunjin geri çekilerek diğerinin ıslak yüzünü silmişti.

"Sen benden daha çok ağladın. Bebek." Felix ıslak kalan yerleri koluna silerken konuştu.

"Ağır gelmeye başladı sanırım aşkım." Hyunjin başını diğerinin omzuna yaslayıp denizi izlemeye başladı.

Felix kalbine saplanan acıyı görmezden gelmeye çalıştı. Aşkı ona da ağır geliyordu. Yanında oturan sevdiğini başka birisiyle yakın görmek ve ikisinin sevgili olduğu düşüncesi yakıyordu canını.

Sahile vurup geri çekilen suyu izlediler sessizce. Felix kıskançlık hissinin altında daha fazla edildiğini hissettikçe çıldırıyordu.

"Misong ile çıkıyor musunuz?" Ağzını tutamayıp uzun süredir içinde tuttuğu ve bunca zaman mutsuz olmasına sebep olan şeyi sormuştu sevdiğine.