Son Savaş

3 Haziran 2379

Dünyada hala tarih kavramı kaldı mı bilmiyorum ama bir yazının günlük olması için bunun gerekli olduğunu düşünüyorum. Tarih, zaman, yasam, rahatlık... Şu dünyada artık unutulmuş kelimeler. Artık bu kelimelerin yerini kaos, açlık ve tüm dünyayı bu hale getiren savaş kelimeleri aldı. Evet dünyayı bu hale getiren savaşlar. Dünya üzerinde bu tarihe kadar binlerce savaş yapıldı. Büyük savaşlar, dünya savaşları, kitle imha silahları... Ama hiç biri bu Son savaş gibi olmadı. Devletler yıkıldı devletler kuruldu. İnsanlar öldü. Ama hiç birinde doğanın düzeni bu kadar hiçe sayılıp tahrip edilmedi. Dünya kendini yenileyemez hale getirilmedi.

Son savaş dünya devlerinin güç gösterisiyle başladı. Aslında yıllarca hazırlanıldı bu savaşa. Atom bombaları, hidrojen bombaları, biyolojik bombalarla başlayadı bu katliama.... Devlerin arasında ilk cüceler ezildi tabi. Küçük devletçikler taraflarını bile seçemeden göz dağı vermek için kaldırıldı ortadan. Savaş kızıştıkça virüsler devreye girdi tabi. Hava yoluyla bulaşan ölümcül hastalıklar patlak verdi. Ne olduğunu bile anlamadan koca şehirler koca mezarliklara dönüşüverdi. Beşiğinde uyuyan bebekler bi sonraki güne uyanamadan aldıkları nefesle can verdiler.Sivil asker farketmeden insanlar kurşuna dizildi. Diri diri yakıldı buna sessiz kalan devletler sıranın kendilerine de geleceğini bile bile sustu katliama kimse geri adım atmadı atmak isteyenlere izin verilmedi. Kimseye seçim hakkı sunulmadı ya öldürüldü hayvanca yada insanlığını kaybedene kadar savaştırıldı. Elinde bi silah yanında bi ordu olan kendini şanslı saydı sonunun bu savaş olacağını bilmeden yada bilerek ama bi gün savaşın biteceğini umarak yaşadılar.

Sonra mı? Sonrası işte bu. Sonrası artık Son. Sonrası artık sonu beklemek. Yıkılmış evler sokaklarda yatan cansız bedenler. Açlık, kaos ve savaş. Evet savaş sürüyor. Artık biyolojik bombalar, uçaklar, katliam için programlanmış robotlarla değil. Artık savaş ilk çağlardaki gibi keskin, uçlu aletlerle sürüyor . Ama can alıyor. Hastalıklardan korunmak için gaz maskelerini yüzüne kenetlemis durumda olan tek yada küçük gruplar halinde gezen hayatta kalan bir avuç insan. Çevrede yeterince genetiği değişmiş tehdit varken birbirlerini bir yudum su için gırtlaklıyorlar. Tıpkı benim yaptığım gibi herkesin yaptığı gibi.

Bazen düşünüyorum da hayatta kaldığım için şanlı miyim? Diye. Ölümün daha çekici geldiği bir dünyada yaşamak ne kadar anlamlı? Yada her adımda sırtıma daha fazla çöken bir yalnızlıkla nereye kadar yaşayabilirim? Bilmiyorum. Sadece yaşıyorum işte sadece nefes alıyorum. Hala nefes alabiliyorken bunun tadını çıkarıyorum. Ben ve yalnızlığım yürüyorum. Sürekli yürüyorum. Tanımadığım insanlardan. Görülmemiş hayvanlardan kaçıyorum. Tek başıma kaçıyorum. Bi köşede yavaşça ölmeyi diliyorum bazen. Aldığım canlar geliyor aklima bazen ölmeden önce yüzüme korkuyla bakan yüzler bazen rüyamda görüyorum o gözleri kapıldığı dehşetten hiç bir şey kaybetmemiş halde yüzüme bakıyorlar. Tüm bunlara ramen bazende yaşama hırsı cigerlerime doluyor. İçecek şu bulamiyorken nasıl hala yaşamak istiyorum bilmiyorum. Sadece yürüyorum.

Bugün şanslı günümdeyim sanırım. Bir yay buldum bide ağzına kadar dolu bi ok çantası. Zavallı adam ölmeden önce kullanmaya fırsatı bile olmamış. Cesedi çürümek üzere olmasına rağmen parmaklarının arasından yayı almak için parmaklarını kesmem gerekti. Gerçekçi olmak gerekirse kesme fikri yayı zorlayarak çıkarma fikrinden daha basit geldiği için kestim parmaklarını nede olsa onun parmaklarına artık ihtiyacı yoktu ama benim enerjime ihtiyacım vardı. Çok korkmuş ve sıkıca tutunmuş demekki yayına onu bu kadar korkutan şeyi merak etmedim desem yalan olur. O kadar sıkı tutunması bi işe yaramamıs sanırım etraftaki tek ceset oydu tabi diğerleri daha tazeyken yenilmediyse. Neyse ok ve yay bulmam iyi oldu hem savunma hemde avlanma için çok uygun. Sessiz sadece okun rüzgarı yararak hedefe giderken çıkardığı küçük ıslık sesi...

Eğer hala yaşıyorsan sessiz kalmayı bilmelisin. Çevredeki vahşi hayvanların ve insanların dikkatini cekmemek için. Vahşi hayvanlarla insanları