⁰.9

1.5K 229 264
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Geldikleri günün sabahı devam ederken saray hizmetlileri ve askerleri her şeyin yolunda olabilmesi için ellerinden geleni yapıyorlardı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Geldikleri günün sabahı devam ederken saray hizmetlileri ve askerleri her şeyin yolunda olabilmesi için ellerinden geleni yapıyorlardı. Güneş tepeyi bulmuş, öğle saatleriydi şatoda devam eden heyecanın aksine dışarısı bahar havasıydı. Hanedanlıktaki çocuklar yeşilliklerin içerisinde koşuşturuyor Prenses Lisa ise Prens'in onu getirdiği odanın penceresinden onları izliyordu. Etrafı kırmızı güllerle çevrili olan pencereden dışarıda olanları izlemek daha bir keyifli gelmişti sanki, belki de nedeni hemen burnunun ucunda duran güllerin etrafa yaydığı kokudandı.

Dışarısını seyretmeye devam ederken, elini pencerenin dışarısına çıkarmış ve kırmızı güllerden bir adet kopararak avuçları arasına almıştı. Kırmızı gülü dikenlerinden kurtardıktan sonra son bir kez koklayarak altın sarısı uzun saçlarının arasına sıkıştırmıştı.

Geldiği süre boyunca herhangi garip bir şey yaşamamıştı -ki geleli sadece birkaç saat olmuştu- belki ilerleyen zamanlarda değişen bir şeyler olabilirdi. Odada durduğu süre zarfında Kraliçe Tayeon Lisa'yı ziyaret etmiş, istediği ya da ihtiyaç duyduğu herhangi bir şey olup olmadığını sormuştu. Prenses karşılaştığı ortamdan ne kadar hoşnut olsa da kendi ailesini şimdiden özlemişti. Ailesi ile daha öncesinde de uzun ayrılıklar yaşamıştı mesela eğitim görmek için sık sık Avrupa seyahatlerine giderdi fakat bu ayrılığın daha da uzun süreli olacağı bir kesindi.

Prenses Lisa ona verilen odada konaklamaya devam ederken, sarayın toplantı odasında Kral ve Batı kıyısının Han sahibi Şef Lee ile önemli bir konuşma içerisindeydiler.

"Efendim bana bir sözünüz vardı fakat bunu unutmuş gibisiniz." Şef Lee'nin sitemkâr tavrı ile Kral başını pencere kenarından çevirmiş ve karşısında duran Lee'ye dönmüştü.

"Bir karar verirken sizlere danışacağımı bilmiyordum Şef Lee." Kralın alaycı tavrı ile Şef Lee konuşmasına çeki düzen vermek amaçlı boğazını temizlemiş ve ülkesinin yöneticisi karşısında saygı ile eğilmişti.

Senior Mr.Jeon | liskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin