1.4

1.8K 191 176
                                    

Atsumu'nun telefonu cebine yerleştirmesinden yaklaşık iki dakika sonra kabinin dışarısından gelen adım sesleri Suna'nın geldiğini söylüyordu. Dışarı çıkmak konusunda endişeleniyordum. Nedeni  bilemiyordum çünkü bir sürü şey beni germeye yetiyordu.

"Atsumu çıksana ordan,"

Suna'nın fazla yüksek olmasada duyabileceğimiz yükseklikte olan sesine karşılık Tsumu'ya dönmüştüm. Yüzündeki zafer sırıtması yerine alırken bu piçin benim için asla çalışmamış olduğunu fark etmiştim. Ne olduğunu hakkında ona daha sonra ama mutlaka hesap soracaktım.
Ona güvenmek bir hatadan başka bir şey olamazdı.
Tam kapıyı açmak üzere olan ikizimi zorlayarak arkaya çekebilmiştim.
Buna öyle alışmıştım ki ihanetini garipseyemiyordum...

"Çıkmama izin vermiyor!"

Atsumu aniden bağırdığında refleks olarak elimle ağzını kapatmıştım. Zaten ihanet ettiği yetmezmiş gibi beni anında satmaya çalışıyordu gerizekalı.

"Osamu benimle görüşmek istemez misin?"

Bu şu an en çok istediğim şeydi ama hazır hissedemiyordum işte. Üstelik haftalardır onu görmemiştim bile, sesini duymamla bile ne yapacağımı kestiremiyordum.
Suna'dan çok ben kafayı yemiş gibiydim ama göstermek bana göre değildi.

"Yeminine ne olacak? Şerefinin üzerine yemin ettin sanıyordum. Yani ben henüz bir şeyleri kabul etmiş sayılmam değil mi?"

Suna'nın gülüşü hafif bir yankılanmayla bize ulaştığında Atsumu salak salak kabinden çıkacak yer bulmaya çalışıyordu.
Ne kadar zor bir durumda olduğumu ancak onigiri tanrıları bilebilirdi.

"Tabii öyle ama herkes beni, seni Atsumu'dan kurtarmaya geldiğimi sanıyor."

"Kapıyı açmamda bir sorun yok mu o zaman?"

Kapıya yaslanırken konuşmayı uzatmayı Suna'yı bıktırana kadar sohbet etmeyi düşünüyordum ki Tsumu bütün planlarımı aniden kilidi açarak bozmuştu. Dengem iyi olmasaydı Suna'yla birlikte yere yapışabilirdik belki. Kendimi zorlayarak ayakta kalabildiğimde Atsumu özgürlüğüne kavuşmuş bir kuş gibi kollarını açarak saçma hareketler yapıyordu.
Gözlerimi yağmurda en az benim kadar ıslanmış bedene çevirdiğimde bir an, sadece bir an ne yapacağımı bilememiştim.

Bir kaç adım geriye gidip aniden aşırı sıkı bir şekilde bacaklarımı beline, kollarımı boynuna doladığımda biraz sarsıldığını hissetmiştim.
Ne kadar gerek kalmasada belimi kollarının arasına almış ve düşmemem için emniyetimi sağlamış olmuştu. Dudaklarına bu karmaşada fark edemeyeceği kadar küçük sadece bir saniye sürek tatlı bir öpücük bıraktığımda bundan sonrasında sarılmaktan başka bir şey yapmamıştım.

Kollarımı doladığım boynunu kendime çekerken burnuma dolan parfümünü ne kadar özlediğimi tahmin bile edemezsiniz.
Bir süre boyunca çok sıkı sarıldığımı fark edememiştim.
Hiç bırakmak istemesemde bir iki dakikanın sonunda mecburen ayrılmak zorunda kalmıştık. Kucağından indiğimde aramıza birazcık mesafe bırakmıştım.
Kısık ela gözlerini her zamanki gibi üzerimde hissedince gülümsemiştim.
Hatta ağlama sesini duyana kadar Suna'yla bakışmayı kesememiştim.

"Üzgünüm, devam edin."

Tsum yanındaki peçeteden bir tane daha aldığında; ağlamaya devam etmişti.
Sildiği gözlerini tekrar tekrar silerken hem yanımda olduğu için seviniyordum hemde sinirleniyordum.

"Atsumu ağlamayı keste, Kiyoomi'yi falan ara; bizi alsın."

Suna bu yağmurda söylenebilecek en mantıklı şeyi söyledikten sonra anlıma düşen ıslak saç tutamlarını kaldırmakla kendini görevlendirmişti. Giydiğim ceket ne kadar ıslak olsada Tsumu'nun 'çok üşüyorum' mızmızlanmarına karşı bir süreliğine ona vermiştim. Aptalın bana eziyet etmekten başka işe yaradığı yoktu.

"Yarım saate gelirim diyor."

Tsumu telefon konuşmasını bitirdiğinde tekrar kurutucunun altına çömelmiş ısınmak için çabalamıştı.
Suna ile duvarın bir köşesinde kısa kollularla soğuktan korunmaya çalışsakta Japonya'nın sağı solu belli olmayan hava koşulları iliklerimize kadar bizi donduruyordu.
Şu an ne kadar içim rahat olsada bundan sonraki zamanlar için Japonya'nın hava koşulları kadar dengesiz olan Suna yüzünden bundan sonrasını tahmin edemiyordum.
Zamanın akışına bırakmak açıkçası beni korkutuyordu.
Bu yüzden; sanırım şu 'bottom' olayını kabullenecektim.









Umarim yakinda final vericem🥳

to my magical dick Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin